|
Mali tatil
başlıyor
Mali tatil
uygulamasında ince noktalar;
Mali camiada, özellikle muhasebeci, mali müşavir ve
yeminli mali müşavirler gibi meslek mensupları
arasında, adli tatilden de esinlenilerek öteden beri
hep konuşulan "mali tatil" geçtiğimiz mart ayında
yayımlanan bir kanun ile uygulamaya girdi. Anılan
kanun hükümleri uyarınca, ilk mali tatil 3 Temmuz
2007 tarihinde başlıyor.
Bundan böyle, mali tatil, her yıl temmuz ayının
birinci gününden (haziran ayının son gününün resmi
tatil olması halinde ise temmuz ayının ilk işgününü
takip eden günden) başlayarak aynı ayın yirminci
günü sona erecektir.
Mali tatilin ilk defa uygulanacağı 2007 yılında, 30
Haziran 2007 günü resmi tatil olan cumartesiye
rastladığından ve temmuz ayının ilk işgünü de 2
Temmuz 2007 olduğundan; 2007 yılında mali tatil, 3
Temmuz 2007 tarihinde başlayacak ve 20 Temmuz 2007
tarihine kadar (bu tarih dahil) devam edecektir.
Peki mali tatil ne anlama geliyor? Mali tatil
boyunca beyanname verilmeyecek, vergiler ödenmeyecek
mi? İncelemeler yapılmayacak mı? Meslek mensupları
ya da mükellefler bu süre boyunca hangi
sorumluluklarını erteleyebilecekler?
I- Mali tatil nedeniyle uzayan süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (2) numaralı
fıkrasına göre, son günü mali tatile rastlayan
aşağıda belirtilen süreler, mali tatilin son gününü
izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış
sayılacaktır.
1. Beyana dayalı tarhiyatta, kanuni süresinde
verilmesi gereken beyannamelerin verilme süreleri:
Beyanname verme süresinin son günü mali tatil süresi
içerisinde kalan (banka ve sigorta muameleleri
vergisi, özel iletişim vergisi, şans oyunları
vergisi gibi) vergi, resim ve harçlara ilişkin
beyannamelerin verilme süreleri, mali tatilin son
gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün
uzayacaktır.
2007 yılı için, mali tatil 3 Temmuz 2007 tarihinde
başlayıp 20 Temmuz 2007 tarihinde sona ereceğinden,
söz konusu beyannamelerin verilme sürelerinin son
günü 27 Temmuz 2007 tarihi olacaktır.
Diğer taraftan, mükelleflerin mali tatil süresinin
sonunu beklemeden beyannamelerini vermeleri de
mümkündür.
2. İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatta,
vadesi mali tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar
ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme
süresi:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112'inci maddesine
göre ikmalen, re'sen veya idarece tarh olunan
vergiler taksit zamanlarından evvel tahakkuk etmişse
taksit süreleri içinde; taksit süreleri kısmen veya
tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmişse; geçmiş
taksitler, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay
içinde ödenir.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılan ve yargı
organlarına intikal etmiş olan tarhiyatlarda ise
yargı organlarınca tasdik veya tadilen tasdik edilen
tutarların ödeme süresi, "Vergi Mahkemesi/Bölge
İdare Mahkemesi/Danıştay Kararına Göre Vergi/Ceza
İhbarnamesi (Bildirim)"nin mükellefe tebliğ
tarihinden itibaren bir aydır.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyata
ilişkin olup vadesi mali tatile rastlayan vergi,
resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme
faizlerinin ödeme süresi, mali tatilin son gününü
izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış
sayılacaktır.
