|
|
SSK’lıların askerlik
borçlanılması
|
Okurlarımızın en
çok sorduğu sorulardan birisi de askerlik borçlanmasının
nasıl yapılacağıyla ilgili. Bu nedenle bu haftaki
yazımızda SSK’lıların askerlik borçlanmasını
açıklayacağız.
Sosyal Sigortalar Kanunu gereğince, SSK kapsamında
sigortalı olanlar, askerlikte er/erbaş olarak silah
altında veya yedek subay okulunda geçen sürelerinin
tamamını veya bir kısmını borçlanabilirler.
Sigortalıların veya vefat eden sigortalıların hak
sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları halinde, prime
esas kazancın alt sınırının talep tarihindeki tutarı
(01.07.2007-31.12.2007
döneminde 585.-YTL)
üzerinden hesaplanacak yüzde 20 oranındaki
(117.-YTL)
malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerini tebliğ
tarihinden itibaren altı ay içinde ödemeleri halinde
borçlanma sürelerinin hizmetten sayılacağı hükme
bağlanmıştır.
01.07.2007-31.12.2007 döneminde 18 aylık askerlik
borçlanması için ödenecek rakam her ay için
585 X 0,20 =117 YTL
üzerinden, 18 aylık bir süre için askerlik borçlanması
tutarı 18 X 117 =) 2.106
YTL olacaktır.
Borçlanma başvurusu yapıldıktan sonra ödemenin düzenli
olarak yapılması gerekli değildir. Sigortalı taksitler
halinde tutarı yatırabileceği gibi altıncı ayın sonuna
doğru defaten ödenmesi durumunda da süresinde ödenmiş
sayılmaktadır. Ancak, tebliğ tarihinden itibaren altı ay
içinde primi ödenmeyen borçlanma süreleri hizmetten
sayılmamaktadır.
Altı ay içinde askerlik borçlanmasına ilişkin tutarın
bir kısmının ödenmesi durumunda askerlik süresinin altı
ay içinde ödenen miktarla orantılı bölümü geçerli
sayılacaktır.
Borçlandırılan sürenin karşılığı olan gün sayısı
sigortalının prim ödeme gün sayısına katılacak, bu
sürenin sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki
süreleri kapsaması halinde, sigortalılığın başlangıç
tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye
götürülecektir.
Aylık bağlanmasına askerlik borçlanması ile hak
kazanılması durumunda, borcun ödendiği tarihi takip eden
aybaşından itibaren aylık bağlanmaktadır.
Yurtdışında askerliklerini yaptıktan sonra Türk
vatandaşlığına alınanların durumu Yargıtay kararlarına
konu olmuş ve Yargıtay, Bulgaristan’daki askerlik
süresini borçlanma talebinin reddi üzerine açılan davada
mahkemenin talebi reddeden kararını bozmuştur.
Bulgaristan göçmeni vatandaşlarımızın, Bulgaristan’da
askerlik hizmetini yaptıklarını gösterir resmi bir belge
ibraz etmeleri halinde belgede kayıtlı fiili askerlik
süresinin; belgede fiili askerlik süresinin başlangıç ve
bitiş tarihleri kayıtlı olmayanların ise tarihi
belirtilmeksizin 2 yıl olarak borçlandırılmaları ve
sigortalılık süresinin başlangıcından önceki süreler
olarak işleme tabi tutulması gerekmektedir.
20-21 Mayıs 1963 olayları sebebiyle Yüksek Disiplin
Kurulu kararıyla Harp Okulu ile ilişiği kesilenlerden,
yüksek tahsil yapmayanlar ya da yüksek tahsil yapmakla
birlikte Yedek Subay okuluna sevk edilmeyi istemeyenler;
muvazzaf askerlik hizmetini yapmış sayıldıklarından
bunların da kendilerinin veya hak sahiplerinin talepleri
halinde, Harp Okulu’ndan temin edecekleri öğrencilik
süresini gösterir belgedeki sürenin 2 yılı aşmayacak
kadar bölümünün borçlandırılması gerekmektedir.
Sosyal güvenlik kurumlarına yapılan askerlik
borçlanmaları, 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile
08.03.1973 günlü Resmi Gazete’de yayınlanan 111 Seri
No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği gereğince vergi
matrahından düşülmektedir. Tebliğe göre, ‘...kanunlarla
belli edilen koşullar altında borçlanılan aidat ve
primlerin, üyelerce ödenmesi zorunludur. Bu ödemeler de
Gelir Vergisi Kanunu’nun 63/2 maddesinde sayılan aidat
ve primler niteliğindedir ve bunların da ücretin gerçek
safi tutarının hesaplanması sırasında gider olarak
indirilmesi, Gelir Vergisi Kanunu’nun lafzına ve ruhuna
uygun görülmektedir.
Açıklanan nedenlerle;
A - Emeklilik aidatı ve sosyal sigorta primlerinin gider
olarak indirilmesi kanunen kabul edilmiş bulunan
kurumlara, kanunlarında öngörülen şekilde ücretten
kesilmek suretiyle ödenen borçlanma aidat ve primlerinin
miktarına ve nisbetine bakılmaksızın, kesildiği aya ait
gelir vergisi matrahının tesbitinde gider olarak nazara
alınması;
B - Aidat toptan ödenmişse, ödenen tutara ulaşılıncaya
kadar bu miktarın ücretlerin, vergiye tabi tutarından
indirilmesi;
C - Ücretlerinin gerçek ve safi tutarlarının hesabında
gider olarak indirilmek suretiyle vergi dışı bırakılmış
olan aidat ve primlerini, türlü nedenlerle geri alan ve
kendilerine toptan ödeme yapılanların, yeniden iştirakçi
durumuna girmeleri nedeniyle ilgili kuruma peşin ya da
borçlanma suretiyle iade ettikleri aidat ve primlerin
tekrar gider olarak indirilmemesi, gerekmektedir.’
Resul KURT
Star / 02.08.2007
|
|
|
|