Vergi
cennetleri listesinde 4 yıllık rötar!
Kurumlar Vergisi Kanununun
uygulamaya girmesinden hemen sonra çıkarılması
gereken vergi cenneti ülkeler listesinin 4
yıldır yayımlanamaması, bu ülkelere kaçan
paralardan tek kuruş vergi alınamaması sonucunu
da beraberinde getirdi13 Haziran 2006 tarihli
Resmi Gazete'de yayımlanan ve bazı maddeleri
2006 yılı içinde, bazı maddeleri ise 1 Ocak
2007'de yürürlüğe giren yeni Kurumlar Vergisi
Kanunu, vergi cennetlerine kaçan paraların da
vergiye tabi tutulmasına dönük hükümler
öngörmüştü.
Kanunun dar mükellefiyete vergi kesintisini
içeren 30'uncu maddesinin 7'inci fıkrası bu
konuda şu düzenlemeyi getirmişti:
''Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin,
Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme
kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme
imkanı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi
hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle,
Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde
yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara
nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk
ettirilen her türlü ödemeler üzerinden, bu
ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine
veya ödeme yapılan kurumun mükellef olup
olmadığına bakılmaksızın yüzde 30 oranında vergi
kesintisi yapılır.''
VERGİ CENNETLERİ YER ALMIŞTI
Yeni Kurumlar Vergisi Kanunu uygulamalarına
ilişkin olarak 3 Nisan 2007 tarihinde çıkarılan
Genel Tebliğde de bu konuya açıklık
getirilmişti.
Söz konusu düzenlemeye göre, vergi kapasitesi
düşük olan ve büyük bölümü ada devletlerden
oluşan vergi cennetlerine nakit veya finansal
kuruluşlar aracılığıyla yapılan para
transferleri, yüzde 30 oranında stopaja tabi
tutulacaktı. Ancak bunun için öncelikle Bakanlar
Kurulu'nun vergi cennetleri listesini
yayımlaması gerekiyordu.
Düzenlemelerin ardından Gelir İdaresi
Başkanlığı, hemen para akışında stopaj talep
edilecek ülkeler listesini hazırladı. Liste
oluşumunda da, OECD'nin ''OECD kurallarına
uymayı taahhüt etmekle birlikte henüz bu
düzenlemeleri somut olarak hayata geçirmemiş
ülkeleri kapsayan'' gri listesinden
yararlanıldı.
Ancak vergi cennetlerinin meydana getirdiği bu
liste, o tarihten bu yana defalarca yeniden ele
alınmasına rağmen Kurumlar Vergisi Kanununun
düşük vergi kapasiteli ülkeler listesi bir türlü
Başbakanlığa sevk edilemedi. Sonuçta da, listeye
ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı 4 yıldır
yayımlanamadı.
ADA ÜLKELER DE YAN ÇİZMEYE BAŞLADI
Bu nedenle Türkiye'nin 4 yıldır vergi
cennetlerine kaçan paradan tek bir kuruş vergi
alamadığını belirten bir Maliye yetkilisi, AA
muhabirine şu değerlendirmede bulundu:
''Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca stopaj
uygulaması için gerekli ülkeler listesinin
yayımlanmaması, sadece vergi cennetlerine her
yıl milyonlarca doların rahatlıkla
kaçırılmasına, off shore hesaplarla insanların 1
kuruş vergi ödemeden yüksek faiz gelirleri elde
etmesine neden olmuyor. Bu durum uluslararası
alanda da bizi sıkıntıya sokuyor. Kanunun yayımı
tarihinden hemen sonra vergi cennetleri listesi
hazırlanmıştı. O dönem Jersey, Bilgi Değişim
Anlaşması önerimizi hemen kabul ettiğini
bildirmişti. Çünkü Türkiye ile Bilgi Değişim
Anlaşması yapan ülkeler, bu listeden
çıkarılacaktı. Diğer ada devletler de, takip
eden dönemde Bilgi Değişim Anlaşmasına oldukça
sıcak bakıyordu. Ne zaman ki, bu listenin yayımı
uzadı, ada ülkeler de yavaş yavaş Bilgi Değişim
Anlaşmalarından yan çizmeye başladı.
Daha önce anlaşma imzaladığımız Jersey dışında
birçok ada ülkesiyle Bilgi Değişim Anlaşması
görüşmeleri yapılıyordu. Şimdi bir çoğu bize
(Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması)
önerisiyle gelmeye başladı. Orada vergi yok ki,
Çifte Vergilendirme Anlaşması olsun. Türkiye,
vergi cennetleri listesini yayımlasın ve bu
ülkelere giden paralara yüzde 30 stopaj
getirsin, bugün bilgi değişiminden vazgeçen
ülkelerin tümü anlama için kapımıza gelir.''
LÜKSEMBURG'DAN BİLGİ AKIŞI YAKIN
Bu arada İsviçre'den sonra en fazla gizli
hesabın açıldığı belirtilen Lüksemburg'dan bu
ülkede hesap açtıran Türklerle ilgili bilgi
akışının yakın bir zamanda başlayacağı
belirtildi.
İki ülke Maliye Bakanlarının Türkiye-Lüksemburg
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması
kapsamında Bilgi Değişimi Anlaşmasını 30 Eylül
2009 tarihinde imzalamalarının ardından,
Lüksemburg tarafı anlaşmaya ilişkin süreci geçen
yıl Nisan ayında tamamladı.
TBMM de söz konusu anlaşmaya geçen ay onay
verdi. Buna ilişkin Bakanlar Kurulu'nun
yayımlanmasından sonra Lüksemburg ile Türkiye
arasındaki bilgi değişimi uygulamaya girecek.
Türkiye de, bu çerçevede Lüksemburg'daki
hesaplarla ilgili bu ülkeden ilgi talep edecek.
HABERTÜRK |