Vergileme ve doğru
adresin önemi
Bilindiği gibi ticari, sınai
ve mesleki faaliyete başlayanlar işe başlamadan önce
vergi dairelerine başvurarak mükellefiyet tesis
ettirirler. Bunlar dışında ücretliler, menkul ve
gayrimenkul sermaye iradı elde edenler ve zirai
faaliyette bulunanların işe başlamalarını bildirmeleri
gerekmemektedir. Bunların ikametgahlarının bulunduğu yer
vergi dairelerine beyannamelerini vermeleri; bu
beyannamede adreslerini ve iletişim bilgilerini
göstermeleri gerekir.
Kişilerin ticari, sinai veya mesleki faaliyete
başlanmaları veya elde etmiş oldukları herhangi bir
gelir ya da kazanç dolayısıyla vergi dairelerine kayıt
yaptırmaları ve vergi kimlik numarası almaları ile
mükellefiyet başlar. Vergi dairesi-mükellef ilişkisi
bundan sonra devamlı bir ilişkidir. Bu ilişkinin
sağlıklı yürümesi mükelleflere ait adres ve diğer
iletişim bilgilerinin doğru olmasına bağlıdır.
Mükelleflerin vergi daireleri ile sürekli iletişim
halinde olması işlemlerin, hızlı ve noksansız olmasını
sağlar ve ileride doğabilecek sorunların önlenmesinde
yardımcı olur.
Vergi dairelerince mükellef dosyaları üzerinde yapılan
çalışmalar veya memurlar tarafından yapılan yoklamalar
sonucunda mükelleflerce yerine getirilmesi gereken
ödevlerdeki eksikliklerin tespiti halinde, vergi
kanunlarında öngörülen birtakım işlemlerin yapılması
gerekebilir. Vergi dairelerindeki bu tür işlemlerin daha
hızlı ve noksansız yürütülmesi adreslerin vergi
dairesine zamanında ve doğru olarak bildirilmesi ile
mümkün olur.
Adres değişikliğinin
bildirilmesi
Mükelleflerin bilinen iş veya ikamet yeri adreslerinde
herhangi bir değişiklik olması halinde yeni adreslerini
vergi dairelerine bir ay içinde bildirmeleri gerekir.
Adres değişikliği bir yerden diğer bir yere nakil
suretiyle olabileceği gibi aynı yerdeki cadde, sokak
veya kapı numarasının değişmesi şeklinde de olabilir.
Adres değişikliği vergi dairesi değişikliğini de
gerektiriyor ise mükelleflerin yeni vergi dairesine veya
ayrıldıkları vergi dairesine 1 aylık süre içerisinde,
başvurmaları gerekmektedir.
Farklı vergi daireleri yetki alanı içinde ilave işyeri
açılması veya adres değişikliği nedeniyle yeni
mükellefiyet tesisi halinde ilk işe başlamada ibraz
edilen belgeler ile tüzel kişilerde adres değişikliğine
ilişkin yönetim kurulu kararı yeni vergi dairesine ibraz
edilmelidir.
Adres değişikliğinde vergi levhası eski vergi dairesince
geri alınmaz. Değişen bilgilerin üzeri okunacak şekilde
çizilmek ve yenisi yazılmak suretiyle, yeni vergi
levhası onaylatma dönemine kadar kullanılmaya devam
edilir.
Bilinen adresler ve
tebliğ
Tebliğ; vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden
hususların vergiyle ilgili yetkili makamlar tarafından
mükellefe yazı ile bildirilmesidir.
Vergi dairelerince yapılan çeşitli çalışmalar
neticesinde ya da mükelleflerce kanuni süresinden sonra
verilen beyanname veya bildirim üzerine, vergi
dairesince düzenlenen vergi ceza ihbarnameleri, vergi
borcu olan mükellef adına düzenlenen ödeme emirleri,
vergi incelemeleri için defter ve belge ibrazına yönelik
yazılar vs. gibi pek çok belge, mükelleflerin bilinen
adreslerine tebliğ için gönderilir.
Bu evraklar, ancak vergi dairesinde "doğru ve
ulaşılabilen" adresi olan mükelleflere tebliğ
edilebilir. Vergi dairelerince kendilerine tebliğ
yapılabilen mükellefler, lehlerine veya aleyhlerine
yapılan işlemlerden haberdar olurlar. Aksi bir durumun
söz konusu olması halinde, mükellefler, yapılan ya da
yapılması gereken işlemlerden haberdar olamayacakları
gibi sürenin geçmesi nedeniyle yararlanabilecekleri
birtakım haklarını da kaybedebileceklerdir.
Vergi dairelerince düzenlenen bu belgeler ve yazılar
mükelleflerin bilinen adreslerine tebliğ edilmek üzere
posta aracılığıyla taahhütlü olarak veya memur eliyle
gönderilir.
