sermayenin yarısının karşılıksız kaldığı
anlaşılırsa, idare meclisi derhal toplanarak durumu
umumi heyete bildirir. Şirketin aciz halinde
bulunduğu şüphesini uyandıran emareler mevcutsa idare
meclisi aktiflerin satış fiyatları esas olmak üzere bir
ara bilânçosu tanzim eder. Esas sermayenin üçte ikisi
karşılıksız kaldığı takdirde umumi heyet bu sermayenin
tamamlanmasına veya kalan üçte bir sermaye ile iktifaya
karar vermediği takdirde şirket feshedilmiş sayılır.
Şirket aktifleri şirket borçlarını karşılamaya yetmediği
takdirde idare meclisi bu durumu derhal mahkemeye
bildirmeye mecburdur. Mahkeme bu takdirde şirketin
iflasına hükmeder. Şu kadar ki; şirket durumunun ıslahı
mümkün görülüyorsa Yönetim Kurulu veya bir alacaklının
talebi üzerine mahkeme iflası kararını tehir edebilir.
Bu halde mahkeme, envanter tanzimi veya bir yediemin
tayini gibi şirket mallarının muhafazası için lüzumlu
tedbirleri alır.”
2- ŞİRKETLERİN MALİ YAPISININ ZOR DURUMDA OLDUĞUNU
GÖSTEREN EMARELER NELERDİR
• Küçük miktardaki borçların ödenememesi,
• Banka ve finans kurumlarından kredi temin edilememesi,
• Vergi ve diğer kamu borçlarının zamanında ödenememesi,
• Çalışan personele ücretlerinin zamanında ödenememesi,
• Kesilen ödeme emirlerinin ödenememesi ve Protestolu
senetlerin fazlalığı.
Bu bağlamda anonim şirketlerde Yönetim Kurulunun veya
limited şirketlerde ise müdürlerin dönem sonlarında
çıkarılan bilançolar üzerinden yapacakları incelemelere
göre şirket sermayesinin yarısının karşılıksız kaldığı
ve yukarıda emsalleri verilen şirketin mali yapısının
zor durumda olduğunu gösteren emarelerin tespiti halinde
genel kurulu, limited şirkette ise ortaklar kurulunu
durumdan haberdar etmekle yükümlüdür. Aksi takdirde
şirketin iflasının istenmesine kadar gidebilecek hukuki
sonuçlardan şirket ortakları veya paydaşları ile
sorumludur.
3- ANONİM ŞİRKET VE LİMİTED ŞİRKETLERDE TTK 324 MADDEDE
BELİRTİLEN DURUMLARIN OLMASI DURUMUNDA ALINMASI GEREKEN
KARARLAR NELERDİR
Anonim şirketlerde Yönetim Kurulu, limited şirketlerde
ise müdürler yapmış oldukları incelemelere göre
sermayenin 1/2’sinden 1/3’üne kadar olan azalmalar
karşısında genel kurul veya ortaklar kurulu iki şekilde
karar verebilir;
• Azalan sermaye nispetinde sermaye artırımına
gidilebilir veya
• Mevcut sermaye ile yetinilmeye ve faaliyetin bu
olanaklarla devam ettirilmesine karar verilebilir.
Yukarıda sayılan kararlardan birinin alınmaması
durumunda şirket feshedilmiş sayılacaktır. Dolayısıyla
sermayedeki azalma ile şirket sermayesi 1/3’ün altına
düşmüşse ve şirketin borçlarını ödemekten aciz hale
geldiğini gösteren emareler varsa, yönetim kurulu veya
ortaklar kurulu aktiflerin satış fiyatlarını esas almak
suretiyle bir ara bilânçosu düzenleyerek durumu
değerlendirip iki seçenekten birine karar verecektir.
Birincisi sermayeyi arttırmak üzere genel kurulu
toplantıya çağırmak ve TTK. Md. 324’ün asgari ölçüleri
üzerine çıkmak için ortakları veya paydaşları azalan
sermayeyi karşılamak için ön ödemede bulunmalarını
istemek (zarar telafi fonu veya zarar mahsubu), ikinci
seçenek ise, durumu mahkemeye bildirmek olacaktır.
