Muhasebe Rehberi sayfasına gitmek için tıklayınız

Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  TÜRKİYE' NİN MUHASEBE REHBERİ. "GÜNCEL MALİ MEVZUATLAR, YORUM, HABER"

 

 

 

-Muhasebe, Mevzuat, Yorum, Haber-13.04.2007-

--------------------------------------------------------------------

 
 

Ödeme emrine karşı açılacak davalar ve mükellef hakları
 


6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesine göre kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişi tebliğ tarihini izleyen günden başlamak üzere 7 gün içerisinde vergi mahkemesinde dava açabilecektir. Ödeme emrine itiraz başlığı taşıyan maddeye göre kişi böyle bir borcu olmadığını veya kısmen ödediğini veya zamanaşımına uğradığını iddia edebilir. Bu kişi ödeme emri için öngörülen bu 7 günlük süreyi geçirirse ilk derece mahkemeleri süre aşımı sebebiyle davayı reddedeceklerdir. Davasını 7 günlük sürede değil fakat 30 günlük yasal dava açma süresinde açan kişi, kendisinin ödeme emrine itiraz etmediğini, ödeme emri düzenlenmesine ilişkin davalı idare kararıyla birlikte yasal olmayan ödeme emirlerinin de iptalini talep ettiklerini belirterek 7 günlük süreye tabi olmadığını ileri sürerse ne olacaktır? Ödeme emirlerinde dava açma süresinin gösterilmemiş olması kişilere bu hakkı verir mi?

Bu soruların cevabı Danıştay 4. Dairesi'nin 13.11.2006 tarihinde verdiği, E.2005/2134, K.2006/2156 sayılı kararında verilmektedir. Karar'da, Anayasa'nın özellikle 36. ve 40. maddelerine yapılan atıflarla iddia, savunma ve adil yargılanma haklarından bahsedilerek, devletin kişilere başvuracakları kanun yolları, merciler ve süreleri belirtmek zorunda olduğu, bunun ilgili makamların takdirinde bulunmadığı, Anayasa'nın bağlayıcılığının zorunlu bir sonucu olduğu ifade edilmiştir.

6183 sayılı kanunun 55. maddesinde ödeme emrinde bulunması gereken hususlar içerisinde başvuru yeri ve sürelerle ilgili bir açıklama yoktur. 58. maddede ödeme emrine itiraz konusunda Vergi Usul Kanunu hükümlerine atıf yapılmaktadır. Ayrıca 2576 sayılı kanun itiraz deyiminin vergi mahkemesinde dava açılması anlamını taşıdığını belirtmektedir. Danıştay'a göre, bu iki hükümden çıkan sonuç vergi mahkemesinde 7 gün içerisinde dava açılması gerektiğidir. Bu aşamadan sonra Anayasa'nın 40. maddesinin doğrudan uygulanabilirliği tartışmasının yapılmasını zorunlu gören Danıştay'a göre Anayasa hükümleri doğrudan ve öncelikle uygulanacaktır. Yasama, yürütme ve yargı organları, idare makamları ve diğer kamu kurum ve kuruluşları işlemlerinde, bu işlemlere karşı başvurulacak idare mercileri ve kanun yolları ile sürelerini belirtmek zorundadırlar.

Ödeme emirlerinde dava süresi belirtilmelidir

Danıştay'a göre ödeme emirlerinde dava açma süresinin yer almaması karşısında 7 günlük dava açma süresi geçse de genel dava açma süresi devam etmektedir. Bu mükellef hakları bakımından olumlu bir gelişmedir. Hak arama özgürlüğü mükelleflere nasıl davranacağı konusunda açıklamalar getirilmesini de gerektirmektedir. Burada amaç bir hukuk devleti olarak mükellefin süresinin farkına varmayıp dava açmaması değil, özellikle haklı olabileceği ihtimaline karşı bu hakkının kendisine hatırlatılmasıdır. Mükellef haklarına saygılı bir idare bu şekilde davranmalıdır.

Ayrıca, ödeme emirlerinde uygulamada çok sık yapılan cuma günü tebligat usulünden de vazgeçilmelidir. Bu durumda 7 günlük süre mükelleflerin büyük bir çoğunluğunun ancak pazartesi günü harekete geçmeleri sebebiyle fiilen 5 güne düşmektedir. Bu durumda idare ne yapalım zarfa daha önce baksalardı diyebilir ama mükellef haklarına saygılı bir idarenin bu kuşku ve güvensizlik ortamını istemeyeceğini düşünüyorum.

Bu kararı ile Danıştay mükellef hakları bakımından gelişmiş ülkelerde var olan fakat bizde eksik kalan bir noktayı açıklığa kavuşturmuştur. İdare göndereceği ödeme emirlerinde dava açma sürelerini de belirlemeli ve bildirmelidir. Ayrıca kişilerin savunma hakları bakımından tebligat günü bakımından cuma takıntısından vazgeçmek gerekmektedir. Mart ve nisan ayları itibarıyla bazı ödeme emirlerinde dava açma süresi belirtilmekte, bazılarında ise belirtilmemektedir. İdarenin bu durumu kendi birimlerine bir an önce duyurması ve bu yazının matbu hale getirilmesi gerekmektedir.
MuhasebeNet.Net


Hakan Üzeltürk
huzelturk@superonline.com

Dünya online

13.04.2007
 

 MuhasebeNet.Net

 

 

                                                                                                                                              

Copyrıght © 2005-2006  www.muhasebenet.net- Türkiye'nin Muhasebe Rehberi. Her hakkı saklıdır.