Tebliğin ilan yoluyla
yapılacağı haller
Tebliğler, adresi bilinmeyen veya ulaşılamayan
mükelleflere ilan yoluyla yapılır. İlan yoluyla tebligat
yapılacak durumlar aşağıda olduğu gibidir.
- Mükellefin adresi hiç bilinmezse,
- Mükellefin bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve
bu yüzden gönderilen evrak geri gelirse,
- Başka nedenlerden dolayı posta ile tebliğ yapılamazsa,
- Yabancı ülkelerde bulunanlara tebliğ yapılamazsa.
Sayılan bu hallerin mevcut olması durumunda vergi
dairesi tebliğ edilmesi gereken belgeyi ilan yolu ile
tebliğ ederek gereken yasal işlemleri yapar.
Vergi daireleri için
bilinen adresler
- Mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler,
- Adres değişikliğinde bildirilen adresler,
- İşi bırakmada bildirilen adresler,
- Vergi beyannamelerinde bildirilen adresler,
- Yoklama fişinde tespit edilen adresler,
- Vergi mahkemesinde dava açma dilekçelerinde ve
cevaplarında gösterilen adresler,
- Yetkili memurlar tarafından bir tutanakla tespit
edilen adresler (tutanakta mükellefin imzası bulunmak
zorundadır.) .
Vergi dairesince mükelleflere yapılacak tebligatlarda
veya yazışmalarda bilinen ve dikkate alınan en son
adres, en yeni tarihli adrestir.
Süre bakımından adresin
önemi
Mükellefler, vergi dairesince adlarına düzenlenen
vergisel işlemlerle ilgili belgeleri, doğru adres
sayesinde tebliğ aldıktan sonra vergi kanunları ile
kendilerine tanınmış birtakım haklara sahip olurlar.
Mükelleflerin, mali yükümlülüklerini yasal sürelerde
yerine getirmemeleri nedeniyle ikmalen, re'sen veya
idarece yapılan tarhiyat üzerine adlarına vergi/ceza
ihbarnamesiyle tarh edilen vergi, resim, harç ve kesilen
cezalar için mükellefler, uzlaşma, cezada indirim ya da
dava açma gibi haklarını kullanabilirler. Söz konusu
haklarını kullanabilmeleri için geçerli olan sürenin
başlangıcı, vergi/ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğ
edilebildiği durumda, tebliğ tarihini izleyen günden
itibaren başlar.
Belgelerin mükellefe tebliğ tarihi bu anlamda büyük önem
taşımaktadır. Mükellefler, iletişim kurulacak
adreslerini vergi dairesine süresinde ve doğru olarak
bildirmemeleri halinde yukarıda sözü edilen birtakım
haklardan yararlanma imkanlarını, sürenin geçmesi
nedeniyle kaybederler. Bu da hem mükelleflerin hak kaybı
nedeniyle mağdur olmalarına, hem de vergi dairesindeki
işlemlerin uzamasına neden olur.
Mükelleflere yapılacak
tebliğ üzerine işlemeye başlayan, hakkın
kullanılabileceği bazı süreler
- Cezada indirim talebinde bulunabilmek için vergi/ceza
ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün,
- Uzlaşma talebinde bulunabilmek için vergi/ceza
ihbarnamesinin mükellefe tebliğ tarihinden itibaren 30
gün,
- Vergi mahkemesinde dava açabilmek için vergi/ceza
ihbarnamesinin mükellefe tebliğ tarihinden itibaren 30
gün,
- Uzlaşmaya başvurulmuş ve uzlaşmanın sağlanamamış
olması halinde dava açma süresi dolmuş ya da sürenin
dolmasına 15 günden az bir süre kalmışsa, dava açma
süresi; uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin tutanağın
tebliğ tarihinden itibaren 15 gün,
- A.A.T.U.H.K. (6183 sayı kanun) uyarınca ihtiyati
tahakkuk ve ihtiyati haciz işlemleri ile ödeme
emirlerine karşı dava açma süresi 7 gün.
Söz konusu sürelerin geçmesi halinde mükellefler kanunen
kendilerine tanınmış birtakım haklarını kaybederler.
Doğru adres bildirimi
Mükellefler tarafından bildirilen adreslerde mahalle,
cadde ve sokak isimleri kısaltmalar kullanılmadan tam ve
açık bir şekilde belirtilmelidir. Mükellefe
ulaşılabilecek tüm telefon numaraları ve varsa
elektronik posta adresi de dilekçede yer almalıdır.
Anonim şirketlerde yönetim kurulu başkan ve üyelerinin,
limited şirketlerde şirket müdürü ve şirket ortaklarının
açık adresleri vergi dairelerine bildirilmelidir.
Akif AKARCA
akif.akarca@alfaymm.com
Dr.Mehmet Şafak
mehmet.safak@alfaymm.com
15.05.2008 |