Örneğin; mükellef, adına yapılmış olan re'sen
tarhiyata karşı uzlaşma talep etmiş, uzlaşma günü
olarak belirlenen 18 Haziran 2007 tarihinde yapılan
görüşme sonucunda da uzlaşma vaki olmuşsa, uzlaşmaya
ilişkin tutanağa göre tahakkuk eden tutarların
vadesi 18 Temmuz 2007 tarihi olup, bu tarih mali
tatile rastlamaktadır. Mali tatil, 2007 yılı için 20
Temmuz 2007 tarihinde sona ereceğinden, uzlaşma
yoluyla kesinleşmiş olan tutarların ödeme süresi 20
Temmuz tarihini takip eden günden itibaren yedi gün
uzayacak ve 27 Temmuz 2007 tarihi mesai saati
bitiminde sona erecektir.
3. Tarh edilen vergilere ve/veya kesilen cezalara
karşı uzlaşma talep etme veya cezada indirim
hükümlerinden yararlanmak amacıyla yapılacak
başvurulara ilişkin süreler:
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan
tarhiyatlara karşı mükelleflerin uzlaşma talep etme
veya cezada indirim talebinde bulunma süresi,
vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren
30 gündür. Başvuru süresinin son gününün mali tatile
rastlaması halinde söz konusu süre, mali tatilin son
gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış
sayılacaktır.
Dileyen mükelleflerin, adlarına tarh edilen vergi ve
kesilen cezalara karşı mali tatil süresi içinde de
uzlaşma veya cezada indirim talebinde bulunabilmesi
mümkündür.
Örneğin, 5 Haziran 2007 tarihinde tebliğ edilmiş
olan ikmalen tarhiyata ilişkin vergi/ceza
ihbarnamesi üzerine, uzlaşma talep etme veya Vergi
Usul Kanunu'nun 376'ıncı maddesine göre, cezada
indirim talebinde bulunma süresi 5 Temmuz 2007
tarihinde sona erecek olup, bu tarih mali tatile
rastlamaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalara göre,
anılan haklardan yararlanma süresi, mali tatilin
sona erdiği 20 Temmuz 2007 tarihini takip eden
günden itibaren yedi gün uzayacak ve 27 Temmuz 2007
tarihinde (bu tarih dahil) sona erecektir.
Öte yandan, gerek tarhiyat öncesi gerekse de
tarhiyat sonrası uzlaşmayla ilgili olarak,
mükelleflerin bu yönde bir talebi olmadığı müddetçe,
mali tatil süresi içinde uzlaşma günü
verilemeyecektir.
4. Devamlı bilgi verme hükümleri kapsamında
verilmesi gereken bilgilerin verilmesine ilişkin
süreler:
Kamu idare ve müesseseleri (Kamu hizmeti ifa eden
kurum ve kuruluşlar dahil) ile gerçek ve tüzel
kişilerden Maliye Bakanlığı'nca yapılan düzenlemeler
çerçevesinde veya re'sen, vergilendirmeye ilişkin
olaylarla ilgili olarak Maliye Bakanlığı'nca veya
vergi dairesince devamlı bilgi verme çerçevesinde
istenecek bilgilerin verilmesine ilişkin sürenin son
gününün mali tatile rastlaması halinde anılan süre,
mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren
yedi gün uzamış sayılacaktır.
II- Mali tatil nedeniyle işlemeyen süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (3) numaralı
fıkrasında, "Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre
belirli sürelerde yapılması gereken muhasebe kayıt
süreleri, bildirim süreleri ve vergiyle ilgili
işlemlere ilişkin dava açma süreleri mali tatil
süresince işlemez. Belirtilen süreler mali tatilin
bitiminden itibaren tekrar işlemeye başlar" hükmüne
yer verilmiştir. Bu hüküm uyarınca aşağıdaki süreler
mali tatil boyunca işlemeyecek, mali tatilin
bitiminden itibaren ise süreler tekrar işlemeye
başlayacaktır.
Mali tatil fatura, sevk irsaliyesi, fatura yerine
geçen belgeler, perakende satış fişleri, gider
pusulaları, serbest meslek makbuzları gibi
belgelerin düzenlenme sürelerinde bir değişiklik
yapmamaktadır. Dolayısıyla mali tatil süresi içinde
de bu belgeler düzenlenmeye devam edilecektir.
