BİREYSEL EMEKLİLİK VE VERGİSEL
BOYUTU
Yıllar öncesinde trafik sigortası
zorunlu değildi. O yıllardan trafik sigortasının zorunlu
hale gelmesine hep birlikte şahit olduk. Bu süreçle
birlikte kasko sigortasının çıkması milyonlarca kişinin
trafik sigortası ile yetinmeyip kasko yaptırması ile
sonuçlandı. Bu süreç çok kişiye önceleri olmayacak gibi
gelmişti. İnsanlar olmayacak şeye para vermenin olay
başlarına gelince anladılar yavaş yavaş özümsediler.
Yeni aldığı arabasına kasko yaptırmayan kaç kişi kaldı
aramızda. Neredeyse hiç. Tabiî ki bu örnek sadece
toplumun olaylara kitlesel olarak zamanla nasıl
alışabildiğini anlatmak içindi.
Bilindiği gibi ülkemizde çalışan herkesin emeklilik
hakkı mevcuttur. Yasal süreci ve izleği* tamamlayan
herkes emekli olabilmektedir. Ancak başlangıçta da
anlattığım gibi artık emeklilikten daha fazlasını
isteyenler için bu durum kişisel bir tercih haline
dönüşmüştür. Emekli olduğunda bağlanacak emekli
aylığının kendisine yetmeyeceğini düşünen çalışanlar
emekli olduğu dönemdeki refah düzeyini ve maddi durumunu
da göz önünde bulundurarak kişisel bir tercihle farklı
alternatifler yaratabilmektedir. Ancak toplumumuz
tasarruf kültürünü yılar süren enflasyonist ortamın da
etkisiyle kaybetmiş onun yerine kısa vadede para
kazanabileceği bir yatırım aracı arayan bir hale
gelmiştir. Dolayısıyla bu sürecinde epey bir zaman
alması gerekmektedir. Peki ülkemizde uygulanmak istenen
bireysel emekliliği biraz daha açalım.
Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) nedir?
Bireylerin aktif çalışma hayatlarının sonunda veya
yaşlılıklarında bir ek gelir sağlamaya yönelik,
katkıların her bir katılımcı adına ayrı hesaplarda takip
edildiği ve herkesin kendi birikimleri oranında gelir
alacağı, kamunun gözetim ve denetiminde ancak bütünüyle
özel emeklilik şirketleri tarafından uygulanan, gönüllü
katılıma dayalı, kamu emeklilik sistemlerini tamamlayıcı
bir sistemdir.
Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi, 7 Ekim
2001 tarihinde yürürlüğe girdi. Bu sistem,
emekliliklerinde, bireylere ek bir gelir almalarına
yönelik özel bir emeklilik sistemi. Buradaki özel
kelimesi, bu işin kamu tarafından yapılmadığını,
tamamıyla özel şirketler tarafından yapıldığını, kamunun
ise gözetim ve denetimden sorumlu olarak, bireysel
emeklilik sistemini yürüttüğünü, yasal alt yapısını
oluşturduğu anlamına geliyor
Bireysel emeklilik işte tam bu noktada kişiye farklı
alternatifler sunmayı amaçlamaktadırlar. Öncelikle
emeklilik döneminizde ne kadar süre maaş almak
istediğinizi belirlemeli ve mevcut gelirinizin ne
kadarını bu iş için ayırmanın uygun olacağına karar
vermelisiniz. Katkı paylarınız emeklilik fonlarında
değerlenerek çoğalır, bileşik getiri sayesinde zaman
içinde para kazanır. Kazanılan bu paralar da yine
kazandırmaya devam eder. İzlediğiniz yatırım
stratejisine ve seçtiğiniz planın riskine bağlı olarak
katkı paylarınız size ait emeklilik hesaplarında sürekli
değerlenir ve çoğalır.
Bireysel Emeklilik Sisteminin Güvenliği
Sistemin güvenliğinin sağlanabilmesi için devlet
tarafından gerekli bütün düzenlemeler yapılmıştır.
Emeklilik Gözetim Merkezi; emeklilik şirketlerinin
faaliyetlerini günlük olarak gözetip, denetleyecektir.
Ayrıca, tüm sistem Hazine ve SPK tarafından da
denetlenecektir.
Katılımcıların birikimleri Takasbank'ta saklanacaktır.
Bireysel Emeklilikte Vergisel Avantajlar
1. Yapılan Katkı Payları İçin Vergi Avantajı:
Bireysel Emeklilik Sistemi'nde bulunanlara devlet,
teşvik etmek için bir dizi vergi avantajı yapma
hususunda destek oluyor. Yani sistemde siz ileriye
yönelik bir tasarruf yapıyorsunuz ve bu tasarrufunuz
nedeniyle devlet sizi bir nevi ödüllendiriyor. Sisteme
ödediğiniz katkı paylarının maliyeti size aynı miktarda
yansıtılmıyor, vergi avantajı nedeniyle ufak bir kısmı
devlet tarafından karşılanıyor.
