SERBEST MESLEK KAZANCINA
BİR BAKIŞ
193 sayılı Gelir
Vergisi Kanunu’nun “Serbest Meslek Kazançları” başlıklı
65. maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden
doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.
Serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi
mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan
ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi
olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve
hesabına yapılmasıdır.
Serbest meslek faaliyetinde ana unsur, faaliyetin
sermayeden çok, kişisel çalışmaya ilmi yada mesleki
bilgi ve ihtisasa dayanmasıdır. Bu unsur, serbest meslek
faaliyetini ticari faaliyetten ayıran en önemli özellik
olup, söz konusu faaliyetlerden elde edilen kazançların
daha çok emek ürünü olduğunu göstermesi gerekmektedir.
Burada, yalnızca emeğe dayanan organizasyon yeterli
olmadığı gibi aynı zamanda geliri doğuran emeğin,
mesleki bilgi ve ihtisasa dayanması koşulu da
aranmaktadır.
Aynı Kanunun 18. maddesinde; “Müellif, mütercim,
heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar
programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni
mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel
araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı röportaj,
karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve
televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete,
dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon
ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket resim,
heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını
satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve
temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri
hasılat gelir vergisinden müstesnadır.Eserlerin neşir,
temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi
karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya
dahildir. Yine Bu Kazançların arızi olarak elde edilmesi
istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez.
Serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra
edenlere yapılan ödemelerden, 18. madde kapsamına giren
serbest meslek işlerinden tevkifat yapılacağı hükme
bağlanmıştır. Tevkifat uygulamasında serbest meslek
kazancının devamlı veya arızi nitelikte olmasının
herhangi bir önemi bulunmamaktadır.
Kendi nam ve hesabına hareket eden kişilerce bilgisayar
program ve yazılımı üretimi serbest meslek kazancıdır.
Ayrıca, 5846 sayılı Fikir ve sanat Eserleri Kanunu’na
4630 sayılı kanunla eklenen 1/B maddesinde eser ve
bilgisayar programı;Eser: Sahibinin hususiyetini taşıyan
ve ilim edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema
eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat
mahsullerini,Eser sahibi: Eseri meydana getiren gerçek
kişiyi,Bilgisayar programı: Bir bilgisayar sisteminin
özel bir işlem veya görev yapmasını sağlayacak bir
şekilde düzene konulmuş bilgisayar emir dizgesi ve bu
emir dizgesinin oluşum ve gelişimini sağlayacak hazırlık
çalışmalarını,ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Buna göre bilgisayar programcısı da bilgisayar program
yazılımı yapan kişi olmaktadır. Dikkat edileceği üzere,
Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde zikredilen
“bilgisayar programcısı” ve “bilgisayar yazılımı”
ibareleri, eser niteliğinde bir yazılım üretimi ile
ilgili olup, bilgisayar kullanılarak yapılan her iş bu
kapsama girmektedir. Bir başka söyleyişle yasa
maddesinin konu edindiği husus; işletim veya uygulama
programları üretilmesi/yaratılması gibi,
lisanslama/telif hakları ile de ulusal veya uluslar
arası düzeyde korunan, özgün özellikleri olan ve bunları
yaratıcısının/üreticisinin belirlediği program üretimi
olup, üretilmiş programları kullanarak işlem yapmak
değildir. Bu Saydığımız özellikleri taşıması şartıyla
bilgi işlem yazılımdan elde edilen kazanç Gelir Vergisi
Kanunu’nun 18.maddesi kapsamında gelir vergisinden
istisna tutulacaktır. Diğer taraftan, söz konusu
bilgisayar yazılımlarının Gelir Vergisi Kanunu’nun
94.maddesinde sayılanlara devir, temlik edilmesi veya
kiralanması halinde tevkifat yoluyla vergilendirilmesi
gerekeceği ve danışmanlık hizmetleri nedeniyle Gelir
Vergisi Kanunu’nun 18.maddesinde yer alan istisnadan
faydalanılamayacağı, bu faaliyetleri nedeniyle elde
edilen kazancın serbest meslek kazancının genel
hükümlerine göre vergilendirilmesi gerekecekmektedir..
