Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   29 Kasım  2008

  Ana sayfa

  2008 Yılı Çalışmaları

  Pratik Bilgiler

  Staj - Stajyer Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

  Muhasebe Bilgi Rehberi 

 Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


 

Prim affı ve banka kredisi, sadece

 işverene mi olur?

 

Geçen temmuz ayında askerlik borçlanmamı ödeyebilseydim emekli olacak ve problem yaşamayacaktım. Hata ettiğimi şimdi daha iyi anlıyorum.
Beş aydan beri piyasa şartlarının anormal derecede kötü olmasından dolayı borçlanma parasını bulabilmiş değilim. Bu parayı ödemek için devlet bankalarından, aylığımdan geri almak şartıyla kredi istedim. Bana, "Bağ-Kur'lu olsaydın verirdik ama SSK bizimle anlaşmaya yanaşmadığı için veremeyiz." diyorlar. 5 aydır çalmadığım kapı kalmadı. Emekli aylığımı alamadığım için ailece çok zor bir çıkmaza doğru sürükleniyoruz. Bütün onurumu ayaklar altına alıp bu parayı bulabilmek için deyim yerindeyse 'dilendim', gördüm ki benim durumumda olan birçok insan daha var. Hükümete yazdım siyasi ve basmakalıp cevaplar gönderdiler. Zorda kalan bir vatandaş nereye başvuracak bilmiyorum. Siz biliyorsanız lütfen Allah rızası için yardım edin. Hakkı Bekar-Trabzon

Askerlik borçlanması meselesi mantıksız bir uygulama. Üretici iken tüketici olursunuz, bu arada geride bıraktığınız ailenizin de karnını doyuramazsınız. İşin sosyal güvenlik boyutu ise daha acı. Vergi mükellefiyetinizi, şirket ortaklığınızı sona erdirmeden askere gitmişseniz, bir de askerde olduğunuz halde Bağ-Kur size prim borcu yazar. Borcunuz olduğu için eşiniz, çocuğunuz, ananız, babanız sağlık yardımı alamaz. İşçiyseniz, bu kez de askerdeyken geçen sürenin primlerini sizden isterler. Aslında askere gittiğiniz için bu sürelerin sosyal güvenlik primlerini devletin ödemesi gerekmez mi?

Bakın siz, askere gittiğiniz için prim ödeme günlerinizi tamamlayamamışsınız, çalışamadığınız için askerlik borçlanma parasını da ödeyememişsiniz. Sırf bu yüzden hak ettiğiniz halde emekli olamıyorsunuz. Öte taraftan, Bağ-Kur borcu olan işverenlere daha 3 ay önce prim affı getirildi. Borçlar, kamu bankaları olan Ziraat ve Halk bankaları tarafından kredi olarak ödendi ve borcu ödenenlere hemen emekli aylığı bağlandı. Şimdi aynı uygulamanın en azından askerlik borçlanması yapanlar için de uygulanması gerekir. İşte burada görev Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)'na düşüyor. Siz ve sizin gibi olanlar için askerlik borçlanma sürelerinin ödenmesi için bankalarla sözleşme yapılmalıdır.

Okur sorularına kısa cevaplar

Seyfi Karagöz (Uşak): 10.4.1963 doğumlu, 15.1.1985 Bağ-Kur başlangıçlı eşiniz, 1.678 günü SSK olmak kaydıyla 2 bin 474 gün ile bundan sonra prim ödeyerek 3 bin 600 günü tamamlamak şartıyla 58 yaşında SSK'dan emekli olur. 5 bin günü tamamlarsa yaşa bağlı olmadan hemen emekli olur. 1 Ekim 2008'den sonra ödediğiniz isteğe bağlı primler Bağ-Kur'a sayılacak. Bu sebeple dikkat edin, son yedi yıllık (2 bin 520 günlük) prim ödemelerinde çoğunluk Bağ-Kur'lu hale gelmesin. Yani en fazla 450 gün daha isteğe bağlı prim ödeyin. Sonra kalanı için eşiniz SSK'lı olarak işe girsin. Prim ödediği sürece eşiniz sizin üzerinizden sağlık yardımı alamaz, sağlık primi de yatırmak zorunda.

