ÖZELGELERDE SERBEST MESLEK KAZANCI
1. İzmir Vergi Dairesi
Başkanlığı'nın 23.1.2008 tarih ve 658 sayılı özelgesi;
"VUK'un 161. maddesinde, vergiye tabi olmayı gerektiren
muamelelerin tamamen durdurulması ve sona ermesinin işi
bırakmayı ifade ettiği, işlerin herhangi bir sebep
yüzünden geçici bir süre için durdurulmasının işi
bırakma sayılmayacağı hükme bağlanmıştır. Bu sebeple,
meslekten men edilmiş olmasına rağmen faaliyetine devam
eden serbest meslek erbabı mükellefin, söz konusu
faaliyetinden dolayı vergilendirilmesine ve vergi
mevzuatından doğan sorumluluklarını yerine getirmesine
engel bir durumun bulunmaması hususu da göz önünde
bulundurularak mükellefiyet kaydının serbest meslek
kazancı olarak tesisi gerekir."
2. İstanbul Vergi
Dairesi Başkanlığı'nın 3.3.2008 tarih ve 3872 sayılı
özelgesi;
"Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve
envantere dahil taşıtlar için ayrılan amortismanlar
(amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması
halinde VUK'un 328. maddesine göre hesaplanacak zararlar
dahil) serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan
indirilebilir. Bu nevi giderlerin hasılattan
indirilebilmesi için, mesleki faaliyette kullanılan
taşıtların envantere dahil edilmesi şarttır. Diğer
taraftan, serbest meslek kazançlarına ilişkin olarak,
amortismana tabi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması
halinde, VUK'un 328. maddesine göre hesaplanacak kâr
veya zararın, matrahın tespitinde dikkate alınması
gerekir. Bu hüküm ve açıklamalar ve amortisman
uygulamasının mükelleflerin kullanabileceği bir hak
olduğu ve bu hakkın kullanılmamış olmasının, amortismana
tâbi olan iktisadi kıymetin satışından elde edilen kârın
kazanca ilave edilmesine engel teşkil etmeyeceği
hususları birlikte değerlendirildiğinde, envantere
kayıtlı olan ve serbest meslek faaliyetinizde
kullanılan, amortisman uygulamasına konu edilmediği
ifade olunan aracın satışında, VUK'un 328. maddesine
göre hesaplanacak kâr veya zararın, serbest meslek
kazancınızın tespitinde dikkate alınması gerekmektedir."
3. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı'nın 23.7.2008
tarih ve 16138 sayılı özelgesi;
"Ücret kısaca çalışana ayın veya para ile sağlanan
menfaat olup, bunun tazminat, avans, prim, gider
karşılığı ve benzeri şekillerde tayin edilmiş olması
ücretin hukuki niteliğini değiştirmez. İşletmede çalışan
personelin özel poliklinikte tedavi ettirmesi nedeniyle
işletme tarafından karşılanan sağlık harcamalarının
(muayene ve ilaç masrafları) ücret olarak
değerlendirilmesi ve GVK'nın 94. maddesi uyarınca
tevkifat yapılması gerekmektedir. Diğer taraftan, sağlık
giderlerinin hizmet erbabına sağlanan bir menfaat olarak
kabul edilmesi nedeniyle ücret olarak ücret bordrosu
üzerinden gider olarak kabul edilmesi mümkündür."
4. İstanbul Vergi
Dairesi Başkanlığı'nın 8.5.2008 tarih ve 4047 sayılı
özelgesi;
"Vergi mükellefi olmayan ve şirkete risk analizi ve
güvenlik planlarının hazırlanması hizmeti veren emekli
polis veya asker gibi fiilen güvenlik hizmetinde
bulunmuş kişilerin, söz konusu hizmeti mesleki
bilgilerine dayanarak şahsi sorumluluk altında kendi nam
ve hesaplarına devamlı olarak yapmaları halinde ,GVK'nın
serbest meslek kazançlarında istinaya ilişkin 18.
maddesi ile ilişkilendirilmeksizin 65. maddesine göre
serbest meslek kazancı olarak değerlendirilmesi ve bu
kişilere yapılan ödemelerin yine GVK'nın 94/2-b maddesi
uyarınca % 20 oranında tevkifata tabi tutulması gerekir.
Bu hizmetin devamlılık arz etmeyecek şekilde yapılması
ve mutat meslek haline getirilmemesi, başka bir ifade
ile aynı yılda veya birbirini izleyen yıllarda birden
fazla yapılmaması şartıyla, bu faaliyetin arızi serbest
meslek faaliyeti, bu faaliyet sonucunda elde edilen
kazancın da arızi kazanç olarak değerlendirilmesi ve
kazanç sahiplerinin arızi kazanç hükümleri uyarınca
vergilendirilmesi gerekir."
5. Ankara Vergi Dairesi
Başkanlığı'nın GVK-61-28 sayı ve Mayıs 2008 tarihli
özelgesi;
"Dava sonunda mahkeme ilamına göre veya icra takibi
sonucu verilen kararla avukatlık tarifesine dayanılarak
karşı tarafa yüklenilecek vekalet ücretinin serbest
meslek erbabı olan avukatlara ödenmesi halinde, GVK'nın
94. maddesi uyarınca sorumlularca % 20 nispetinde gelir
vergisi tevkifatına tabi tutulması gerekir. Diğer
taraftan, karşı taraf aleyhine hükmedilen vekalet ücreti
ödemelerinin avukatlara değil de doğrudan icra
müdürlüklerine yapıldığı durumda, icra müdürlüklerine
ödeme yapıldığı sırada ödemeyi yapan borçlu tarafından
vekalet ücreti ödemesinden gelir vergisi tevkifatı
yapılması gerekmektedir. Söz konusu vekalet ücreti
ödemesi yapan borçlunun GVK'nın 94. maddesinde sayılan
tevkifat yapmakla sorumlu kişilerden olmaması veya
herhangi bir sebeple tevkifat yapılmadan icra dairesine
ödemede bulunulması halinde, elde edilen serbest meslek
kazancı avukat tarafından verilen yıllık beyannamede
vergilendirilecektir. Davayı kaybeden tarafından,
mahkeme ilamına göre veya icra takibi sonucu karşı taraf
avukatına ödenmesine karar verilen vekalet ücretinin,
avukat dışında alacaklı tarafa vekalet eden üçüncü bir
kişiye nakden ödenmesi durumunda; bu vekalet, alacağın
tahsiline yönelik olduğundan, ödeme yapan tarafın
tevkifat yapmakla yükümlü kişilerden olması halinde,
yapılan vekalet ücreti ödemesi üzerinden gelir vergisi
tevkifatının yine yapılması gerekir. Ancak, vekalet
ücretini ödeyen karşı tarafın ödeme esnasında stopaj
yapmaması durumunda elde edilen hasılatın avukat
tarafından yıllık beyannameye dahil edileceği tabiidir."
Veysi Seviğ - Bumin Doğrusöz
Referans 15.10.200/ |