KAMU KURUM VE
KURULUŞLARININ
ZİRAİ ÜRÜN ALIMLARINDA
MÜTESELSİL SORUMLULUK
I- GİRİŞ
Zirai faaliyetin
vergilendirilmesinde genel ilke hasılatlar üzerinden Gelir
vergisi Kanununun 94. maddesi uyarınca tevkifat
yapılmasıdır (G.V.K. Md. 53). gerçek usulde
vergilendirilmeyen çiftçilerin bu gelirlerini beyan
etmemeleri nedeniyle, tevkif edilen verginin mahsup imkanı
olmadığından, hasılat üzerinden yapılan tevkifat nihai bir
vergi niteliğini taşımaktadır. Elde edilen zirai hasılata
ilişkin kesinti oranları 94. maddenin 11. bendinde yer
almakta olup, işlemin borsada geçip geçmemesine göre iki
seçenekli tevkifat oranı öngörülmüştür. Buna göre borsada
tescil ettirilerek gerçekleştirilen işlemlerde düşük
oranlı tevkifat yapılmaktadır. Gelir Vergisi Kanununun 94.
maddesi uyarınca söz konusu tevkifatı yapacak olanlar,
gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiden mal
alanlardır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun
94. maddesinin A fıkrasına istinaden Kamu idare ve
müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar,
ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar,
dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler,
yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye
mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai
kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına
göre tespit eden çiftçiler 94. maddenin bentlerinde
sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden
veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin
gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 11.
maddesi, tevkif yoluyla ödenen vergilerde müteselsil
sorumluluk esasını getirmiştir. Söz konusu maddede, mal
alım ve satımı dolayısıyla vergi kesintisi yapmak ve vergi
dairelerine yatırmak zorunda olanların, bu
yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, bu
kişilerle birlikte verginin ödenmemesinden, alım satıma
taraf olanların tümünün müteselsilen sorumlu olacakları
belirtilmiştir.
Sözkonusu tevkifat sorumluluğuna ilişkin açıklamalar
164 seri no’lu Gelir
Vergisi Genel Tebliği ile yapılmıştır.
Sözkonusu hukuki
düzenlemeleri değerlendirdiğimizde Kamu kurum ve
kuruluşlarınca, kuru gıda, yaş sebze-meyve ve et gibi
zirai ürün alımları nedeniyle yapılan ödemelerde,
zirai ürün işleyerek imalat faaliyetinde bulunan kamu
kurum ve kuruluşları ile imalatçı olmamakla beraber zirai
ürün alım veya satımında bulunan kamu kurum ve kuruluşları
da zirai ürün alımlarında gelir vergisi tevkifatı yapmak
zorundadırlar. Burada alımın çiftçi ya da çiftçi dışındaki
kişilerden yapılmasının bir önemi yoktur. Kamu
kurumlarınca çiftçi dışındaki kişilerden yukarıdaki
şartları taşıyan alımlarda gelir vergisi tevkifatı
yapılacaktır. Ancak bu nitelikleri taşımayan kamu kurum ve
kuruluşlarınca alım yapılıyorsa bu defa satıcının kimliği
önem teşkil etmektedir. Bu durumda satıcı çiftçi ise gelir
vergisi tevkifatı yapılacaktır. Aksi durumda, tevkifat
yapma zorunluluğu bulunmamakla beraber 164 nolu Gelir
Vergisi Tebliğ uyarınca bu alımlardan kamu kurum ve
kuruluşlarının müteselsil sorumluluğu bulunmaktadır. Fakat
bu tür alım borsada gerçekleştirildiğinde bu defa kamu
kurum ve kuruluşlarının hem tevkifat yapma zorunluluğu hem
de müteselsil sorumluluğu bulunmamaktadır. Borsada yapılan
alımlarda müteselsil sorumluluk, borsaların yöneticileri
ve vergisi tevkif yoluyla ödenmeyen zirai ürünü Borsaya
getirenlerde kalmaktadır. Ayrıca 2003/6577 sayılı Bakanlar
Kurulu Kararı uyarınca borsada indirimli tevkifat
oranı uygulanmaktadır.
Zirai üretim veya zirai ürün alım
satımı ile uğraşmayan Kamu kurum ve kuruluşlarının zirai
ürünün çiftçi dışındaki kişilerden alımında karşı karşıya
kalabilecekleri müteselsil sorumluluk uygulamasından
korunmaları için bu tür alımlarını borsalarda yapmaları
yerinde olacaktır.
|