Çalışanlar tarafından emeklilik şirketlerine ödenecek
katkı payları ile işverenler tarafından çalışanlar adına
ödenen katkı payları, gelir vergisi matrahından gider
olarak indirilebilecektir. Ancak, işverenler tarafından
gider olarak dikkate alınacak tutar ile çalışan
tarafından indirim konusu yapılan katkı payı tutarı
toplamı, çalışanın aylık ücretinin %10'unu ve katkı
payının ödendiği ayda geçerli olan brüt asgari ücret
tutarını geçemez.
Bir örnekle açıklayalım; Brüt maaşınız 800 YTL. Sisteme
katıldığınızda maaşınızın yüzde 10'una kadar olan katkı
payını, yani siz 800 YTL maaş alıyorsanız 80 YTL
kadarını, vergiden düşebiliyorsunuz. Devlet sizi 800 YTL
üzerinden değil de, Bireysel Emeklilik Sistemi'ne
yatırdığınız 80 YTL’ yi keserek 720 YTL üzerinden
vergilendiriyor. Diyelim ki siz yüzde 20 vergi
dilimindeyseniz, bu durumda 800 YTL maaş ile 160 YTL
vergi vermek durumunda olursunuz. Ancak bu sisteme
dâhilseniz, 720 YTL’ nin yüzde 20'sini 144,4 YTL vergi
ödeyeceksiniz.
Serbest meslek sahipleri ise kendileri, eşleri ve 18
yaşından büyük çocukları için ödedikleri katkı
paylarını, beyan edilen gelirin % 10’unu ve asgari
ücretin brüt yıllık tutarını aşmamış olması koşuluyla
beyan edilen gelir tutarından indirebilmesi mümkündür.
2. Emeklilik Yatırım Fonlarının Kazançları İçin Vergi
Uygulaması:
Emeklilik şirketleri tarafından kurulacak emeklilik
yatırım fonlarının kazançları, kurumlar vergisi ve gelir
vergisinden muaftır. Bu vergi avantajıyla bireyler,
emeklilik planları sayesinde emeklilik yatırım fonlarına
katkı yapacak; böylece diğer fonlardan elde edecekleri
gelirden daha fazla gelir elde etme imkânına sahip
olacaklardır.
3. Sistemden Çıkışlarda Vergi Uygulaması:
Emekliliğe hak kazandıktan sonra, yapılan toplu ya da
düzenli emeklilik geliri ödemelerinde, yapılan
ödemelerin % 25’i gelir vergisinden muaf tutulmakta,
geri kalan tutara ise aşağıdaki durumlara göre stopaj
uygulanmaktadır;
-10 yıl süre ile prim, aidat veya katkı payı ödemeden
ayrılanlara yapılan ödemelerden %15,
-10 yıl katkı payı ödeyen ancak emeklilik hakkı
kazanmadan ayrılan yapılan ödemelerden %10,
-Sistemden emeklilik hakkı kazanan veya vefat, maluliyet
veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan
ödemelerden %5 oranında stopaj yapılacaktır.
Birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de emeklilik
dönemine ilişkin ihtiyaçların karşılanması sosyal devlet
prensipleri içerisinde değerlendirilmiş ve bu konuya
yönelik, kişilerin katılımını zorunlu kılan veya isteğe
bırakılmış sosyal güvenlik kuruluşları oluşturulmuştur.
Ancak mevcut sosyal güvenlik kuruluşları çeşitli
nedenlerden dolayı bireylerin emeklilik ihtiyaçlarını
karşılamada yetersiz kalmıştır.
Sonuç olarak sosyal güvenlik sisteminin yetersizliği ve
yaşam sürelerinin uzaması, bireylerin emeklilik
yıllarına yönelik planlama yaparak tasarrufta
bulunmaları ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Devletin de
kendi üzerindeki bu eksikliğin farkında olması
dolayısıyla bu sisteme vergisel ve şekilsel anlamda
destek verme yoluna itmiştir. Ancak benim şahsi görüşüm
bu desteği çok abartmamak gerektiğidir.
Kişi kendi emeklilik planını, harcadığı parayı, nelere
yatırım yapacağını ve nerede tasarruf yapacağını günümüz
koşullarında maddi olanaksızlar nedeni ile planlayamaz
noktaya gelmişken verilen desteğin düşük rakamlara
tekabül etmesi kişinin yaşam koşullarına göre yaptığı
tasarrufun yanında komik kalmaktadır.
* İzlek: Prosedür kelimesinin Türkçe karşılığı
|