Kira
bedelini vekiller nasıl tahsil edecek?
Bakanlar Kurlu Kararı ile
yürürlüğe giren ve kira bedellerinin
01.11.2008 tarihinden
itibaren elden tahsilâtının
yasaklanması, yeni problemleri ve soruları da
beraberinde getirmektedir.
‘Kira gelirleri vekil hesabına
yatırabilir mi?’
sorusuna cevap aranmaya başlandı.
Meskenlerde, aylık kira geliri 500 (Beş yüz) TL ve üzeri
olanlar ile, işyeri kiralarında tüm kira gelirlerinin
banka
veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle
tahsilatının yapılması zorunlu kılınmıştır.
Kira geliri elde eden mülk sahiplerinin,
kira gelirlerini müvekkil sıfatı ile vekile tevdi
etmesi, yeni sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Kira
gelirini vekâleten tahsil edenler, tahsilatları nasıl,
ne şekilde, kimin adına posta idaresi veya banka
hesabına yatırılmasını sağlayacaklar?
Maliye Bakanlığı Muktezasının dahi çok
fazla işe yaramadığı, gerekli açılımları yapmadığından
hareketle bu görüşe sahip vekiller, problemlerin halli
için halen fikir üretmeye çalışmaktadırlar.
Maliye Bakanlığı Muktezası son
paragrafında yer alan açıklamada sanki meskenler için
böyle bir zorunluluğun olmayıp sadece işyerlerinin
kiralanmasında zorunluluk halinin mevcut olduğu anlayışı
da ortaya çıkabilmektedir. Öyle ki, son paragraf,
“… işyeri kira bedellerinin
tahsilinde mülk sahipleri tarafından kira bedellerinin
tahsiline bir kişiyi yetkili kılması (vekil tayin
etmesi)halinde vekil tayin edilen kişinin banka hesabına
kira ödemesi yapılabileceği, ödemeye ait bankada
düzenlenen dekontun açıklama kısmına ise mülk sahibinin
ismi ile kira ödemesi olduğunun açıklanmasından sonra,
vekil tayin edilen kişinin banka hesabına yatan paranın
mülk sahibine aktarılırken, yine Banka veya Posta ve
Telgraf Teşkilat Genel Müdürlüğü aracı kılınmak
suretiyle yapılması gerekmektedir”
diyor. Aynı paragrafta,
“…. ödemeye ait bankada
düzenlenen dekontun açıklama kısmına ise mülk sahibinin
ismi ile kira ödemesi olduğunun açıklanmasından sonra …”
denilmektedir. Halbuki çok ortaklı/malikli işyeri
sahiplerinin isimlerinin söz konusu banka dekontuna
sığdırılması mümkün değildir. Çünkü banka
dekontlarındaki izahat uzun boylu işlen(e)miyor.
Muktezanın açıklamada eksik kalan
yönlerinden biride; vekilin hesabına kira için yatan
miktar(lar)ın yüksekliğinden hareketle, bakanlık ve
vergi elemanlarınca rutin denetim/inceleme sonucunda
hesap sahibi
“kira geliri elde ediyor”
denilerek re’sen GMSİ yönünden mükellef
yapılma ihtimaline karşı korunmaya alınmamış gözüküyor.
Bakanlığın Muktezası şu şekildedir;
“MALİYE
BAKANLIĞI MUKTEZASI
Gelir İdaresi Başkanlığı
Tarih : 19.02.2009
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01/GVK/70-15891/3704
Konusu : Kira tutarlarının vekil adına
açılan hesaba yatırılmasının mümkün olup olmadığı Hk.
Muktezanın Özeti:
İlgide kayıtlı dilekçenizde işyeri kiralarının; mülk
sahibinin vekalet verdiği kişinin banka hesabına
yatırılıp yatırılmayacağını, kira dekontunun açıklama
bölümüne mülk sahibinin adının ve kiranın ilgili olduğu
ayın yazılıp başka bir kimsenin banka hesabına kira
ödemesi yatırılıp yatırılmayacağını sormaktasınız.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 70’inci maddesinde
gayrimenkul sermaye iradının tarifi yapılmış bu kapsamda
maddede bentler halinde sayılan mal ve hakların
sahipleri mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa
hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya
verilmesinden elde edilen iratlar da gayrimenkul sermaye
iradı olarak sayılmıştır.