1. Muhasebe kayıt süreleri:
Vergi Usul Kanunu'nun 219'uncu maddesinde
muamelelerin defterlere kayıt zamanı belirlenmiş
bulunmaktadır.
Söz konusu maddeye göre muamelelerin, defterlere
işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin
intizam ve açıklığını bozmayacak bir zaman zarfında
kaydedilmesi gerekmekte olup, bu gibi kayıtların on
günden fazla geciktirilmesi uygun değildir.
Muamelelerin muhasebe fişlerine kaydedilmesi ve
defterlere kayıtların bu fişler üzerinden yapılması
halinde ise muamelelerin fişlere kaydedilmesi,
defterlere kaydedilmesi hükmündedir. Bu durumda,
muhasebe fişlerinde yer alan muamelelerin esas
defterlere en geç 45 gün içinde işlenmesi
gerekmektedir.
Söz konusu kayıt sürelerinin mali tatile rastlaması
halinde ise süre, mali tatil süresince
işlemeyecektir.
Örneğin; mükellefin, 5 Temmuz 2007 tarihinde yaptığı
satışa ilişkin olarak düzenlediği aynı tarihli
faturasını defterlerine kaydetme süresi
(muamelelerin muhasebe fişi kullanılmadan doğrudan
defterlere kaydedildiği durumda), söz konusu
faturanın düzenlenme tarihinden itibaren 10 gün
olup, bu süre 15 Temmuz 2007 tarihinde sona
erecektir. Ancak, söz konusu sürenin mali tatile
rastlayan 10 günlük kısmı işlememiş sayılacağından,
defterlere kaydetme süresi 30 Temmuz 2007 tarihinde
(bu tarih dahil) sona erecektir.
Keza, muamelelerini muhasebe fişi kullanarak
defterlerine kaydeden mükellefin, 6 Temmuz 2007
tarihinde satın aldığı ürünlere ilişkin aynı tarihli
alış faturasını muhasebe fişine kaydetme süresi, söz
konusu faturanın düzenlenme tarihinden itibaren 10
gün olup, bu süre 16 Temmuz 2007 tarihinde sona
erecektir. Ancak, söz konusu süre mali tatile
rastladığından, anılan işlemin muhasebe fişine
kaydedilme süresinin son günü 30 Temmuz 2007
tarihinde (bu tarih dahil), esas defterlere
kaydetmeye ilişkin süre ise 3 Eylül 2007 tarihinde
(bu tarih dahil) sona erecektir.
2. Bildirme süreleri:
Bildirmeler, Vergi Usul Kanunu'nun 153 ila 170'inci
maddeleri arasında düzenlenmiş ve kanunun 168'inci
maddesinde de bildirmelerin hangi süreler içinde
yapılacağı belirlenmiştir.
Bildirim sürelerinin mali tatile rastlaması halinde
ise süre, mali tatil süresince işlemeyecektir.
3.Dava açma süreleri:
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan
tarhiyatlara karşı mükelleflerin dava açma süresi,
tarhiyata ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ
tarihinden itibaren 30 gündür.
Dava açma süresinin mali tatile rastlaması halinde
süre, mali tatil süresince işlemeyecektir. Mali
tatil nedeniyle uzayan dava açma süresinin son
gününün 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu
uyarınca çalışmaya ara verme süresine rastlaması
durumunda ise dava açma süresi, çalışmaya ara
vermenin sona erdiği günü izleyen günden itibaren
yedi gün uzayacaktır.
