Hizmet birleştirmesinde sigortalılığın başlangıcı
Her ne kadar üç Sosyal
Güvenlik Kurumu’nu birleştirerek “tek çatı”
uygulaması başlamış olsa bile sistem içinde halen üç
değişik statüde sigortalılık söz konusudur. Bunlar
bilindiği üzere, işçiler için Sosyal Sigortalar
(SSK), esnaf ve sanatkarlar için Bağ-Kur ve kamu
görevlileri olarak bilinen ve memur dediğimiz grup
için Emekli Sandığı’dır. Sosyal Güvenlik Sistemi
içinde üç değişik statüde çalışma imkanı olduğu için
sigortalılık süresinin başlangıcı ve hizmet
birleştirmesi önem kazanmaktadır.
Birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi çalışması
olanların sigortalılık süresinin başlangıcı 2829
sayılı “Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak
Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun”un
6’ıncı maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre,
kurumlardan herhangi birine ilk defa sigortalı
olunan tarih, sigortalılık süresinin başlama
tarihidir.
Şu kadar ki; emeklilik veya yaşlılık aylığına hak
kazanılıp kazanılmadığının tespitinde, 5434 sayılı
T.C. Emekli Sandığı Kanunu ek 21’nci madde kapsamına
girenler hariç, 18 yaşından önce kurumlardan
herhangi birine sigortalı olanların sigortalılık
sürelerinin başlama tarihi, 18 yaşını doldurdukları
tarih kabul edilir.
Bununla birlikte, Emekli Sandığı Kanunu’nun ek
21’inci maddesinde; bir meslek veya sanat okulunu
bitirenlerden, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre
kazai rüşt kararı almak suretiyle Türkiye
Cumhuriyeti Emekli Sandığı’na tabi ve öğrenimleri
ile ilgili görevlere atananlar hakkında, 5434 sayılı
Kanunun 12’inci maddesinde yazılı 18 yaşın
bitirilmiş olması şartı aranmayacağı belirtilmiştir.
2829 sayılı Kanun hükümlerinden anlaşılacağı üzere,
sigortalının başka sosyal güvenlik kurumlarında
geçen hizmetleri birleştirilerek SSK’da geçen
hizmetlerine eklenmektedir. Eğer sigortalının diğer
sosyal güvenlik kurumlarına tabi çalışması SSK’ya
tabi çalışmasından önce ise, sigortalılık süresinin
tespitinde başlangıç olarak diğer kurumlarda ilk
defa çalışmaya başlanan tarih esas alınır.
İşe girmeden malul
olanlar ne yapacak
506 Sayılı Kanun’un malüllük sigortasını düzenleyen
53. maddesinde, sigortalı olarak ilk defa çalışmaya
başladığı tarihten önce malül sayılmayı gerektirecek
derecede hastalık veya arızası bulunanların malüllük
sigortasından yararlanamayacağı belirtilmiştir. Bu
durumda olanların emeklilik şartları kanunun
yaşlılık aylığından yararlanma şartlarını düzenleyen
60’ıncı maddesinin (C) bendinde düzenlenmiştir. Söz
konusu maddenin (C) fıkrası 29.07.2003 tarih 4958
sayılı kanun ile değiştirilmiştir. Bu değişikliği
göre;
Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı
tarihten önce malül sayılmayı gerektirecek derecede
hastalık veya arızası bulunan ve bu nedenle malullük
aylığından yararlanamayanlar, yaşları ne olursa
olsun, en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve
3600 gün primi ödemiş olmak (malullük, yaşlılık ve
ölüm) ve malullük raporu almak şartıyla yaşlılık
aylığından yararlanırlar.
Örneğin; Sigortalı olarak ilk defa 20 Mayıs 1990
yılında çalışmaya başlayan bay (A)’nın toplam 2800
gün prim ödeme gün sayısı vardır. Bay (A) 1987
yılında geçirdiği trafik kazası sonucu malul
sayılmayı gerektirecek derecede sakat kalmıştır. Bu
sigortalı malulen emekli olabilir mi?
Bay (A) ilk defa çalışmaya başlamadan önce (1987
yılında) malul sayılacak derecede sakat kaldığı için
malullük sigortasından emekli olamaz. Yaşlılık
sigortasından emekli olabilmesi için en az 15 yıl
sigortalılık süresi ve 3600 gün prim ödemesini
tamamlaması gerekir. Örnekteki bay (A) 15 yıllık
sigortalılık süresinin tamamlanacağı 20 Mayıs 2006
tarihine kadar prim gün sayısını da 3600 güne
tamamlayarak yaşlılık sigortasından emekli olabilir.
Şerif Akcan
11 Şubat 2007 Pazar
Türkiye |