İlgili mahkeme, şirketin mali durumunun düzelip
düzelmeyeceğine göre şirketin iflasına karar verecek
veya iflas halinin mevcudiyetine rağmen iflas kararını
tehir edebilecektir.
Genel kurulun alacağı karara göre sermaye artırımına
karar verilirse, Türk Ticaret Kanununun 324. maddesi ile
sermaye artırımı arasında yakın ilişki münasebetiyle,
sermaye tamamlanmadan veya indirilmeden artırılamaz.
İlgili maddede geçen “bu sermayenin tamamlanması”
ibaresi ile esas sermayenin azaltılıp aynı tutarda
arttırılması veya bilânço zararının kapatılması
kastedilmektedir. Buna karşın genel kurulun alacağı
karar mevcut sermaye ile yetinilip faaliyete devam
edilmesi yönünde olur ise geçici vergi dönemleri
itibariyle şirketin mali durumunun çıkarılacak bilânçoya
gözden geçirilmesi yöneticilerin yükümlülüklerinden
kurtulmaları açısında faydalı olacaktır.
4- GEREKLİ KARARLARI ALMAYAN YÖNETİM KURULUNUN
SORUMLULUĞU
Halka açık olanlar dahil anonim şirketlerde TTK m. 324
hükmünde düzenlenen ve anonim şirketin mali durumunda
oluşan bozulmaların önüne geçmek amacıyla şirket yönetim
kuruluna yüklenmiş olan görevleri, maddedeki koşullar
oluşmasına karşın yerine getirmeyen yönetim kurullarının
ve bu kurulları oluşturan üyelerin, TTK, Borçlar Kanunu,
İİK, TCK, VUK vb. açısından zincirleme sorumlulukları
doğmaktadır.
5- SONUÇ:
Türk Ticaret Kanununun 324. maddesine göre azalan
sermaye iki şekilde telafi edilebilir. Birinci yöntem
zararın paydaşlar tarafından karşılanması, diğeri
zararın telafisi amacıyla bir fon (zarar telafi fonu)
koymalarıdır. İkinci yöntem olan zarar telafi fonu
yöntemi uygulamada en çok karşılaşılan yöntem olup
ileriki dönemlerde ilgili fonun sermayeye eklenmesi
mümkün olduğu gibi şirketin mali durumunun iyileşmesi ve
zarar telafi fonun işlevini yerine getirmesi durumunda
zarar telafi fonunun ortaklara geri ödenmesi mümkündür.
Gönderilecek miktar, fonun geldiği tarihteki kayıtlara
alınan TL miktarından fazla olamayacaktır. Zarar telafi
fonunun geri gönderilmesi ile ilgili olarak farklı
görüşler olmakla birlikte biz fonun geri gönderilmesinin
GVK ve KVK kapsamında şirketten bir çekiş olarak
değerlendirilip vergiye tabi tutulmaması gerektiğini
düşünüyoruz.
SMMM Abdullah Ekinci
Abdullahekinci25@gmail.com
muhasebenet.net
03.03.2011
Diğer makaleleri
-İşgücü temin hizmetlerinde Katma Değer
Vergisi tevkifat uygulamasının çerçevesi nedir
-7 Soruda Cumhuriyet tarihinin en büyük
vergi ve benzeri ödemeleri yapılandırma kanunu
-Belediye şirketlerinde ideal yönetim ve
denetim kurulu nasıl olmalı?
-Belediye şirketleri yöneticilerinin
sorumlulukları
-KVK çerçevesinde iştirak hissesi ve
gayrimenkul satış kazancı istisnası
-KVK çerçevesinde iştirak hissesi ve
gayrimenkul satış kazancı istisnası
-Yeni Sayıştay Kanunu
çerçevesinde performans denetiminin içeriği
-Belediye şirketlerinin denetlenmesi
-Belediye şirketlerinin Sayıştay tarafından
denetiminin içeriği nedir?
-Belediye
şirketlerine Sayıştay şoku
-Dönem
sonu envanter işlemleri
-Son
Danıştay kararı çerçevesinde Belediyelerin hibe yoluyla
şirket kurmaları
-Sermaye
şirketlerinde hisse devrinde dikkat edilmesi gereken
hususlar
Yasal
Uyarı
|