1989 yılında yürürlüğe giren
ve işletmelerde faaliyetlerin ve işlemlerin sağlıklı
ve güvenilir bir şekilde işleyişini sağlamayı,
faaliyet sonuçlarını ilgili mevzuat çerçevesinde
denetlemeye ve değerlendirmeye tabi tutarak, gerçek
durumu ilgililerin ve resmi makamların kullanımına
tarafsız bir şekilde sunmayı ve yüksek mesleki
standartları gerçekleştirmeyi amaçlayan 3568 sayılı
Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu ile
muhasebe ve müşavirlik hizmetleri belli bir disiplin
altına alınmıştır.
Anılan meslek yasasıyla,
meslek ve hizmetler "serbest muhasebecilik",
"serbest muhasebeci mali müşavirlik" ve "yeminli
mali müşavirlik" olarak tasniflenmiş ve bu
tasnifleme çerçevesinde düzenlemeler yapılmıştır.
Yasanın 2/A bendinde;
"muhasebecilik ve mali müşavirlik" mesleğinin
konusu:
Gerçek ve tüzelkişilere ait
teşebbüs ve işletmelerin;
a) Genel kabul görmüş
muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri
gereğince, defterlerini tutmak, bilanço kâr-zarar
tablosu ve beyannameleri ile diğer belgelerini
düzenlemek ve benzeri işleri yapmak,
b) Muhasebe sistemlerini
kurmak, geliştirmek, işletmecilik, muhasebe, finans,
mali mevzuat ve bunların uygulamaları ile ilgili
işlerini düzenlemek veya bu konularda müşavirlik
yapmak,
c) Yukarıdaki bentte yazılı
konularda, belgelerine dayanılarak, inceleme,
tahlil, denetim yapmak, mali tablo ve beyannamelerle
ilgili konularda yazılı görüş vermek, rapor ve
benzerlerini düzenlemek, tahkim, bilirkişilik ve
benzeri işleri yapmak,
Olarak sayılmış ve yukarıda
sayılan işleri, bir işyerine bağlı olmaksızın
yapanlara "serbest muhasebeci mali müşavir" deneceği
ifade edilmiştir.
Yasanın 2/B bendinde ise
"yeminli mali müşavirlik" mesleğinin konusu:
Yukarıda (A) fıkrasının (b)
ve (c) bentlerinde yazılı işleri yapmanın yanında,
kanunun 12'nci maddesine göre çıkartılacak
yönetmelik çerçevesinde tasdik işlerini yapmak
olarak belirtilmiştir.
Yasanın aynı maddesinde
yeminli mali müşavirlerin muhasebe ile ilgili defter
tutamayacakları, muhasebe bürosu açamayacakları ve
muhasebe bürolarına ortak olamayacakları hüküm
altına alınmıştır.
Diğer taraftan, 213 sayılı
Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 227'nci maddesiyle
ise, Maliye Bakanlığı;
1. Vergi beyannamelerinin
3568 sayılı kanuna göre yetki almış serbest
muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya
yeminli mali müşavirler tarafından da imzalanması
mecburiyetini getirmeye, bu mecburiyeti beyanname
çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları
itibariyle ayrı ayrı uygulatmaya,
2. Vergi kanunlarında yer
alan muafiyet, istisna, yeniden değerleme, zarar
mahsubu ve benzeri hükümlerden yararlanılmasını
Maliye Bakanlığı'nca belirlenen şartlara uygun
olarak yeminli mali müşavirlerce düzenlenmiş tasdik
raporu ibraz edilmesi şartına bağlamaya, ve bu
uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemeye
yetkili kılınmıştır.
Keza, aynı maddede,
yukarıdaki fıkra hükümlerine göre beyannameyi
imzalayan veya tasdik raporunu düzenleyen meslek
mensuplarının, imzaladıkları beyannamelerde veya
düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan
bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların
dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından
dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak
salınacak vergi, ceza, gecikme faizlerinden
mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen
sorumlu tutulacakları ifade edilmiştir.
Anılan yasa maddesinin 2
numaralı bent hükmüne göre ise; yararlanılması
yeminli mali müşavirlerce düzenlenmiş tasdik raporu
ibrazı şartına bağlanan konularda, tasdik raporunu
zamanında ibraz etmeyen mükellefler tasdike konu
haktan yararlanamazlar.
