Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MUHASEBE MAKALELER :   17 Kasım  2008

  Ana sayfa

  2008 Yılı Çalışmaları

  Pratik Bilgiler

  Staj - Stajyer Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

  Muhasebe Bilgi Rehberi 

 Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


Kadir Dodi

Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

Doktora Öğrencisi

kadirdodi@gmail.com


DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE ENVANTER VE DEĞERLEME
 


I.GİRİŞ

Yıl sonu ne çabuk geliyor...

İyisi ile kötüsü ile, 2008 yılı da önümüzdeki ay itibari ile sona erecek.... Ve sonrasında, kişisel yada kurumsal muhakeme yapılacak.. Şirketler, Yıl sonu yada dönem sonu dediğimiz işlemlerini yapacaklar.

Bilindiği üzere , Dönem sonu işlemleri bir dizi karışık işlemler sürecidir. Bu işlemler yapılırken, ilgili kanunlar çerçevesinde titizlikle yapılmak zorundadır. Bu işlemlerin yapılmasına yönelik düzenli çalışmalar sistematiği, çok sayıda Üstad ve Hocalarımız tarafından kaleme alınmış olup, okuyucu ve meslektaşlara arzedilmiştir.

Bununla birlikte, Dönem sonu işlemlerinde oldukça önemli bir konu olan Envanter ve Değerleme konusuna değinme hususu, içinde bulunduğumuz döneme ilişkin bir zorunluluktur.

II. ENVANTER

Vergi Usul Kanunumuzun 186 ve 192 maddelerinde ‘Envanter’ ile ilgili gerekli düzenlemeler yapılmıştır.

‘İktisadi bir kıymetin varlığının kayıtlar ve belgeler üzerinde yapılacak olan çalışmalarla tespit edilmesine envanter adı verilir’ denilmektedir. İktisadi bir kıymetin varlığının fiili olarak, yani elle sayılarak tespit edilmesine fiili envanter, kayıt ve belgeler üzerinden tespit edilebilmesine ise kaydi envanter adı verilir.

VUK’nun 186’ncı maddesi gereğince, envanter ise; bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmektir. Şu kadar ki, ticari teamüle göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mutat olmayan malların değerleri tahminen tespit olunur. Mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade eder.

Envanter İşlemi Yapacak Olanlar

-VUK’nun 171-226’ncı maddeleri gereğince, yıllık alış ve satış tutarları birinci sınıf tüccar kabul edilip bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri,

-Her türlü ticaret şirketleri,

-Kurumlar vergisine tabi olup bilanço esasına göre defter tutan diğer tüzel kişiler,

-İhtiyari olarak bilanço esasına göre defter tutmayı tercih eden mükellefler,

-İşletme hesabı esasına göre defter tutanlardan emtia üzerine iş yapan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleridir.

Bununla birlikte , Muhasebe uygulamasında envanter işlemleri genel olarak aşağıdaki sıraya göre yapılır;

- Dönem sonunda muhasebe kayıtlarına göre genel geçici mizan düzenlenir.

- Muhasebe dışı envanter işlemleri yapılarak iktisadi kıymetlerin gerçek durumu tespit edilir.

- Muhasebe dışı envanter sonuçları ile genel geçici mizan karşılaştırılır varsa farklar bulunur.

- Bulunan farkların sebeplerine göre gerekli düzenleyici muhasebe kayıtları yapılarak muhasebe içi envanter işlemleri yapılır.

- Muhasebe kayıtları ile envanter sonuçlarının uyumu sağlanarak genel kesin mizan düzenlenir.

- Daha sonra mali tablolar düzenlenir.(1)

III. DEĞERLEME

Bilindiği üzere , VUK’nun 258. maddesine göre, Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlardaki değerlerinin takdir ve tespitidir olarak tanımlanmıştır.‘Tanım uyarınca değerleme; tespit ve takdir şeklinde yapılmaktadır. Tespit, mükelleflerce VUK’nda yer alan değerleme ölçüleri kullanılarak yapılan değerleme işlemi, takdir ise mutat değerleme ölçüleri kullanılarak değerleme yapılamadığı takdirde idare tarafından yapılan takdir işlemidir. (VUK Madde 267)

Vergi Usul Kanunu’nda yer alan başlıca değerleme ölçüleri ve bu değerleme ölçüleri ile değerlenecek başlıca iktisadi kıymetler aşağıdaki gibidir.

