Tam mükellef
gerçek kişilerce 2010 takvim yılında elde edilen
gelirlerin beyanı
Bilindiği üzere; mart ayı
vergi mükellefi gerçek kişiler için, bir önceki
yıl elde etmiş oldukları gelirlerin beyan
edileceği aydır. Geçen haftaki yazımızda da
belirtildiği üzere, beyan edilecek gelirleri
olanlar mart ayının 25. günü akşamına kadar
beyannamelerini verecekler ve ödemeleri gereken
gelir vergisini mart ve temmuz ayında 2 eşit
taksitte ödeyeceklerdir. Geçen haftaki yazımızda
gelirlerin beyanı ile ilgili genel konularda
açıklamalar yapılmış olup, bu yazımızda, hangi
tür gelirlerin ne şekilde beyan edileceği konusu
ele alınacak ve özellikle menkul sermaye
iratlarına ( mevduat faizleri, kar payı, repo
gelirleri, devlet tahvili ve hazine bonosu
faizleri gibi) ilişkin açıklamalarımıza yer
verilecektir. Kira gelirleri ile ilgili
ayrıntılı açıklamalarımız ise bir sonraki
yazımızda yapılacaktır.
I- Gelirlerin toplanması ve yıllık beyannameyle
beyanı
Gelir Vergisi Kanunu'nun 85. maddesi hükmü
uyarınca; mükelleflerin, GVK'nın 2. maddesinde
yazılı kaynaklardan (Ticari kazançlar, zirai
kazançlar, serbest meslek kazançları, ücretler,
gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye
iratları, diğer kazanç ve iratlar) bir takvim
yılı içinde gerek Türkiye içinde gerekse yurt
dışında elde ettikleri kazanç ve iratları için,
kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname
vermeleri ve beyanı gereken gelirleri yıllık
beyannamede toplamaları zorunludur.
Defter tutmak zorunda olan ve gerçek usulde
vergilendirilen, tacirler ile çiftçiler ve
serbest meslek erbabı ticari, zırai ve mesleki
faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar
bile, yıllık beyanname vermek zorundadırlar.
Tasfiye halinde bulunanlar da dahil olmak üzere,
kollektif şirket ortakları ile komandit
şirketlerin komandite ortaklarının kazançları
için de tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname
verilecektir.
Gerçek kişilerin elde ettikleri gelirlerin
vergilendirilmesinde yukarıda belirtildiği gibi,
tüm gelirlerin yıllık beyannamede toplanarak
beyan edilmesi esas olmakla birlikte, Gelir
Vergisi Kanunu'nun 86. maddesinde hüküm altına
alındığı üzere, bazı gelirler için yıllık
beyanname verilmez ve/veya diğer gelirler
nedeniyle beyanname verilmesi halinde bu
gelirler yıllık beyannameye dahil edilmez.
Buna göre; tam mükellef gerçek kişilerin 2010
yılında elde ettiği aşağıdaki gelirler için
yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler
nedeniyle yıllık beyanname veriliyor olsa bile
bu gelirler anılan beyannameye dahil edilmez.