Maliye Bakanlığı, yukarıda
belirtilen hükümler ve yetkiler uyarınca, vergi
beyannamelerinin, 3568 sayılı kanuna göre yetki
almış meslek mensupları tarafından da imzalanması
mecburiyetini getirmiş ve bu mecburiyete ilişkin
daha önce yayımlamış olduğu birden fazla tebliğdeki
usul ve esaslar ile beyannameleri imzalayacak olan
meslek mensuplarının sorumluluklarına ilişkin usul
ve esaslara ilişkin açıklamaları tek bir tebliğde
toplamak üzere girişimde bulunmuş ve hazırladığı
tebliğ taslağını web sitesinde yayımlamıştır. Keza,
3568 sayılı kanun uygulamaları konusunda çeşitli
konularda bu güne kadar yayımlanmış olan 41 adet
Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel
Tebliğleri'nden yürürlükte olanlarının içerdiği
dağınık düzenlemelerin toparlanarak bir bütün olarak
ortaya konulması ve 3568 sayılı kanun uygulamaları
konusunda terettüd hasıl olan ve Gelir İdaresi
Başkanlığı'na intikal eden olaylarla ilgili uygulama
birliğinin sağlanması açısından bazı yeni
açıklamalara ve düzenlemelere de yer verilmesi
ihtiyacı nedeniyle hazırlanmış olan "3568 sayılı
Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu
Uygulama Genel Tebliğ Taslağı" da web sitesinde
yayımlanmıştır.
Daha önceki tebliğlerde ve
yukarıda bahsedilen tebliğ taslaklarında yer alan
düzenlemeler uyarınca, "vergi beyannamelerinin
imzalattırılması mecburiyeti" ve yeminli mali
müşavirlerce yapılabilecek tasdik işlemlerinden en
yaygın uygulama alanı bulan "tam tasdik"
uygulamalarına ilişkin özet açıklamalarımız
aşağıdadır:
Beyanname imzalatma
mecburiyeti ve kapsamı
A) Beyanname imzalatma
zorunluluğu kapsamındaki mükellefler:
- Kurumlar vergisi
mükellefleri,
Veya,
- Ticari, zirai ve mesleki
kazancı nedeniyle gerçek usulde vergilendirilen
gelir vergisi mükelleflerinden,
2006 yılı aktif toplamı
3.551.000 YTL'yi ve net satışlar toplamı 7.102.000
YTL'yi aşmayanlar, 2007 yıla ilişkin yıllık gelir
veya kurumlar vergisi beyannamelerini 3568 sayılı
kanuna göre yetki almış meslek mensuplarına
imzalatmak zorundadırlar.
Bu zorunluluk, takip eden
yıllarda Maliye Bakanlığı'nca belirlenecek yeni
hadleri aşmayan mükellefler için de geçerli
olacaktır. Anılan hadlerin Maliye Bakanlığı'nca
belirlenmemesi halinde, bu hadler, her yıl Vergi
Usul Kanunu hükümleri uyarınca, tespit edilen
yeniden değerleme oranında artırılarak
uygulanacaktır.
Yukarıdaki hadlerin
tespitinde adi ortaklık ve kollektif şirket
ortakları için bu işletmelere ait aktif ve net
satışlar toplamları göz önünde bulundurulacaktır.
Aktif veya net satışlar
toplamı hadlerini aşan mükellefler ise,
beyannamelerini meslek mensuplarına (serbest
muhasebeci veya serbest muhasebeci mali müşavirlere)
imzalatma kapsamından çıkmakta ve "tam tasdik"
kapsamına girmektedirler. Bu hadlerden birisinin
aşılması "beyannamelerin imzalatılması" kapsamından
çıkılması ve "tam tasdik" kapsamına girilmesi için
yeterlidir. Ancak "tam tasdik" kapsamına girenlerin
beyannamelerini yeminli mali müşavirlere tasdik
ettirmeleri zorunlu olmayıp, bu kapsama giren
mükellefler diledikleri takdirde, yıllık gelir veya
kurumlar vergisi beyannameleri ile eklerini 3568
sayılı kanun uyarınca yayımlanmış olan genel
tebliğlerin "tam tasdik" düzenlemeleri çerçevesinde
yeminli mali müşavirlere tasdik ettirebileceklerdir.
Gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini yeminli
mali müşavirlere tasdik ettiren mükelleflerin,
beyannamelerini ayrıca serbest muhasebeci veya
serbest muhasebeci mali müşavirlere imzalatma
zorunluluğu bulunmamaktadır.
