İlk defa
muhasebeci ve mali müşavir odalarında bu dönem uygulanan
nispi temsil sistemi ile değişik görüşte bulunan
muhasebeciler aynı kurul içinde yan yana mensup
oldukları odaları yönetmeye başladılar. Bu sistem TÜRMOB
seçimlerinde uygulanınca ortaya bazı gariplikler de
çıkmadı değil.
Bu seçimin odalarda uygulanan sisteme göre bazı
zorlukları vardı. Bir kere hiçbir akademik oda ve
birlikte görülmeyen bir sistem Hindistan’da bile
uygulandığını zannetmediğimiz bir kast sistemi 3568
sayılı yasamıza monte edilmişti. Bu sisteme göre
meslekte yeminli olanlarla olmayanlar arasında düpedüz
adaletsiz bir sistem öngörmüştü. Sisteme göre meslek
içinde yüzde %5’lik bir orana sahip Yeminli Mali
Müşavirler(YMM) yönetimde yüzde %53’lük bir ağırlığa
sahip olmak üzere konumlandırılmışlardı. Yönetim
Kurulunda 5 YMM, 4 SMMM, Denetleme Kurulunda 1 YMM 2
SMMM, Disiplin Kurulunda 3 YMM ve 2 SMMM olması
gerekiyordu. Diğer hiçbir odada veya birlikte o işin
profesörü veya yeminlisini üstün kabul eden bir
düzenleme yokken muhasebecilerin yasasında böyle bir
hüküm kimin aklına geldiyse konmuştu.
Bu garipliğe mevcut TÜRMOB yönetiminin seçimlerini
düzenleyen 40. maddedeki seçim sistemini açıklayan
yönetmelik düzenlemesi eklenince işler daha da karıştı.
Buna göre alınan oyların seçilecek kurul üye sayısına
bölünmesi suretiyle dağıtılacak üyelikler ünvana göre
ayrı ayrı bölünmesi gerektiği yolundaki düzenleme sonucu
çoğunluğu alan grubun üstünlüğü daha da pekişiyordu.
Diğer kurullarda sonuç çok fazla değişmezken denetleme
kurulunda sonuç vahim bir tabloya işaret ediyordu. Buna
göre bu kurulda üç olan üyeliğin tamamını Çağdaş Grup
kazanmış; Değişim Grubu hiçbir üyelik kazanamamıştı.
İtiraz edilerek durum olması gereken hale getirildi.
Gelinen bu noktada iki üyelik Çağdaş Grup tarafından
kazanılırken bir üyelik de Değişim Grubu tarafından
kazanılmıştı.
Çağdaş Grubun tekrar itirazı üzerine Değişim Grubunun
SMMM(Serbest Muhasebeci Mali Müşavir) adayına verilen
mazbata Yüksek Seçim Kurulu tarafından geri alınarak
yine aynı grubun Yeminli Mali Müşavir üyesine verildi.
Buna göre de kurullardaki Yeminli Mali Müşavir sayısı
bir daha artarak 10 YMM ve 6 SMMM oldu. İşte zurnanın
zırt dediği noktada burada oldu. Değişim Grubunun kendi
içinde çözmesi gereken YMM ve SMMM dengesi bugüne kadar
çözülemedi. Kendi içinde adaleti sağlayamayanların
başkalarına adalet dağıtması mümkün olabilir mi? Meslek
içinde zaten adaletsiz olan dengeyi daha da bozmak
çoğunluğu SMMM’lerden oluşan bir gruba yakışır mı? Onun
için “kol kırılır yen içinde kalır” mı diyelim. Yoksa
adaleti kendi içimizde sağlayarak; nasıl adil olunurmuş
onu mu gösterelim?
SMMM İbrahim BALCIOĞLU
ibalcim@gmail.com
13.02.2011
Diğer makaleleri:
-STK Ödülleri Sahiplerini Bulurken
-Sen de haklısın!
-Çocuklar primsiz sağlık yardımı almayacak
mıydı?
-Muhasebeciler Kanununda Grup Kavramı
-TÜRMOB Genel Kurulu Üzerine
-Durma Dans Et
-Odalarda
Yönetimler Nasıl Şekilleniyor
-İstirahatli
Olanların İdareye Bildirilmesi
|