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 210’uncu maddesinde,
serbest meslek erbabının serbest meslek kazanç defteri
tutacağı, 220’nci maddesinde söz konusu defterin tasdike
tabi olduğu, aynı kanunun 236’ncı maddesinde ise;
serbest meslek erbabının mesleki faaliyetlerine ilişkin
her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek
makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek,
müşterinin de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetinde
olduğu hüküm altına alınmıştır.
SERBEST MESLEK KAZANCININ TESPİTİNDE HASILATTAN
İNDİRİLECEK GİDERLER
Serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan
indirilecek giderler şunlardır:
-Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesiyle
ilgili genel giderler (İkametgâhlarının bir kısmını iş
yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri
kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer
giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü
olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü
olup bunun bir kısmını işyeri olarak kullananlar
amortismanın yarısını gider yazabilirler.)
- Hizmetli ve işçilerin işyerinde veya işyerinin
müştemilatındaki iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç
giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatları,
- Mesleki faaliyetle ilgili seyahat ve ikamet giderleri,
(Seyahat maksadının gerektirdiği süre ile sınırlı olmak
şartıyla).
-Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve
envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu
hükümlerine göre ayrılan amortismanlar,
-Kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan
taşıtların giderler
- Alınan mesleki yayınlar için ödenen bedeller,
-Mesleki faaliyetin ifası için ödenen mal ve hizmet alım
bedelleri,
- Serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla emekli
sandıklarına ödenen giriş ve emeklilik aidatları ile
mesleki teşekküllere ödenen aidatlar,
-Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi
için ödenen meslek, ilan ve reklam vergileri ile iş
yerleriyle ilgili ayni vergi, resim ve harçlar,
-Mesleki faaliyetle ilgili olarak kanun, ilam ve
mukavelenameye göre ödenen tazminatlar.
Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile serbest
meslek erbabının suçlarından doğan tazminatlar gider
olarak indirilemez.
SERBEST MESLEK KAZANÇLARINDA GEÇİCİ VERGİ
Serbest meslek kazancı elde eden mükellefler cari
vergilendirme döneminin gelir vergisine mahsuben geçici
vergi ödemek zorundadır. Geçici vergi, üçer aylık
dönemler itibariyle hesaplanan serbest meslek kazancı
üzerinden hesaplanır. Aynı dönem içinde tevkif edilmiş
olan gelir vergisi, hesaplanan geçici vergiden mahsup
edilir, kalan ödenir. Yıllık beyanname üzerinden
hesaplanan gelir vergisinden, ilgili hesap döneminin
üçer aylık dönemlerine ilişkin olarak ödenen geçici
vergi mahsup edilir. Ödenemeyen geçici vergi terkin
edilir, ancak terkin tarihine ( 1 Mart) kadar gecikme
zammı hesaplanır. Geçici vergi, dönemi izleyen ikinci
ayın ondördüncü günü akşamına kadar bağlı bulunulan
vergi dairesine beyan edilir, onyedinci günü akşamına
kadar ödenir.
BEYAN EDİLECEK VERGİ NASIL HESAPLANACAKTIR?
Üçer aylık dönemler itibariyle hesaplanan ve ödenmiş
olan geçici vergiler, yıllık beyanname üzerinden
hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecektir.
Yıl içinde kesinti yoluyla ödenen vergiler, varsa
beyanname üzerinde hesaplanan vergiden mahsup
edilecektir. Bu mahsup işleminin yapılabilmesi için
“Kesinti Yoluyla Ödenen Vergilere İlişkin Liste”nin yer
aldığı Tablonun doldurularak beyannameye eklenmesi
gerekir.
Beyannamede gösterilen kazançlar üzerinden yurt dışında
ödenen vergiler varsa, beyan dönemine kadar ödendiği
belgelenmek şartıyla bu vergiler mahsup edilir. Ancak,
mahsup edilecek yurt dışında ödenen vergi tutarı,
beyannamede hesaplanan gelir vergisinin, beyannameye
dahil edilen yurt dışı kazancına isabet eden kısmını
aşamaz.
ÖNDER ÖZSOY
MALİ MÜŞAVİR
ozsoy_1973@hotmail.com
12.03.2008
|