Maliyet bedeli

VUK' nun 262. maddesinde maliyet bedeli; " ...İktisadi bir kıy¬metin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münase¬betiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum gider¬leri ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. Maliyet bedeli ile değerlenecek iktisadi kıymetlere aşağıda sayılanlar örnek olarak verilebilir.

a- Gayrimenkuller,
b- Demirbaş eşya,
c- Özel maliyet bedeli,
d- Zirai mahsuller,
e- Hayvanlar.

Borsa rayici

Borsa rayicine ilişkin VUK' nun 263. maddesi hükmüne göre Borsa rayici; gerek menkul kıymetler ve kambiyo borsasına, gerekse ticaret borsalarına kayıtlı olan iktisadi kıymetlerin değerlemeden evvelki son muamele gününde borsadaki mu¬amelelerin ortalama değerini ifade eder.

Normal temevvüçler dışında fiyatlarda bariz kararsızlıklar görülen hallerde, son muamele günü yerine, değerlemeye tekaddüm eden 30 gün içindeki ortalama rayici esas olarak aldırmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir. Borsa rayici ile değerlenecek iktisadi kıymetlere örnek olarak yabancı paralar ile devlet tahvili ve hazine bonolarını verebiliriz.

Tasarruf değeri

VUK' nun 264. maddesindeki tanıma göre tasarruf değeri; bir iktisadi kıymetin değerleme gününde sahibi için arz ettiği gerçek değerdir. Tasarruf değeri ölçüsü sadece alacak ve borç senetleri için uygulanmakta olup, bu senetlerin tasarruf değerinin bulunmasında reeskont yöntemi kullanılmaktadır.

Mukayyet değer

VUK'nun 265. maddesinde mukayyet değer; "Bir iktisadi kıy¬metin muhasebe kayıtlarında gösterilen hesap değeri" olarak tanımlanmıştır. Mukayyet değer uygulamada muhasebe değeri veya defter değeri olarakta adlandırılmaktadır. Tasarruf değeri bedeli ile değerlenecek iktisadi kıymetlere aşağıda sayılanlar örnek olarak verilebilir.

a- Senetsiz alacak ve borçlar
b- Reeskont uygulaması yapılmayan senetli alacak ve borçlar,
c- İlk tesis ve taazzuv giderleri ile peştemallıklar,
d- Aktif ve geçici hesaplara ilişkin kıymetler,
e- Karşılıklar.

İtibari değer

İtibari değer VUK'nun 266. maddesinde "Her nevi senetlerle, esham ve tahvillerin üzerine yazılı olan değer" olarak tanımlan¬mıştır. İtibari değer uygulamada nominal değer veya yazılı değer olarakta adlandırılmaktadır. YTL cinsinden kasada bulunan değerler itibari değerle değerlenmektedir.

Vergi değeri

VUK' nun 268. maddesindeki tanıma göre vergi değeri "Bina ve arazinin rayiç bedeli" olarak tanımlanmıştır. Vergi değeri uygulamada bina, arsa ve arazilerin emlak vergisine esas değerlerinin hesaplanmasında kullanılmaktadır.

Rayiç bedel

VUK'nun Mükerrer 266. maddesi uyarınca rayiç bedel, bir iktisadi kıymetin değerleme günündeki normal alım-satım bedelidir. Vergi Usul Kanunu’nda işletmeye dahil herhangi bir iktisadi kıymeti için değerleme ölçüsü olarak rayiç bedel öngörülmemiştir.

Emsal bedeli ve ücreti

VUK' nun 267. maddesi hükmüne göre emsal bedel; "Gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değerdir." Emsal bedeli, gerçek değeri belli olmayan veya bilinmeyen mallara uygulanabilir. Değeri bilinen bir iktisadi kıymetin değerlemesinde bu ölçü kullanılamaz. İktisadi kıy¬metin gerçek değerinin başka bir değerleme ölçüsü ile bulunabildi¬ği durumlarda, emsal bedeli ile değerleme yapılamayacaktır.