B) Beyanname imzalatma
zorunluluğu kapsamı dışındaki mükellefler:
1 - İkinci sınıf
tacirlerden;
a) Alım-satım veya imalat
faaliyetinde bulunanlardan 2006 yılı satışlarının
tutarı 119.000 YTL'yi,
b) Yukarıda yazılı olanlar
dışındaki işlerle uğraşanlardan 2006 yılı gayrisafi
iş hasılatlarının tutarı 59.000 YTL'yi,
2 - Zirai kazancı işletme
hesabı esasına göre tespit edilen çiftçilerden 2006
yılı hasılatları tutarı 119.000 YTL'yi,
3 - Serbest meslek
faaliyetinde bulunanlardan 2006 yılı gayrisafi,
hasılatları tutarı 83.000 YTL'yi,
Aşmayanlar ile,
4 - Bu hadlere
bakılmaksızın noterler ve özel kanunlarına göre
kurulan kooperatifler ile bunların oluşturdukları
birlikler,
beyannamelerini imzalatmak
zorunda değildirler.
Söz konusu hadlerin takip
eden yıllarda Maliye Bakanlığı'nca ayrıca
belirlenmemesi halinde, bu hadler, her yıl Vergi
Usul Kanunu hükümleri uyarınca tespit edilen yeniden
değerleme oranında artırılarak uygulanacaktır.
C) İmzalatma zorunluluğu
kapsamındaki beyannameler:
Yukarıda B bölümünde
belirtilen hadleri aşan, ancak A bölümünde
belirtilen hadlerin altında kalan gelir ve kurumlar
vergisi mükelleflerine ait,
- Yıllık gelir vergisi
beyannameleri,
- Kurumlar vergisi
beyannameleri,
- Muhtasar beyannameler,
Ve;
- Katma değer vergisi
beyannamelerinin 3568 sayılı kanuna göre yetki almış
meslek mensuplarına da imzalatılması zorunludur.
Yıllık gelir vergisi
beyannamesinde ticari, zirai veya mesleki kazanç
yanında başka unsurlardan elde edilen gelir
bulunması halinde imzalatma mecburiyeti ve buna
ilişkin sorumluluk, bu gelir unsurlarıyla
sınırlıdır.
D) İmzalatma zorunluluğu
kapsamı dışındaki beyannameler:
Yıllık gelir ve kurumlar
vergisi beyannameleri ile muhtasar beyannameler ve
katma değer vergisi beyannameleri dışında kalan
beyannamelerin meslek mensuplarına imzalatılması
zorunluluğu bulunmamaktadır. Keza, gelirleri ücret,
gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı ile
sair kazanç ve iratlardan oluşan gelir vergisi
mükelleflerine ait beyannamelerin de imzalatılması
zorunlu değildir.
Gelir ve kurumlar
vergisinden muaf olan mükelleflerin de muhtasar ve
katma değer vergisi beyannamelerini meslek
mensuplarına imzalatma zorunluluğu bulunmamaktadır.
Zorunluluk kapsamında
oldukları halde beyannamelerini imzalatmayan
mükellefler hakkında yapılacak işlemler:
Anılan düzenlemeler
çerçevesinde beyannamelerini meslek mensuplarına
imzalatmaları gerektiği halde imzalatmayan veya bu
düzenlemelerde belirtilen esaslara uyulmaksızın
imzalatan mükellefler hakkında, Vergi Usul
Kanunu'nun 352/II-7. maddesi uyarınca "Vergi
beyannameleri, bildirimler, evrak ve vesikaların
kanunen belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile
bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere
ilişkin hükümlere uyulmamış olması"ndan dolayı
ikinci derecede usulsüzlük cezası kesilebilecektir.
Bundan daha önemlisi; fiil aynı zamanda VUK'un 30.
maddesinin 8 no'lu bendi hükmü uyarınca re'sen
takdiri de gerektirdiğinden, durum vergi
dairelerince takdir komisyonuna intikal
ettirilecektir. Ayrıca, söz konusu mükelleflerin
öncelikle incelenmesine özen gösterilecektir.
Beyannamelerin vergi
dairelerine verilmesi:
Meslek mensuplarına
imzalattırılan beyannameler, mükellefler veya vekili
tarafından vergi dairesine bizzat verilecek veya
posta ile taahhütlü olarak gönderilecektir.
Beyannameler kağıt ortamında verilebileceği gibi
elektronik ortamda e-beyanname olarak da
gönderilebilecektir. Ancak meslek mensupları,
beyannamelerini imzaladıkları mükelleflerin
adı-soyadı, bağlı bulundukları vergi dairesi ve
vergi numaralarını içeren bir listeyi mayıs ayının
15'inci günü mesai bitimine kadar kendilerinin bağlı
bulundukları vergi dairesine vermek zorundadırlar.
Bu listeler, meslek odasına kayıtlı olduğunu "oda
kayıt belgesi" veya "oda faaliyet belgesi" ile
belgeleyen meslek mensubu tarafından bizzat
imzalanarak vergi dairesine yazı ekinde teslim
edilecektir.