Örneğin; yapılan ikmalen tarhiyat sonucu düzenlenen
vergi/ceza ihbarnamesinin 18 Haziran 2007 tarihinde
mükellefe tebliğ edilmesi durumunda, söz konusu
tarhiyata karşı dava açma süresi 18 Temmuz 2007
tarihinde sona erecektir. Ancak, 2007 yılı için mali
tatil 3 Temmuz 2007 tarihinde başladığından, söz
konusu sürenin mali tatile rastlayan 16 günlük kısmı
işlemeyecek ve dava açma süresi mali tatilin sona
erdiği tarihten itibaren 16 gün uzamak suretiyle 5
Ağustos 2007 tarihi mesai saati bitiminde sona
erecektir. 5 Ağustos 2007 tarihinin de 2577 sayılı
İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca çalışmaya ara
verme süresine rastlaması nedeniyle dava açma
süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği günü (5
Eylül 2007) izleyen günden itibaren yedi gün
uzayacak ve söz konusu sürenin son günü 12 Eylül
2007 tarihi olacaktır.
Mali tatil süresince defter ve belge ibrazı istenilememesi, vergi
incelemesine başlanamaması, bilgi istenememesi,
tebligat yapılamaması, bilgi istenememesi, süresi
uzayan vergilerin ödenmesi ve bunların istisnaları
ile mali tatil kapsamına girmeyen süreler.
III- Mali tatil süresince defter ve belgelerin
ibrazının istenilememesi, vergi incelemesine
başlayamama
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (4) numaralı
fıkrasında, "Mahkeme kararı veya Cumhuriyet
Savcılıklarının talebi üzerine ya da Vergi Usul
Kanunu hükümlerine göre yapılan aramalı incelemeler
hariç olmak üzere, mali tatil süresince inceleme
amacıyla defter ve belgelerin ibrazı talep edilemez,
mükellefin işyerinde incelemeye başlanılmaz."
hükmüne yer verildiğinden, mali tatil süresince
(fıkrada yer alan haller dışında) mükellefin
işyerinde incelemeye başlanılmayacak ve inceleme
amacıyla defter ve belgelerin bu süre içinde ibrazı
istenilmeyecektir.
Mali tatil süresinden önce başlanılmış olan bir
incelemeye bu süreden önce ibraz edilen defter-belge
üzerinde devam edilebilecek; ancak, bu süre zarfında
mükelleften ilave defter, belge ve bilgi talep
edilemeyecek, mükellef veya vergi sorumlusu,
inceleme sonucunda yapılacak tespitlerin yer aldığı
tutanağı imzalamaya davet edilemeyecektir.
Öte yandan, vergi inceleme elemanları tarafından
mali tatil süresinden önce yapılan tebligat ile
mükelleften defter ve belgelerinin ibrazının talep
edilmesi ve söz konusu talebe ilişkin olarak da
mükellefe tanınan sürenin son gününün mali tatile
rastlamış olması halinde, bu süre mali tatilin son
gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış
sayılacaktır.
IV- Mali tatil süresince bilgi isteme ve tebligat
işlemleri
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (5) numaralı
fıkrasında, "Tatil süresince, vergi ve ceza
ihbarnameleri ile mahsup taleplerine yönelik olanlar
hariç, bilgi isteme talepleri mükelleflere, vergi ve
ceza sorumlularına bildirilmez. Ancak tatil süresi
içinde gerçekleşen tebligat işlemlerinde süre, mali
tatilin son gününden itibaren işlemeye başlar."
hükmü yer almaktadır.
Söz konusu fıkra hükmüne göre vergi/ceza
ihbarnameleri mali tatil süresi içinde mükellefler
ile vergi ve ceza sorumlularına bildirilmeyecek;
tatil süresi içinde gerçekleşen tebligat
işlemlerinde ise süre mali tatil süresince
işlemeyecektir.
İkmalen, re'sen veya idarece yapılmış olan
tarhiyatlara karşı mükelleflerin kendilerine tanınan
yasal haklardan (dava açma, cezada indirim ve
uzlaşma talep etme) herhangi birini kullanma süresi
bu tarhiyatlara ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin
tebliğ tarihinden itibaren 30 gün olup, tebligatın
mali tatil süresi içinde yapılması halinde süre,
mali tatilin son gününden itibaren işlemeye
başlayacaktır.