Başka bir deyişle, bu gelirler hiç beyan
edilmez:
a) Gerçek usulde (defter tutmak suretiyle)
vergilendirilmeyen zirai kazançlar (zirai
kazançlar esas itibariyle, stopaj suretiyle
vergilendirilir ve ekili alan, ağaç sayısı,
metre kare büyüklük, adet gibi kanunda
belirtilen belli büyüklüklerin altında kalındığı
takdirde, bu kazançlar için defter tutulmaz ve
ayrıca beyanname verilmez),
b) Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım
sandıkları ile emeklilik ve sigorta şirketleri
tarafından
i. 10 yıl süreyle prim, aidat veya katkı payı
ödemeden ayrılanlara yapılan ödemeler,
ii. 10 yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla
beraber bireysel emeklilik sisteminden emeklilik
hakkı kazanmadan ayrılanlar ile diğer sandık ve
sigortalardan on yıl süreyle prim ve aidat
ödeyenlere ve vefat, maluliyet veya tasfiye gibi
zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemeler,
ii. Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik
hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat,
maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle
ayrılanlara yapılan ödemeler,
c) Kazanç ve iratların istisna hadleri içinde
kalan kısımları,
d) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle
vergilendirilmiş ücretler, (birden fazla
işverenden ücret geliri elde edilmesi halinde
birden sonraki işverenlerden elde edilen
ücretlerin toplamı 22.000 Türk Lirası'nı aşmayan
mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle
vergilendirilmiş ücretleri dahil)
e) Vergiye tabi gelir toplamının ((a), (b), (c)
ve (d) bentlerinde belirtilenler hariç) 22.000
Türk Lirası'nı aşmaması koşuluyla, Türkiye'de
tevkifata tabi tutulmuş olan
- birden fazla işverenden elde edilen ücretler,
- menkul sermaye iratları,
- gayrimenkul sermaye iratları,
f) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı
1.090 Türk Lirası'nı aşmayan, tevkifata ve
istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve
gayrimenkul sermaye iratları,
II- Tam mükellef gerçek kişilerin beyan etmeleri
gereken gelirlerin belirlenmesinde dikkate
alınacak unsurlar
Beyan edilecek gelirlerin belirlenmesinde
dikkate alınacak bazı hususlar, aşağıda, gelir
unsurları itibariyle ayrı ayrı özetlenmektedir:
1-Gerçek usulde vergilendirilen ticari ve zirai
kazançlarla serbest meslek kazançları
Yukarıda (I) nolu bölümde de açıklandığı üzere,
defter tutulmak suretiyle gerçek usulde tespit
edilen bu kazançlar için, bu faaliyetlerden
zarar doğmuş olsa dahi beyanname verilmesi
zorunludur.
2- Ücret Kazançları :
Tam mükellef gerçek kişiler tevkif yoluyla
vergilendirilmiş, tek işverenden alınan
ücretleri için yıllık gelir vergisi beyannamesi
vermeyeceklerdir. Birden fazla işverenden ücret
geliri elde edilmesi durumunda, birden sonraki
işverenden alınan ücretlerin toplamının, 2010
yılı gelirleri için 22.000 TL'yi aşması halinde
birinci işverenden alınan da dahil olmak üzere,
ücret gelirlerinin tamamı beyan edilecektir.
Birden fazla işverenden ücret alınması halinde,
birinci işverenden alınan ücretin hangisi
olacağı serbestçe belirlenebilecektir.
Tevkifata tabi tutulmamış ücret gelirleri (Gelir
Vergisi Kanununun 64 üncü maddesinde yer alan
diğer ücretler hariç) için tutarı ne olursa
olsun yıllık beyanname verilecektir.
3- Gayrimenkul sermaye iratları (Kira gelirleri)
Gelir Vergisi Kanunu'nun 70'inci maddesinde
yazılı mal ve hakların (Arazi,
bina, haklar, motorlu taşıtlar vs.) kiraya
verilmesinden elde edilen gelirler
"gayrimenkul sermaye iradı" olarak
adlandırılmakta olup, bunların beyan ve
vergilendirilmesine ilişkin daha ayrıntılı
açıklamalarımız bir sonraki yazımızda
yapılacaktır.
4- Menkul sermaye iratları
Sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti
dışında nakdi sermaye veya para ile
temsil edilen değerlerden oluşan sermaye
dolayısıyla elde edilen kar payı, faiz,
kira ve benzeri iratlar "menkul sermaye
iradı"dır.
2010 yılında elde edilen menkul sermaye
iratlarının bir kısmı tutarı ne olursa olsun,
bir kısmı ise elde edilen gelirin belirli bir
tutarı aşmaması halinde yıllık beyanname ile
beyan edilmeyecektir.
4.1. Tutarı ne olursa olsun beyan edilmeyecek
menkul sermaye iratları
Aşağıda belirtilen gelirler tutarı ne olursa
olsun beyan edilmeyecek olup, diğer gelirler
nedeniyle verilen beyannameye de dahil
edilmeyecektir.
