KURUMLAR VERGİSİ KANUNU VE TEBLİĞİ ÇERÇEVESİNDE VERGİ GÜVENLİK MÜESSESELERİ 1- GİRİŞ 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun ihdas ettiği vergi güvenlik müesseseler şunlardır; 1. Örtülü sermaye, 2. Transfer fiyatlamasıyla örtülü kazanç dağıtımı, 3. Kontrol edilen yabancı kurum kazancı, 4. Vergi cennetlerine yapılan ödemelerde vergi kesintisi, Olmak üzere dört adet vergi güvenlik müessesesi vardır.. Bu makalemiz ilerleyen zamanda idare ile mükellefin sıkça gündemini işgal edeceğini düşündüğümüz söz konusu vergi güvenlik müesseselerinden örtülü sermaye dağıtımını açıklanmaya çalışacağız. 2.ÖRTÜLÜ SERMAYE Örtülü sermaye 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 12 inci maddesinde düzenlenmiş olup, Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır. Kurumlar Vergisi Kanunu ki “ilişkili kişi” ve “borç-öz sermaye oranı” kavramları hem mükellef hem idarece iyi anlaşılması açısından kurumlar vergisi kanunu ve tebliğindeki tanımlamaları vermekte fayda var. İlişkili Kişi: Ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında ortağı olduğu veya en az bu oranda oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da doğrudan veya dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına sahip hisselerinin en az % 10'unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu tanımlamaktadır. Borç-öz sermaye oranı: Hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan borçlanmaların, aşan kısmı örtülü sermaye olarak değerlendirilecektir. Örtülü sermaye hesabında oranlar ortaklar ve ilişkili kişiler için topluca dikkate alınacaktır. Öz varlık hesaplamasında kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilen hesap dönemi başındaki öz sermayesi dikkate alınacaktır. 3. ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYAN HALLER NELERDİR Kurumlar Vergisi Kanunu 12/6 bendinde örtülü sermaye sayılmayan durumlar aşağıdaki gibi tadat edilmiştir. 1) Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayri nakdi teminatlar karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar. 2) Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar. 3) 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyette bulunan bankalar tarafından yapılan borçlanmalar. 4) 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamında faaliyet gösteren finansal kiralama şirketleri, 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında faaliyet gösteren finansman ve faktoring şirketleri ile ipotek finansman kuruluşlarının bu faaliyetleriyle ilgili olarak ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan bankalardan yaptıkları borçlanmalar. 4. ÖRTÜLÜ SERMAYENİN VERGİSEL SONUÇLARI Örtülü sermaye üzerinden yürütülen kur farkı hariç, faiz ve benzeri ödemeler veya hesaplanan tutarlar borç alan ve borç veren nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kar payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılmakta ve buna göre vergilendirilmektedir. Ayrıca yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından hesaplanan kurum kazancı düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30 uncu maddesinin 6 ıncı fıkrası uyarınca kurum bünyesinde % 15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılır. Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak düzeltmede örtülü sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde düzeltilir. SMMM Abdullah Ekinci Abdullahekinci25@gmail.com |