|
|
MİRASIN REDDİ HALİNDE VERGİ BORCU |
Ortağı bulunduğunuz
Ltd. Şti.nin %80 hisseli diğer ortağı ve
müdürünün vefat ettiği ve kanuni mirasçılarının
mahkeme kararı ile mirası reddettikleri,
şirketin %20 hisseli ortak olarak şirket
borçlarından hissesine düşen miktarı defaten
ödediğinizi ve üzerinize kayıtlı araç üzerindeki
haczin kaldırılması için vergi dairenize
müracaatta bulunduğunuzu;
Öte yandan şirketinizde
halihazırda kanuni temsilcisinin bulunmadığı ve
vadesi geçmiş vergi borcu bulunduğu; Verilmesi
gereken beyannamelerin verilmediğinin
anlaşılması üzerine Takdir Komisyonuna sevk
edildiği belirtilerek, Takdir Komisyonundan
çıkacak kararlar doğrultusunda tahakkuk edecek
vergi borçları bakımından sorumluluğu bulunup
bulunmadığı hususunda bilgi talep etmektesiniz.
|
Erol ALTUNOĞLU
|
Mali Müşavir |
|
|
Limited şirketlerde ortakların
sayısı ikiden az ve elliden çok olamaz.
Ortakların sayısı sonradan bire iner veya şirketin
zaruri organlarından biri mevcut olmazsa münasip bir
müddet içinde bu eksiklikler tamamlanmadığı taktirde
ortaklardan birinin veya şirket alacaklısının talebi
üzerine mahkeme şirketin feshine karar verir.
Mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine gerekli
ihtiyati tedbirleri alabilir.
Öte yandan müdürün vefat etmiş olması ve yasal
mirasçılarının da mirası reddetmiş olmaları nedeniyle,
şirketin ortak sayısının bire inmiş olması ve başkaca
ortağının bulunmaması/başka bir şahsın ortak olarak
katılmaması halinde, şirketin feshinin şirket merkezinin
bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinden istenilmesi,
ayrıca kayyım atanmasının talep edilmesi de mümkün
bulunmaktadır.
Limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen
tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan
amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan
doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince
takibe tabi tutulurlar.
Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde,
payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait
amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne
göre müteselsilen sorumlu tutulur.
Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda
pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu
şahıslar, amme alacağının ödenmesinden müteselsilen
sorumlu tutulur.
Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve
cemaatlar gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin
malvarlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen
veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları,
kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü
idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu kanun
hükümlerine göre tahsil edilir.
Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda
kanuni temsilci veya teşekkülü idare edenlerin farklı
şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının
ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur.
Şirketin tüzel kişiliği sona erene kadar Takdir
Komisyonu kararlarına istinaden tarh edilmesi gereken
vergi ve cezaların Asliye Ticaret Mahkemesinden atanması
talep edilecek kayyıma yapılması ve şirketin diğer
ortağın anılan şirketin vadesi geçmiş borçlarından
hissesine düşen miktarı defaten ödemiş olsa bile hisse
devralarak şirket ortağı olan bahsi geçen şahsın
halihazırda şirket ortağı olması hususu da dikkate
alınarak, Takdir Komisyonu kararlarına istinaden şirket
adına tahakkuk edecek borçlardan hissesi oranında
sorumlu tutulması gerekmektedir.
Beyanname verilmeyen dönemlere ilişkin olarak matrahı
belli olmayan vergiler için Takdir Komisyonlarınca
yapılacak geçici takdirler esas alınarak ihtiyati
tahakkuk ve buna bağlı ihtiyati haciz kararı alınması
şartıyla adı geçenin aracı üzerindeki haciz şerhinin
ihtiyati hacze çevrilmesi mümkün bulunmaktadır.
İhtiyaten haczedilecek aracının satış bedelinin şirketin
borçlarından sorumlu olacağı tutarı tamamen veya kısmen
karşılamayacağının anlaşılması halinde de hakkında
malvarlığı araştırması yapılarak hacze kabil başka
malvarlığının bulunup bulunmadığının tespiti
gerekmektedir.
Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası
reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.
Reddolunan mirasların tasfiyesi sekizinci bap
hükümlerine göre ait olduğu mahkemece yapılır.
Murisin en yakın yasal mirasçıları tarafından mirasın
reddedilmesi ve başkaca mirasçısının bulunmaması
nedeniyle, terekesinin tasfiye edilmesinin istenilmesi;
Ancak, tasfiye sırasında; Vergi borcunun imtiyazlı
alacak olarak dikkate alınmasının,
Ödemeden âciz bir mirasbırakanın mirasını reddeden
mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki
beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın
paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer
ölçüsünde sorumlu olurlar.
Şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen ve şirket
ortağından hissesi oranında yapılacak tahsilattan sonra
kalan ve şirket borçlarının tamamından sorumlu olan
şirket müdürü murisin terekesinden de tahsil edilemeyen
borç tutarı için, mirasın mirasçılar tarafından
reddedilmesi ve amme alacağının tereke varlığından
alınamaması halinde, amme alacağı zamanaşımı süresi
sonunda terkin edilecektir.
Erol ALTUNOĞLU
SMMM
18.11.2009 |
|
|
|