Anılan Kanunun 94’üncü
maddesinde; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş
ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların
iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu
yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan
ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını
bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit
eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri
(avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben
yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir
vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.”
denilmiş olup, aynı maddenin 5/a bendiyle 70’inci
maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı
yapılan ödemelerden
(2006/11449 sayılı BKK. ile % 20 Yürürlük: 01.01.2007)
tevkifat yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, 29.07.2008 tarih ve 26951 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan 268 seri no.lu Gelir Vergisi Genel
Tebliği ile işyeri ve konut kiralama işlemlerine ilişkin
yapılacak tahsilat ve ödemelerin banka veya posta
idarelerince düzenlenen belgelerle tevsikine ilişkin
olarak açıklamalara yer verilmiştir.
Tebliğin “Tevsik Zorunluluğunun Kapsamı”
başlıklı 1’inci maddesinde;
“Bakanlığımıza verilen yetkiye istinaden,
- Konutlarda, her bir konut için aylık
500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin,
- İşyerlerinde, işyerini kiraya verenler ile kiracıların
kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin 01.11.2008
tarihinden itibaren banka veya Posta ve Telgraf
Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen
belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.”
denilmektedir.
Buna göre, gayrimenkullerin işyeri olarak
kiraya verilmesinden elde edilen kira gelirleri
gayrimenkul sermaye iradıdır. 01.11.2008 tarihinden
itibaren işyeri kiralamasında ise aylık kira
bedellerinin tutarına bakılmaksızın işyeri kiralama
işlemlerine ilişkin yapılacak tahsilat ve ödemelerin
banka veya posta idaresince düzenlenecek belgelerle
tevsiki zorunludur.
Bu itibarla, işyeri kira bedellerinin
tahsilinde mülk sahipleri tarafından kira bedellerinin
tahsiline bir kişiyi yetkili kılması (vekil tayin
etmesi)halinde vekil tayin edilen kişinin banka hesabına
kira ödemesi yapılabileceği, ödemeye ait bankada
düzenlenen dekontun açıklama kısmına ise mülk sahibinin
ismi ile kira ödemesi olduğunun açıklanmasından sonra,
vekil tayin edilen kişinin banka hesabına yatan paranın
mülk sahibine aktarılırken, yine Banka veya Posta ve
Telgraf Teşkilat Genel Müdürlüğü aracı kılınmak
suretiyle yapılması gerekmektedir”
denilmektedir.
Sonuç olarak durum göstermektedir ki,
yurt içinde veya yurt dışında bulunan mülk (Tapu)
sahipleri, kira gelirleri için banka veya posta idaresi
bünyesinde özel bir hesap açmak durumundadırlar. Vekil
tayin ettikleri kişilere de en azından bu hesapları
inceleme yetkisi verdiklerine dair bir vekâlet
vermelidirler. Ki, vekil kira bedellerinin ödenip
ödenmediğini hesap incelemeleri sonucu görüp, kiracıdan
ödenmemiş paranın yasal olarak tahsil cihetine
gidebilsin. Vekile aynı hesaptan harcama, para çekme
yetkisi vermek isterse verilen vekâlete onu da ilave
etmeyi unutmasınlar. Yoksa vekil istemeden de olsa,
re’sen GMSİ vergi mükellefi yapılabilir.
Vergi daireleri Başkanlıkları bu
konularla ilgili sıkıntıları giderecek çözüm önerileri
üretmek durumundadırlar.
Mustafa BAYGIN
SMMM
Emlak Müşaviri
mustafabayginyh@hotmail.com
www.muhasebenet.net
-Diğer makaleleri
-Turmob Başkanı'nın azli isteniyor
-TÜRMOB Başkanı TÜRKER istifa etmeli mi ?
-İmar değişikliği " Hükümet yanlıştan
dönmeli"
-Kriz ekonomik mi ?
-Ev Sahibi Ve Kiracılar Dikkat
-Müflis Tüccar Hikâyesi
-Hükümet yanlıştan dönmeli
|