Emsal bedeli uygulaması VUK'nun 267. maddesi uyarınca aşağıdaki üç sıra takip edilmek suretiyle yapılır:

Birinci sıra ortalama fiyat esasıdır. "Aynı cins ve nevideki mallardan sıra ile değerlemenin yapılacağı ayda veya bir ev¬velki veya bir daha evvelki aylarda satış yapılmışsa, emsal bedeli bu satışların miktar ve tutarına göre mükellef tarafın¬dan çıkarılacak olan ortalama satış fiyatı ile hesaplanır. Bu esasın uygulanması için, aylık satış miktarının, emsal bedeli tayin olunacak her bir malın miktarına nazaran %25'ten az olmaması şarttır." (VUK md. 267/1)

İkinci sıra maliyet bedeli esasıdır. "Emsal bedeli belli edilecek malın, maliyet bedeli bilinir veya çıkarılması mümkün olursa, bu takdirde mükellef, bu maliyet bedeline, toptan sa¬tışlar için %5, perakende satışlar için %10 ilave etmek sure¬tiyle emsal bedelini bizzat belli eder" (VUK md. 267/2)

Üçüncü sıra takdir esasıdır. "Yukarıda yazılı esaslara göre belli edilmeyen emsal bedelleri ilgililerin müracaatı üzerine takdir komisyonunca takdir yolu ile belli edilir..." (VUK md. 267/3)

Em¬sal bedelin, yukarıda yer alan ortalama fiyat esasına veya maliyet bedeli esasına göre bulunmasında emsal bedel bizzat mükellefler tarafından hesaplanır. Emsal bedelinin birinci sırada yer alan ortalama fiyat esasına veya ikinci sırada yer alan maliyet bedeli esasına göre tespitinin mümkün olmaması halinde ise emsal bedel takdir komisyon marifetiyle tespit edilecektir.

Alış Bedeli

Alış bedeli; bir iktisadi kıymetin iktisabı için satıcıya ödenen veya borçlanılan meblağdır.

Hisse Senetleri ile fon portföylerinin en az %51’i Türkiye’de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşan yatırım fonu katılma belgeleri alış bedeli ile değerlenecektir. (2)


IV. KONUYA İLİŞKİN BİR DEĞERLENDİRME
Vergisel boyutu ile Envanter ve Değerleme konusunda her dönemin sonunda sorular ve bunlara ilişkin yanıtların aranması sürecini tüm meslek mensupları olarak yaşamaktayız. Bu konuya ilişkin Saygıdeğer Hocam Veysi Seviğ tarafından kaleme alınmış olan bir yazıya yer vereceğim. Vergi Hukuku'nda envanter ve değerleme başlıklı bu yazıda;
‘Vergi Usul Yasası'nın ikinci kitabı "Mükellefin Ödevleri"ni belirlemiştir. (Madde:171-Mükerrer 257)
Bu kitabın ikinci kısmında yer alan "Defter Tutma" ile ilgili hükümler ayrı bir önem arzetmektedir. İşletmelerin dönem kazançları tutmakla yükümlü bulunulan defterler dikkate alınarak belirlenmektedir. Bu bağlamda yasal düzenleme gereği mükellef Vergi Usul Yasası hükümleri uyarınca defterleri aşağıdaki maksatları sağlayacak şekilde tutmak zorundadır. (Madde:171)

• Mükellefin vergi ile ilgili servet, sermaye ve hesap durumunu tespit etmek,
• Vergi ile ilgili faaliyet ve hesap neticelerini tespit etmek
• Vergi ile ilgili muameleleri (işlemleri) belli etmek,
• Mükellefin vergi karşısındaki durumunu hesap üzerinden kontrol etmek ve incelemek,
• Mükellefin hesap ve kayıtlarının yardımıyla üçüncü şahısların vergi karşısındaki durumlarını (emanet mahiyetindeki değerler dahil) kontrol etmek ve incelemek,