Örneğin; yapılan re'sen tarhiyat sonucu düzenlenen
ve 28 Haziran 2007 tarihinde postaya verilen
vergi/ceza ihbarnamesinin, posta idaresince 4 Temmuz
2007 tarihinde mükellefe tebliğ edilmesi üzerine,
söz konusu tarhiyata karşı mükellefin kendisine
tanınan yasal haklardan (dava açma, cezada indirim
ve uzlaşma talep etme) yararlanmak için başvuru
süresi 3 Ağustos 2007 tarihinde sona erecektir.
Ancak, tebligat işlemi mali tatil süresi içerisinde
gerçekleştiğinden anılan süre, mali tatilin son
gününden (20 Temmuz 2007) itibaren işlemeye
başlayacak ve 19 Ağustos 2007 tarihinde sona
erecektir. Bu tarihin resmi tatile rastlamasından
dolayı da süre, 20 Ağustos 2007 tarihine kadar (bu
tarih dahil) uzayacaktır.
Dava açma süresi yönünden ise, 20 Ağustos 2007
tarihinin İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca
çalışmaya ara verme süresine rastlaması nedeniyle
dava açma süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği
günü (5 Eylül 2007) izleyen günden itibaren yedi gün
uzayacak ve söz konusu sürenin son günü 12 Eylül
2007 tarihi olacaktır.
Mahsup taleplerine yönelik bilgi isteme talepleri
ise mali tatil süresi içerisinde de muhataplarına
bildirilebilecek olup, gerek mali tatil süresinden
önce gerekse de mali tatil süresi içerisinde
gerçekleşen söz konusu bilgi isteme taleplerine
ilişkin tebligat işlemlerinde sürenin, mali tatil
nedeniyle uzaması söz konusu olmayacaktır.
Örneğin; mükellef, 19 Haziran 2007 tarihinde vergi
dairesine verdiği dilekçeyle 2007/04 vergilendirme
döneminde istisna uygulanmasından dolayı iadesi
gereken katma değer vergisi tutarının diğer vergi
borçlarına mahsubunu talep etmişse, bunun üzerine
vergi dairesinin 26 Haziran 2007 tarihli ve tebliğ
tarihinden itibaren 15 gün içerisinde yerine
getirilmesi istenilen söz konusu mahsup talebine
ilişkin bilgi isteme yazısı, 4 Temmuz 2007 tarihinde
mükellefe tebliğ edilmiştir. Tebligat işlemi mali
tatil süresi içinde gerçekleştirilmiş olmasına
rağmen, bilgi isteme talebine ilişkin süre mali
tatil nedeniyle uzamayacak ve 19 Temmuz 2007
tarihinde sona erecektir.
V- Mali tatilin sona erdiği günü izleyen yedi gün
içinde biten kanuni ve idari süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (6) numaralı
fıkrasında, "Mali tatilin sona erdiği günü izleyen
yedi gün içinde biten bu madde kapsamındaki kanuni
ve idari süreler, mali tatilin son gününü izleyen
tarihten itibaren yedinci günün mesai saati
bitiminde sona ermiş sayılır." hükmüne yer
verilmiştir.
Söz konusu fıkra hükmüne göre, mali tatilin sona
erdiği günü izleyen yedi gün içinde biten kanuni ve
idari süreler, tatilin son gününü izleyen tarihten
itibaren yedinci günün mesai saati bitiminde sona
erecektir.
Örneğin; vergi sorumlusunun, Haziran/2007
vergilendirme dönemine ait gelir (stopaj) vergisine
ilişkin muhtasar beyannamesini 23 Temmuz 2007
gününün mesai saati sonuna kadar vermesi gerekmekle
birlikte, bu tarih mali tatil süresinin sona erdiği
günü izleyen yedi gün içinde yer aldığından, söz
konusu beyannamenin verilme süresi, 27 Temmuz 2007
tarihine kadar (bu tarih dahil) uzayacaktır.