Beyannameleri imzalayacak
meslek mensupları:
Mükelleflerin
beyannameleri, kendilerine 3568 sayılı kanunun 2/A-a
maddesinde belirtilen hizmetleri bir bütün olarak
fiilen veren meslek mensupları tarafından
imzalanacaktır.
Beyanname imzalayan meslek
mensuplarının imzaladıkları beyannamelerle ilgili
olarak herhangi bir rapor yazmalarına gerek
bulunmamaktadır.
Tam tasdik işlemleri
Tasdik, gerçek veya tüzel
kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin
yeminli mali müşavirlerce denetleme ilke ve
standartlarına göre uygunluk yönünden incelenmesi,
bu inceleme sonuçlarına dayanılarak tasdik kapsamına
giren konuların ve belgelerin gerçeği yansıtıp
yansıtmadığının imza ve mühür kullanmak suretiyle
tespiti ve rapora bağlanmasıdır.
Tam tasdik terimi; yıllık
gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri ile
bunlara ekli mali tabloların ve bildirimlerin
tasdikini ifade eder.
Öte yandan, bankalar ve
sigorta şirketleri, dış ticaret sermaye şirketleri,
2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'na göre menkul
kıymetlerini halka arz etmiş olan veya arz etmiş
sayılan şirketler, aracı kurumlar, yatırım
ortaklıkları ve fonları, ilgili mercilerin gerek
gördüğü diğer şirketler ve kuruluşların hesap
dönemlerine ilişkin mali tablolarını ve
beyannamelerini, ilgili mevzuatları gereğince tasdik
ettirmeleri tam tasdik yerine geçmez.
Tam tasdikin amacı;
a) Gerçek veya tüzel
kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin
hesap ve kayıtlarının sonuçlarını gösteren mali
tablolarının yanıltıcı olmayacak biçimde eksiksiz ve
gerçeğe uygun şekilde düzenlenmesini sağlayarak
kamunun istifadesine sunmak,
b) Gerçek veya tüzel
kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin
ilgili mevzuat yönünden olan taleplerin
karşılanmasında çabukluğu sağlayarak hak ve
yararlarını korumak,
c) Vergi idaresi ve
mükellef ilişkilerinde güveni hakim kılmak,
d) Ödenmesi veya iade
edilmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinin ya
da istisna edilmesi gereken kazancın doğruluğunu
araştırmak, tespit etmek ve sağlamaktır.
Bu nedenle, yeminli mali
müşavir, gerçek durumu tespit etmek için her türlü
belgeden yararlanmak ve her türlü inceleme
tekniklerini kullanmak zorundadır.
Yıllık gelir veya kurumlar
vergisi beyannamesi (tasfiye, birleşme ve devir
beyannameleri dahil) vermek durumunda bulunan
mükellefler, söz konusu beyannameleri ile bunlara
ekli mali tablolarını ve bildirimlerini, diledikleri
takdirde, yeminli mali müşavirlere tasdik
ettirebilirler.
Maliye Bakanlığı'nın yıllık
vergi inceleme plan ve programlarında, yeminli mali
müşavirlerle tam tasdik sözleşmesi düzenlemeyen
mükelleflerin incelenmesine öncelik
verilebilmektedir.
İlgili vergilendirme
döneminin ilk ayı içerisinde sözleşmeye bağlanan tam
tasdik işlemi süresinde yapılmış olacak ve süresinde
tam tasdik sözleşmesi düzenlemiş olan mükelleflerin
yeminli mali müşavir tasdik raporlarına dayalı KDV
iadesi talepleri herhangi bir limitle bağlı
olmaksızın yerine getirilebilecektir.
Ancak; süresinde tam tasdik
sözleşmesi düzenlenmiş olsa dahi, Türkiye'de ikamet
etmeyen yolculara yapılan satışlarla ilgili katma
değer vergisi iade tutarının, Maliye Bakanlığı'nca
belirlenen miktarı aşması halinde, bu iade talepleri
teminat karşılığı ve inceleme raporuna istinaden
yerine getirilebilecektir.
Ayrıca, yıllık gelir veya
kurumlar vergisi beyannamesi ile bunlara ekli mali
tablolar ve bildirimlerin tasdiki için (tam tasdik)
sözleşme düzenlemiş olan mükelleflerin,
yararlanılması yeminli mali müşavir tasdik raporu
ibraz zorunluluğuna bağlanmış olan tam tasdik ile
ilgili konularda ayrıca tasdik raporu ibraz
etmelerine de gerek bulunmamaktadır.
Akif Akarca
akif.akarca@alfaymm.com
Dr.Mehmet Şafak
mehmet.safak@alfaymm.com
Dünya Gazetesi / 04.10.2007 |