Yukarıya aynen alınan yasa maddesinden de anlaşılacağı üzere özellikle ticari faaliyette bulunanların tutmakla yükümlü oldukları defterler vergilendirmeye konu olacak verilerin elde edilmesi açısından önemlidir.
Ancak buna karşılık bilanço defter üzerinden çıkartılamaz. Vergi Usul Yasası'nın 192'nci maddesi uyarınca "Bilanço, envanterde gösterilen kıymetlerin tasnifli ve karşılıklı olarak değerleri itibariyle tertiplenmiş hülasasıdır." (Özetidir) Madde açıkca bilançonun envanterden çıkartılacağını hüküm altına alınmıştır.
Buna göre "Envanter çıkarmak, bilenço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde müfredatlı olarak tespit etmektir." Bu bağlamda "mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade eder."Bazı varlıkların envantere alınması (dahil edilmesi) zorunludur.
Özellikle "Ferdi teşebbüslerde, mükellefin sahip olduğu bina ve arazi hakkında aşağıda yazılı esaslar cari olur;
• Fabrika, ambar, atelye, dükkan, mağaza ve arazi işletmede ister kısmen, ister tamamen kullanılsınlar, değerlerinin tamamı üzerinden envantere alınır.
• Ticaret hanları gibi oda oda veya kısım kısım kullanılabilen binalarla evlerin ve apartmanların yarısından fazlası işletmede kullanıldığı takdirde envantere dahil edilir.
• Envantere alınan gayrimenkullerin kullanış tarzlarında sonradan vaki olacak değişiklikler, hesap yılı içinde nazara alınmaz."Envantere alınan iktisadi kıymetlerin kuruşlandırılması (değerlendirilmesi) ise Vergi Usul Yasası'nın üçüncü kitabında yer alan değerleme kurallarına göre yapılır.
Değerleme aynı zamanda üçüncü kitabın başlığı'dır.
Yasal tanımlama ile değerleme "vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tesbitidir." (Madde:258) Bu bağlamda da "Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur."
Vergi uygulamaları açısından "Değerleme Ölçüleri belirlenmiş olup, bu ölçüler yasa içerisinde; maliyet bedeli, borsa rayici, tasarruf değeri, mukayyet değer, itibari değer, vergi değeri, rayiç bedel ve emsal bedeli ve ücreti olarak tanımlanmıştır.
İşletmelerin mevcut düzenlemeler çerçevesinde dönem sonlarında öncelikle envanter yapmaları bilahare de envanter sonucunda işletmede var olduklarını tespit ettikleri varlıklarını yasal değerleme ölçülerine göre değerlendirmek suretiyle bilançolarını düzenlemeleri gerekmektedir.
Envanter çalışmaları sonucunda eğer defter kayıtları ile fiilen var olduğu tespit edilen varlıklar arasında bir tutarsızlık varsa, bu tutarsızlığın öncelikle nereden kaynaklandığı araştırılır, eğer bu çalışmadan bir sonuç alınamazsa defter kayıtları fiili envantere göre düzeltilir.

İncelemeler sırasında gerek görülürse vergi denetimiyle görevlendirilenler de işyerlerinde envanter yapabilirler. Vergi Usul Yasası'nın 135'inci maddesi gereği olarak "incelemeye yetkili olanlar tarafından luzum görüldüğü takdirde inceleme, işletmeye dahil iktisadi kıymetlerin fiili envanterinin yapılmasına ve beyannamelerde gösterilmesi gereken unsurların tetkikine de teşmil edilebilir."Yapılan envanter çalışmaları sonucunda işletmede kayda alınmamış ve envanter sayımına dahil edilmemiş bir varlığın bulunması halinde, bu varlığın işletmeye nasıl dahil olduğu hususu ayrıca inceleme konusu yapılmaktadır. Bu bağlamda da ticari faaliyet konusu malların fiili envanter sırasında olması gerekenden az bulunması halinde de söz konusu varlıkların belgesiz satışa konu olup olmadığı hususu araştırılır.

Mevcut yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere envanter çalışmaları işletmeler açısından ayrı bir önem arzetmekte ve vergi matrahlarını doğrudan etkilemektedir (3)

V.SONUÇ

2008 yılının bitmesine bir ay kaldı. 2009 yılı bizi yakında karşılayacak..
Sahip olduklarımız Ne ve Kim’ler?
Kaybettiklerimiz Ne ve kim’ler?
Kazandıklarımız Ne ve Kim’ler?
Envanter ve Değerleme dediğimiz bu değilmi? Ne demişler;
‘Tandır Kıvama geldi, hamur tükendi. İşler Kıvama geldi, Ömür Tükendi.’

YARARLANILAN KAYNAKLAR
(1),(2) Dönem Sonu İşlemlerinin Vergisel Boyutu,A.MURAT YILDIZ, TÜRMOB,TESMER
(3) Vergi Hukuku'nda envanter ve değerleme ,Veysi SEVİĞ, Referans / 29.01.2008
 

Kadir Dodi
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
İşletme Yönetimi Bilim Uzmanı

www.muhasebenet.net
17.11.2008
 

-Diğer makaleleri için tıklayınız

-Amme alacaklarında amme kavramı ve bir tahmin

-Vergi Yargısı ve Mali Müşavirlik

-Mali disiplin içerisinde rüşvet suçu ve kanuni boyutu

-İşletmelerde iç denetimin önemi

-Elektronik ortamdaki  ticaretin vergisel boyutu

-VERGİSEL DENETİMLERDE TEMSİL VE AĞIRLAMA GİDERLERİNİN ÖNEMİ

 

  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2008  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.