VI- Beyanname verme süresi mali tatil nedeniyle
uzamış olan vergilerde ödeme süresi
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (8) numaralı
fıkrasında, "Beyana dayanan ve beyanname verme
süresi mali tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde
ödeme süresi (aynı ay içerisinde kalmak kaydıyla),
uzayan beyanname verme süresinin son gününden
itibaren üçüncü günün mesai saati bitimine kadar
uzamış sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, verilme süresinin son günü mali tatil
süresine veya mali tatilin son gününü izleyen yedi
güne rastlayan vergilere ilişkin beyannamelerin
verilme süresi 2007 yılı için 27 Temmuz'a, bu
beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme
süresi de 30 Temmuz'a uzamış sayılacaktır.
Başka bir deyişle; 2007 Yılı Temmuz ayında verilmesi
gereken muhtasar beyannameler, katma değer vergisi
beyannameleri, damga vergisi beyannameleri 27 Temmuz
2007 günü akşamına kadar verilebilecek, bu
beyannamelere göre tahakkuk eden vergiler ise 30
Temmuz 2007 günü mesai saatinin bitimine kadar
ödenebilecektir.
VII- Mali tatil kapsamında olmayan süreler
5604 sayılı Kanun'un 1'inci maddesinin (7) numaralı
fıkrasında, "Gümrük idareleri, il özel idareleri ve
belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen
vergi, resim ve harçlarla ilgili olarak mali tatil
uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, gümrük idareleri, il özel idareleri ve
belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen
(ithalde alınan katma değer vergisi, emlak vergisi,
çevre temizlik vergisi gibi) vergi, resim ve harçlar
hakkında mali tatil uygulanmayacaktır.
Ayrıca, kaynak kullanımını destekleme fonu
kesintilerine ilişkin olarak verilmesi gereken
bildirimlerin verilme ve ödeme süreleri de mali
tatil nedeniyle uzamayacaktır.
Diğer taraftan, özel kanunlarında ödeme süreleri
tespit edilmemiş amme alacaklarının ödeme
sürelerinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil
Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tayin edilmesi
ve tayin edilen sürelerin de mali tatile rastlaması
halinde bu alacaklar için belirlenen ödeme
sürelerinin, mali tatil nedeniyle uzaması söz konusu
olmayacaktır.
VIII- Diğer hususlar
Aşağıda belirtilen sürelerin mali tatil nedeniyle
uzaması söz konusu olmayacaktır.
- İcra yoluyla yapılan satışlarda katma değer
vergisi uygulamasına yönelik (5) No.lu Katma Değer
Vergisi Beyannamesinin verilme ve ödeme süresi,
- 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (II)
sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi mallara ait
(2A) No.lu Özel Tüketim Vergisi Beyannamesi ile
sürekli özel tüketim vergisi mükellefiyeti
gerektiren faaliyeti bulunmayan kişi ve kurumların
müzayede suretiyle yaptıkları satışlara ait (1),
(2B), (3A), (3B), (3C) ve (4) No.lu Özel Tüketim
Vergisi Beyannamelerinin verilme ve ödeme süreleri,
- 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 118'inci maddesine
göre noterler tarafından tahsil edilen damga vergisi
ve harç bedellerinin anılan kanunun 119'uncu maddesi
uyarınca ilgili vergi dairesine bildirilmesine
ilişkin olarak verilecek beyannameler ile süreksiz
yükümlülük şeklinde değerlendirilen ve 492 sayılı
Harçlar Kanunu'na göre verilen (1), (2) ve (4) No.lu
Beyannamelerin verilme ve ödeme süreleri,
- Kanuni süresinden sonra kendiliğinden veya
pişmanlık talepli olarak verilen beyannamelerin
ödeme süresi.
VERGİNİN GÜNDEMİ
Akif Akarca
akif.akarca@alfaymm.com
Dr.Mehmet Şafak
mehmet.safak@alfaymm.com
Dünya Gazetesi / 28.06.2007
MuhasebeNet.Net |
|