Denetim
Koordinasyon Kurulu Çözüm Olacak mı?
Bilindiği üzere Maliye bakanlığı tarafından
hazırlanan ve Başbakanlık tarafından TBMM’ye
sevk edilen torba kanun tasarısı ile “Vergi
İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu”nun
kurulması öngörülüyor.
Birkaç gündür birçok basın yayın organında
mevcut kurulun kurulmasının vergi denetim
sistemimizde bir reform olduğu olarak ortaya
konulmakta ve birçok yorum yapılmaktadır.
Aslında yapılan değişiklik mevcut durumun
korunmasından başka bir şey değildir. Yeni
sayılabilecek ve reform olarak kabul edilecek
hiçbir şey yoktur. Bizde sözkonusu yapılacak
değişiklik ile ilgili bilgi verip konu ile
ilgili değerlendirmemizi yapacağız.
Yapılacak düzenleme ile; Bakanlığın vergi
inceleme ve denetim amaçlarına ulaşmasını
sağlamak için Gelir İdaresi başkanın
başkanlığında Vergi İnceleme ve Denetim
Koordinasyon Kurulu oluşturulması
amaçlanmaktadır.
Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu;
Gelir İdaresi Başkanının başkanlığında, Maliye
Teftiş Kurulu Başkanı, Hesap Uzmanları Kurulu
Başkanı, Gelir İdaresi Başkanlığı Denetim ve
Uyum Yönetimi Daire Başkanlığının bağlı olduğu
Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı ve Gelirler
Kontrolörleri Daire Başkanından oluşacaktır.
Kurulun sekreterya görevi ise Gelir İdaresi
Başkanlığı Denetim ve Uyum Yönetimi Daire
Başkanlığı tarafından yerine getirileceği
belirtilmiştir.
Farklı ünvanlar ile vergi incelemesi yapan vergi
inceleme elemanlarının Gelir İdaresi Başkanın
başkanlığında kurulacak bir kurulda toplanması
ve bu kurulun sekreterya görevinin GİB
tarafından yerine getirilmesi olumlu
karşılanmakla birlikte, içinde bazı handikapları
barındırmaktadır.
www.muhasebenet.net
Bilindiği üzere Maliye bakanlığı bünyesinde
çeşitli birimler tarafından vergi incelemesi
yapılmaktadır. Maliye müfettişleri ve Hesap
Uzmanları bakanlık bünyesinde, Gelirler
Kontrolörleri ve Vergi Denetmenleri ise Gelir
İdaresi Başkanlığı bünyesinde vergi inceleme
görevini ifa etmektedirler.
Durum böyle olunca inceleme yapan birbirinden
bağımsız dört denetim birimi ortaya çıkmaktadır.
Bu durum ise uygulamada çok başlılığa neden
olmakta ve birçok sıkıntıya sebep olmaktadır.
Birimler arasında herhangi bir koordinasyon ve
eşgüdüm bulunmamaktadır. Her birim kendisine
göre hazırladığı plan çerçevesinde vergi
incelemesi yapmaktadır. Bu da farklı inceleme
elemanları tarafından aynı mükelleflerin
incelenmesi riskini oluşturmaktadır. Nitekim bu
durumlarda yaşanmaktadır.
Bahsi geçen ve çok başlı denetim sisteminden
kaynaklanan problemleri ortadan kaldırmak için
kurulacak kurula benzer bir kurul daha öncede
oluşturulmuştu ancak yasal altyapısının
olmaması, meslek taassubu ve Vergi
Denetmenleri’nin dışarıda bırakılması nedeniyle
başarılı olamamıştır.
www.muhasebenet.net
Peki yapılan bu düzenleme ile istenilen amaç
gerçekleşecek mi? Bize göre bu kurulun iki
handikapı bulunmaktadır. Birincisi denetim
gücünün %80'ını oluşturan ve vergi
incelemelerinin %90’ını yapan Vergi
Denetmenleri’nin bu kuruldan dışlanması zincirin
en zayıf halkasıdır. İkinci büyük handikap ise
sözkonusu kurulda ünvanların tek olmaması ve çok
başlı denetim sisteminin devam ediyor olmasıdır.
Bu nedenle etkin verimli ve çağdaş denetim
standartlarına uygun vergi denetimi isteniyorsa
tüm denetim elemanlarının tek ünvan altında ve
Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesinde
birleştirilmesidir. Aksi takdirde tezat bir
durum ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki gelirlerin
toplanması için Gelir İdaresi Başkanlığını tek
idare olarak görevlendireceksin diğer taraftan
da vergi gelirlerinin bir parçası olan vergi
denetimini gelir idaresi dışında farklı birimler
tarafından yaptıracaksın. Kabul edilemez idare
hukuku açısından sıkıntılı ve idarenin
bütünlüğünü bozan bir yapı ortaya çıkmaktadır.
Sonuç itibariyle denetim gücünün %80’ini
oluşturan Vergi Denetmenlerinin dışlandığı ve
Gelir İdaresi Başkanlığı bünyesi dışında
oluşturulacak çok ünvanlı bir denetim sisteminin
başarı oranı sıfır olacaktır.
Mahmut SUÇİÇEK
Vergi Denetmeni
mahmutsucicek@gmail.com
www.muhasebenet.net
31.05.2010
Diğer makaleleri
Yasal
Uyarı |