Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MUHASEBE MAKALELER :   29 Temmuz  2009

  Ana sayfa

  2009 Yılı Çalışmaları

  Pratik Bilgiler

  Staj - Stajyer Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

  Muhasebe Bilgi Rehberi 

 Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


Mahmut SUÇİÇEK

Vergi Denetmeni
mahmutsucicek@gmail.com

www.vergisigorta.com

 

Maliye Yine Dolaylı Vergilere Yüklendi 

Bütçede meydana gelen rekor açıklar nedeniyle dolaylı vergiler olan ÖTV ve KDV da yapılan artışlar bir kez daha bir gerçeği gün yüzüne çıkardı. Maliye dolaysız vergiler olan Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi gibi… vergileri toplayamamakta bu nedenle dolaylı vergilere yüklenmektedir. 

Doğrudan vergiler (dolaysız vergiler), vergi mükellefi ile ödeyicisinin aynı olduğu, kişi ve kurumların elde ettikleri gelir düzeyine göre alınan vergilerdir. Bu vergilerde vergi mükellefinin, kendisine düşen vergi yükünü başkalarına yansıtma olanağı bulunmamaktadır. Gelir vergisi, kurumlar vergisi doğrudan vergilere örnektir.  

Dolaylı vergiler ise, mal ve hizmet kullanımından kaynaklanan vergilerdir. Vergiye tabi mal ya da hizmetlerden yararlanan herkes, gelir düzeyi ne olursa olsun aynı oranda vergi öder. Bu vergilerde vergi mükellefi ile ödeyicisi farklıdır. KDV ile özel tüketim vergisi, dolaylı vergiler arasında yer alır.

Türkiye`de toplanan her 100 liralık verginin yaklaşık 70 lirası dolaylı vergilerden geliyor. Ne demek dolaylı vergi: Otomobil satın alıyoruz ÖTV, KDV ödüyoruz. Benzin alıyoruz, benzinin kendi fiyatının 4 katı vergi ödüyoruz. Cep telefonu ile konuşuyoruz yüzde 25 özel iletişim vergisi ödüyoruz. Beyaz eşya, mobilya alıyoruz yine vergi ödüyoruz. Bunların hepsi dolaylı vergilerdir. 

Oysa dünya dolaysız vergilere, yani kazanç üzerinden toplanan vergilere daha çok önem veriyor. Çünkü dolaylı vergiler vergilemede eşitlik ilkesine aykırı. Düşünün siz BMW`nin en lüks aracına binecek kadar zenginsiniz, ancak aracınıza aldığınız yakıta Murat 124`ü olan gariban adamla aynı vergiyi ödüyorsunuz.   

Bir denetim ve danışmanlık şirketi tarafından dünya çapında 92 ülkede 2007 vergi sonuçları üzerinden gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre Türkiye, dolaylı vergileri toplam vergi gelirleri içinde en yüksek paya sahip iki ülkeden birisi. Türkiye gibi dolaylı vergilere yüklenen bir diğer ülke ise Meksika.  

Zaten Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan 2009 yılı 6 aylık bütçe gelirleri gerçekleşme durumuna baktığımızda, bu çarpık durum net olarak ortaya çıkmaktadır. Toplanan vergi gelirlerinin büyük bir çoğunluğu dolaylı vergilerden oluşmakta, çok az bir kısmı ise dolaysız vergilerden oluşmaktadır.  

Bu durum şunu ortaya çıkarmaktadır. Maliye gelir ve kazançlar üzerinden vergi toplayamamakta bu nedenlede dolaylı vergilere yüklenmektedir. Çünkü dolaylı vergiler, anestezik (uyutucu) özelliktedir. Ödeyiciler anestezide oldukları için çok fazla bir direnç göstermezler veya gösteremezler. Ödenen tutarın malın gerçek fiyatı olduğu sanrısı hakimdir.

Vergi gelirlerinin toplanması faaliyeti, 5345 sayılı kanunla kurulan ve Maliye Bakanlığına bağlı çalışan Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yürütülmektedir. Gelir idaresinin kurulması ile olumlu bazı gelişmeler yaşanmıştır. En önemli hususlardan bir tanesi elektronik altyapının oluşturulmasında büyük aşamalar katedilmiştir.  

Ancak verginin tabana yayılarak kayıt dışılığın ve dolaylı vergilerin vergi gelirleri içerisindeki payının azaltılması için etkin bir vergi denetim sistemi malesef oluşturulamamıştır. Bu anlamda Gelir İdaresi Başkanlığı beklentileri karşılayamamıştır. Dolayısıyla adil olmayan vergi sisteminin önüne bir türlü geçilememiştir.  

Zaten IMF ile yapılması istenilen anlaşmada; IMF'nin en büyük taleplerinden bir tanesi de budur. Etkin verimli bir denetim sisteminin kurularak, vergi gelirlerinde istikrarlı bir artış sağlayacak, ülkenin iç ve dış borçlarını çevirebilmesine olanak verecek bir yapı istemektedir. (İMF de uluslararası bir hayır kurumu olmadığına göre,  verdiği kredilerin tastamam geri dönmesini sağlamaya çalışması doğaldır.) 

Bu çarpık durumun uzun süre böyle devam edemeyeceği aşikardır. İster iç dinamiklerin ister dış dinamiklerin etkisiyle olsun bu sorun ortadan kaldırılması gerekmektedir. Ama gönül ister ki bu sorun, İMF dayatması olarak değil, iç dinamiklerin farkındalığı sayesinde çözülsün.     

Mahmut SUÇİÇEK

Vergi Denetmeni
mahmutsucicek@gmail.com

www.muhasebenet.net

www.vergisigorta.com

29.07.2009

Diğer makaleleri

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2008  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.