1. Gelir Vergisi Kanunu'nun geçici 67. maddesi
kapsamında vergi kesintisine tabi tutulmuş olan,
- Mevduat faizleri,
- Özel finans kurumlarınca kar ve zarara katılma
hesabı karşılığında ödenen kar payları,
- Repo gelirleri,
2. 07/10/2001 tarihinden itibaren düzenlenen
şahıs sigorta poliçeleri dolayısıyla elde edilen
ve yukarıdaki (I) nolu bölümün (b) bendinde
sayılan menkul sermaye iratları(bireysel
emeklilikle ilgili menkul sermaye iratları).
3. Kurumlar vergisi mükelleflerinin 31/12/1998
ve daha önceki tarihlerde sona eren hesap
dönemlerinde elde ettikleri kazançlarının
dağıtımı halinde, gerçek kişilerce elde edilen
kar payları.
4. Kurumların karlarını sermayeye eklemek
suretiyle gerçekleştirdikleri kar dağıtım
işlemlerinde gerçek kişi ortaklarca elde edilen
kar payları.
5. Gelir Vergisi Kanunu'nun geçici 67. maddesi
kapsamında vergi kesintisine tabi tutulmuş olan
01.01.2006 tarihinden sonra ihraç edilmiş devlet
tahvili, hazine bonosu faiz gelirleri. (Eurobondlar
ise GVK geçici 67. madde kapsamına girmediği
için, bunlardan elde edilen faiz gelirleri
22.000 TL'lik sınırı aşmışsa beyan edilecektir.)
4.2. Belirli bir tutarı aşmaması halinde beyan
edilmeyecek olan menkul sermaye iratları
A- 22.000 TL'yi aşmaması halinde beyan
edilmeyecek menkul sermaye iratları
Türkiye'de tevkif yoluyla vergilendirilmiş
olan(kesinti oranı sıfır olarak belirlenmiş
olanlar dahil) ve 22.000 Türk Lirası'nı aşmayan
aşağıda belirtilen menkul sermaye iratları için
yıllık gelir vergisi beyannamesi
verilmeyecektir.
- 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan
her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile
Toplu Konut İdaresi ve Özelleştirme İdaresi'nce
çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler.
- Tam mükellef kurumlardan elde edilen kar
payları.
Elde edilen gelirin 22.000 Türk Lirası'nı aşması
halinde bu gelirlerin tamamı yıllık beyanname
ile beyan edilecektir.
Menkul sermaye iratları toplamının 22.000 TL'yi
aşıp aşmadığının tespitinde; indirim oranı
uygulanabilecek menkul sermaye iratlarının,
indirim oranı uygulandıktan sonra kalan
kısımlarının dikkate alınması, bu iratların
beyan edilmesinin gerektiği durumlarda ise
indirim oranı uygulandıktan sonra kalan
kısımlarının beyan edilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen gelirlerden, 01.01.2006
tarihinden önce ihraç edilmiş olan her nevi
tahvil ve Hazine bonosu faizleri (Dövize, altına
veya başka bir değere endeksli olanlar ile döviz
cinsinden ihraç edilenler hariç) %93.4 indirim
oranı uygulamasından yararlanmaktadır. Bu
gelirlerden indirim düşülecek ve kalan tutar,
başka gelir yoksa, 22 bin TL'yi aşıyor ise beyan
edilecektir. Bu durumda, başkaca beyanı gereken
gelirlerin bulunmaması halinde, indirim oranı
uygulamasından yararlanabilecek menkul sermaye
iradından, gayri safi tutarları toplamı
333.333.33 TL'yi aşmayan tutarlar için yıllık
beyanname verilmeyecektir.
Bilindiği üzere, gerçek kişilerce, tam mükellef
kurumlardan elde edilen kar paylarının yarısı
gelir vergisinden istisna olup, kalan tutar
vergiye tabi gelir olarak dikkate alınacaktır.
Beyana tabi başka gelirlerin bulunmaması
halinde, istisna düşüldükten sonra kalan gelir
22 bin TL'yi aşıyor ise beyan edilecektir.
Beyan edilen tutar üzerinden hesaplanan gelir
vergisinden, kurum bünyesinde karın dağıtımı
aşamasında yapılan vergi kesintisinin tamamı
mahsup edilecektir.
Öte yandan, tutarı ne olursa olsun beyan
edilmeyecek olan ve yukarda 4.1. bölümde
belirtilen menkul sermaye iratları, beyan sınırı
olan 22 bin TL'lik haddin hesabında dikkate
alınmayacaktır.
Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı
1.090 TL'yi aşmayan, tevkifat ve istisna
uygulamasına konu olmayan menkul sermaye
iratları için de yıllık beyanname
verilmeyecektir.
Vergi tevkifatına tabi tutulmuş menkul sermaye
iratları ile tevkifata tabi tutulmamış menkul
sermaye iratlarının birlikte elde edilmesi
halinde, 22 bin TL'lik haddin hesabında toplam
tutar dikkate alınacaktır.
5- Diğer kazanç ve iratlar
Diğer kazanç ve iratlar Gelir Vergisi Kanunu'nda
"değer artış kazançları" ve "arızı kazançlar"
olarak iki gruba ayrılmıştır.
Tam mükellef gerçek kişiler, istisna tutarını
geçen diğer kazanç ve iratlarını yıllık
beyanname ile beyan etmek zorundadırlar. 2010
yılına ilişkin istisna tutarı değer artışı
kazançları için 7.700 TL (menkul kıymet ve diğer
sermaye piyasası araçlarının elden
çıkarılmasından sağlananlar için bu istisna
uygulanmaz), arızi kazançlar için 18.000 TL'dir.
- Türkiye'de kurulu menkul kıymet borsalarında
işlem gören hisse senetlerinin iktisap
tarihinden itibaren 1 yıl geçtikten sonra, tam
mükellef diğer kurumlara ait olan hisse
senetlerinin ise iktisap tarihinden itibaren 2
yıl geçtikten sonra satılması halinde elde
edilecek gelir vergiye tabi değildir. Hisse
senetlerinin iktisaptan evvel ya da İMKB'de
işlem görenlerde iktisap tarihinden itibaren 1
yıl içinde, tam mükellef diğer kurumlara ait
olanlarda ise iktisap tarihinden itibaren 2 yıl
içinde satılması halinde ise oluşacak kazanç
değer artış kazancı olarak vergilenecektir.
(İMKB'de işlem gören hisse senetlerinin iktisap
tarihinden itibaren bir yıl içinde satılması
halinde elde edilen gelir üzerinden işleme
aracılık eden kurum tarafından vergi tevkifatı
yapılmakta olup, bu gelirler daha sonra tekrar
beyan edilmeyecek ya da başka gelirler nedeniyle
verilecek beyannamelere dahil edilmeyecektir.)
Ancak, ivazsız olarak elde edilmiş hisse
senetleri (borsada işlem görsün görmesin) ise ne
zaman satılırsa satılsın, elde edilen kazanç
vergiye tabi değildir.
- İvazsız olarak iktisap edilen menkul kıymetler
ve diğer sermaye piyasası araçları hariç, diğer
menkul kıymetlerin elden çıkarılması halinde
(elden çıkarma ne zaman olursa olsun) doğan
kazançlar değer artışı kazancı olarak
vergilenecektir. Ancak, GVK'nın geçici 67.
maddesi kapsamında üzerinden vergi tevkifatı
yapılmış olan (sıfır oranda tevkifat yapılmış
olsa bile) menkul kıymet satış kazançları ayrıca
beyan edilmeyecek veya diğer gelirler nedeniyle
verilecek beyannameye dahil edilmeyecektir.
- İktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak
iktisap edilenler hariç) gayrimenkullerin ve
hakların, iktisap tarihinden başlayarak beş yıl
(01.01.2007 tarihinden önce iktisap edilmiş
olanlar için dört yıl) içinde elden
çıkarılmasından doğan kazançlar vergiye tabidir.
- Menkul malların elden çıkarılmasından doğan
değer artışı kazançlarının tespitinde iktisap
bedeli esastır. Ancak iktisap bedeli, diğer mal
ve hakların elden çıkarılmasında olduğu gibi,
elden çıkarılan ay hariç olmak üzere Devlet
İstatistik Enstitüsü'nce belirlenen toptan eşya
fiyat endeksindeki artış oranında arttırılarak
tespit edilir. Ancak, bu artışın yapılabilmesi
için artış oranının %10 veya üzerinde olması
gerekir.
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK / Verginin Gündemi
akif.akarca@alfaymm.com |