30 günden az çalışanların GSS meselesi baş ağrıtacak

GSS yani Genel Sağlık Sigortası, 1 Ekim 2008'de yürürlüğe girdi. Milletvekilleri hariç tüm ülke artık GSS'li. Ama bunlardan bir kısmı GSS'li olduğunu bilmediği gibi her ay bankalara gidip GSS primi ödeyeceğinden de habersiz. Kanuna göre, işsizler, köylüler ve ayda 30 günden az çalışanlar her ay bankalara gidip GSS primi ödemek zorunda. İşverenler, bir önceki ayda çalışan işçilerini takip eden ayın 23'üne kadar SGK'ya e-bildirge ile bildirecek. İşçiler de her ayın 24'ünde internete girip, 'işverenim beni kaç gün SGK'ya bildirmiş.' diye kontrol edecek. 30 günden az bildirim varsa, hemen ertesi gün yeşil kart veren birimlere (kaymakamlıklara) koşup gelir testi yaptıracaklar. Ödemeleri gereken GSS primi ortaya çıkacak. Bu rakamı en yakın SGK İl Müdürlüğü'ne götürecekler, her bir kişi için borç tahakkuku yapılacak. Daha sonra da bankaya gidip GSS primini ödeyecekler. Yoksa kendileri-eşleri ve çocukları sağlık yardımı alamayacak.


Kimler 30 güne tamamlayacak?
5510 sayılı kanunun 80. maddesine göre; "i) 88. maddenin dördüncü fıkrasına göre ay içerisinde 30 günden az prim ödeme gün sayılarına ait eksik günlerin Genel Sağlık Sigortası primleri, eksik çalışma süreleri dikkate alınmak suretiyle hesaplanır..."

Yine aynı kanunun 'Primlerin ödenmesi' başlıklı 88. maddesine göre; "... 60. maddenin birinci fıkrasının (b), (c), (d) ve (g) bentleri gereği Genel Sağlık Sigortalısı sayılanlar için, her ay otuz tam gün Genel Sağlık Sigortası primi ödenmesi zorunludur. Şu kadar ki, 60. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında Genel Sağlık Sigortalısı olanların aynı ay içinde zorunlu sigorta kapsamında prim ödeme gün sayısı bulunması halinde, ayın kalan günleri için isteğe bağlı sigorta gün sayısı kadar Genel Sağlık Sigortası primi ödenir. 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olmakla birlikte, 4857 sayılı kanunun 13. ve 14. maddelerine göre kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile bu kanuna göre ev hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışan sigortalılar için eksik günlerine ait Genel Sağlık Sigortası primlerinin 30 güne tamamlanması zorunludur..."

Görüldüğü gibi ayda 30 günden az SGK'ya bildirilen işçiler GSS primlerini her ay 30 güne tamamlamak zorunda. SGK ise konuyla ilgili genelgesini çıkarmamakta direniyor, ama 1 Aralık da yaklaşıyor. 5510 sayılı kanun gereğince, ekim ayının bildirgesi (uzatma ile birlikte) 1 Aralık günü SGK'ya verilecek. 30 günden eksik çalışması olanlar 1 Aralık gününden itibaren sağlık yardımı alamayacak. Ancak ortada SGK'nın konuyla ilgili açıklayıcı bir genelgesi, yazısı yok. Eğer kendi merkezi bilgisayar sistemini de kanuna adapte edememişse 1 Aralık gelse de herkes sağlık yardımı almaya devam eder. Bilgisayar sistemini adapte edebilmişse yukarıda bahsedilen kişiler sağlık yardımı ve ilaç alamaz.

Ücretsiz izin alanlar ile puante edilenlerin durumu ne olacak?

Eski adıyla SSK'lı, yeni adıyla 4/A'lılar için, sadece kısmi süreli (part-time) iş akdi ile çalışanlar, çağrı üzerine çalışanlar ve ev hizmetlileri mi GSS'yi 30 güne mi tamamlayacak; yoksa 30 günden eksik çalışması olan tüm 4/A'lılar mı tamamlayacak belli değil. Şayet, SGK ücretsiz izinliler ile işe gelmeyenler 30 güne tamamlamak zorunda değil derlerse, hemen her işveren part-time iş akitleri ile çağrı üzerine çalışma şekillerini sona erdirip işçilerinin eksik günlerini puante etme veya ücretsiz izin belgesi düzenleme yoluna gidecektir. Mesela, işverenler ayda 10 günlük 'kısmi süreli iş akdi' yaparak işçi çalıştırmak yerine tam süreli iş akdi yapıp her ay puantaj ile 20 günlük eksik bildirim yapma veya ücretsiz izin belgesi düzenleyerek işçilerinin GSS ödemesine gerek kalmayacak hale getirebilir. Ayrıca, aylık tam süreli hizmet akdiyle çalıştırılan ama her ay 29 gün ücretsiz izin verilen veya 29 gün işe gelmedi diye puante edilen çalışanların, eşlerinin ve 18 yaşından küçük çocuklarının GSS'den nasıl yararlandırılacağı sorusunu da umarım SGK cevaplayabilecektir.

Ziya Perver

29.11.2008

 

  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2008  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.