Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  2011 Vergi Takvimi  I   2011 Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Çalışma Hayatı Rehberi

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   09 MART 2011

  2011 Çalışmaları 

  Mükellef Rehberi 
  Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

 
 

Ekonomik gidişat

Geçtiğimiz hafta şubat ayı enflasyon rakamları açıklandı.
Rakamlara bakıldığında ilk göze çarpan unsur ÜFE ile TÜFE değişim oranları arasında önemli farklılığın olması. Rakamları tekrar hatırlayacak olursak: ÜFE'de aylık değişim %1.72, TÜFE'de %0,73 oldu. Bir önceki yılın aynı ayına göre ÜFE'de %10,87, TÜFE'de %4,16 artış oldu. Özellikle TÜFE'deki %4,16 artış kamuoyuna son 41 yılın en düşük yıllık artışı olarak yansıdı. Enflasyonun seyrini daha gerçekçi gösteren yıllık ortalamalara bakıldığında ise rakamlar ÜFE'de %9,23, TÜFE'de %7,76 oldu.

Aslında bu oranlar piyasa beklentilerinden çok farklı gelmedi. Bir önemli konu yıllık çekirdek enflasyonun, yükselişini sürdürerek önceki aya göre 0.6 puan artması ve % 3.78 olmasıydı. Aylık değişim tarım sektöründe %2,15, sanayi sektöründe %1,63 oldu.

ÜFE'deki artışın en önemli kaynaklarından biri %12,15 ile ham petrol ve doğalgaz oldu. Bu arada, şubat ayında gıda ve alkolsüz içecekler grubu yıllık enflasyonu bir önceki aya kıyasla 2,53 puan azalarak %4,53 seviyesine gerilemiştir. Bütün bunlara rağmen kur etkisinin dışında önemli bir fiyat baskısının olmadığı söylenebilir.

Öte yandan TÜİK tarafından dün açıklanan rakamlara göre ocak ayında sanayi üretimi endeksi 2010 yılı Ocak ayına göre %18,9 artış göstermiştir. Takvim etkisinden arındırılmış rakam ise %18,8, takvim ve mevsim etkisinden arındırılmış olarak bir önceki aya göre %0,5'lik bir artış olmuş. Sanayi üretiminde yıllık artıştaki en önde gelen sektör %20,5 ile imalat sanayi olmuştur. Rakamlara çok daha fazla girmeden bu veriler ışığında geleceğe bakışı değerlendirmeye çalışalım.

Ortadoğu'daki kaynamanın da etkisiyle özellikle ham petrol fiyatlarındaki artış eğiliminin devam ediyor olmasının ÜFE üzerindeki baskıyı bir süre daha devam ettireceği açık. Avrupa Merkez Bankası'nın nisan ayında faiz artırımına gidebileceğine yönelik açıklaması ile euro hem dolara karşı hem TL'ye karşı değerini bir miktar daha artırmaya devam ediyor. Aslında bunlar TCMB'nin ve BDDK'nın aralık ve ocak ayında aldıkları tedbirlerin özellikle kur üzerindeki etkisini daha kalıcı hale getirmeye başladı. Bu nedenle Merkez Bankası'nın mart ayında ve hatta önümüzdeki birkaç ay daha herhangi politika değişikliğine gitmesine gerek bulunmamaktadır.

Her ne kadar karşılık oranlarındaki artışa rağmen kredi hacmindeki artış hızının yavaşlamadığı görülmekteyse de, bunun çok olumsuz olarak algılanmaması gerektiğini düşünüyoruz. Aslında önümüzdeki günlerde yeniden yapılandırma yasası çerçevesinde kullandırılacak krediler ile bu hacim biraz daha artabilir. Ancak bu amaçla kullandırılan krediler vergi veya sigorta prim borcuna karşılık ödeneceğinden, bunun enflasyon üzerinde olumsuz bir etkisi olmayacaktır. Ekonomideki değişmelere günlük değişmelerden ziyade daha uzun vadeli bakmak elbette daha sağlıklı sonuç verecektir. Bu açıdan bakıldığında mevcut gidişatta cari açığın hedefler doğrultusunda seyretmesinde şu an için bir tehlike görülmüyor. Kur da bu seviyelerde fazla oynaklık göstermeden devam ederse, sanayi üretimi rakamlarının da gösterdiği doğrultuda Türkiye'deki büyüme süreci %6'nın üzerinde olacaktır.

Özellikle faiz oranlarındaki düşüşün etkisiyle bütçedeki faiz harcamalarında öngörülene göre ortaya çıkacak GSMH'nin %1'i civarında bir avantaj ve yeniden yapılandırma yasası kapsamında gelecek %6-7'lik bir ilave gelir mali disipline uyumu kolaylaştıracak ve bütçe açığı hedeflerini daha düşük düzeyde gerçekleştirmeyi sağlayabilecektir. Kısaca rakamlar çevresel olumsuz koşullara rağmen, herhangi bir aceleye gerek olmadan devam edilebileceğini gösteriyor.

Doğal olarak yatırım ve istihdam en öncelikli konu olarak gündemdeki yerini sürdürüyor.

Osman ARIOĞLU
oarioglu@bugun.com.tr
Bugün

 
Yasal Uyarı
 

 
 

 

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)

Copyrıght  © 2005-2011 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.