Gelir İdaresi
Başkanlığı, Anayasa Mahkemesi kararının 2010 yılında
yayımlandığını dikkate alarak, 2009 yılı
kazançlarının vergilendirilmesinde yatırım
indiriminden yararlanılamayacağı yorumunu yapmış ve
yıllık kurumlar vergisi beyannamesini de buna göre
tasarlamıştır.
Öte yandan, Anayasa Mahkemesi'nin kararı sonrasında,
6009 Sayılı Kanun'la Gelir Vergisi Kanunu'nun
yatırım indirimiyle ilgili geçici 69'uncu maddesi
değiştirilmiş, değişiklik hükmü 2010 yılı
kazançlarından itibaren uygulanmak üzere yürürlüğe
girmiştir.
Anayasa Mahkemesi kararı ve Gelir İdaresi
Başkanlığı'nın görüşünün anlaşılması sonrasında,
kurumların üç farklı uygulama yaptıkları
görülmüştür.
. Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda 2009 yılı
için yatırım indiriminden yararlananlar,
. Bir kısım kurum, risk almamak adına yatırım
indiriminden yararlanmayarak, ancak beyannamesini
ihtirazı kayıtla vererek konuyu yargı mercilerine
taşıyanlar.
. Bir kısım kurumlar ise Gelir İdaresi'nin görüşüne
uyarak yatırım indiriminden yararlanmayarak ve
vergilerini ödeyenler.
İzleyebildiğimiz kadarıyla, 2009 yılı kazançlarının
vergilemesinde yatırım indiriminden yararlanan
kurumların tamamı incelenmiş ve yararlanılan indirim
nedeniyle bu kurumlara ek tarhiyat yapılmıştır. Bu
tarhiyatlar tespit edebildiğimiz kadarıyla halen
yargı aşamasındadır ve kesinleşen yargı kararı henüz
yoktur.
Bu kurumların davalarını devam ettirmeleri durumunda
yargı kararlarına göre işlem yapılacak, davanın
kazanılması halinde 2009 yılı için herhangi bir
işlem yapılmayacak, kalan yatırım indirimi tutarı
ise 2010 ve devamı yıllarda dikkate alınacaktır.
Davalardan vazgeçilerek 6111 Sayılı Kanun
hükümlerinden yararlanılması da mümkün olup, bu
durumda 2009 yılında yararlanılan ancak yapılan
tarhiyat nedeniyle iptal edilen yatırım indirimi
tutarı 2010 ve devamı yıllarda dikkate
alınabilecektir.
2009 yılı beyannamesini ihtirazı kayıtla veren ve
dava açan kurumların, yargı kararı doğrultusunda
hareket edecekleri ve davayı kazanmaları durumunda
ödedikleri vergiyi iade alacakları düşünülmektedir.
Bu kurumlar kalan yatırım indirimi için 2010 ve
devamı yıllarda yatırım indiriminden yararlanmaya
devam edebileceklerdir. Davadan vazgeçilip, 2010 ve
devamı yıllarda yatırım indiriminden yararlanılması
da mümkündür.
Gelir İdaresi'nin yorumu doğrultusunda 2009 yılında
yatırım indiriminden yararlanmayan kurumların, yasal
düzenleme çerçevesinde yararlanabilecekleri tutar
dikkate alınarak, endekslenmiş değeriyle 2010 ve
devam eden yıllarda yatırım indiriminden
yararlanmaya devam etmeleri mümkündür. Bu grup
kurumlardan 2009 yılında kazancı olanların, yatırım
indiriminden yararlanmamış olmaları, 2010 ve devamı
yıllarda yararlanacakları indirim tutarını
etkilemeyecektir.
Her ne şekilde olursa olsun, 2010 yılı kazançları
nedeniyle yatırım indiriminden yararlanılması
durumunda, yararlanılacak indirim tutarının, duruma
göre yeniden değerleme veya ÜFE artışı oranında
artırılarak dikkate alınması gerekmektedir.
2009 ve 2010 hesap dönemleri için dikkate alınacak
yeniden değerleme ve ÜFE artış oranları aşağıdaki
gibidir:
GVK mülga 1-6. maddeler kapsamında yatırım indirimi
uygulaması GVK mülga 19. madde kapsamında yatırım
indirimi uygulaması
Endeksleme ölçüsü Yeniden değerleme oranı ÜFE artış
oranı
2009 hesap dönemi endeksleme oranı %2.2 %5.93
2010 hesap dönemi endeksleme oranı %7.7 %8.87
Öte yandan, 6009 Sayılı Kanun'la yapılan
düzenlemeyle, yıl sınırlaması kaldırılmış ancak bu
defa da yararlanılacak yatırım indirimi tutarı
kazancın %25'i ile sınırlandırılmıstır. Maliye
Bakanlığınca yayımlanan tebliğde, ilgili kazancın
%25'inin sınırlamasının tespitinde, ilgili dönemde
yatırım indirimi istisnası uygulanacak kazanç
tutarının yatırım indirimi uygulanmadan önceki zarar
mahsubu ile tüm indirim ve istisnalar düşüldükten
sonraki tutar olacağı belirtilmiştir. Bu tanım
gerçekte kanunda geçen "ilgili kazanç" kavramını
bizce karşılamamakta, "safi kurum kazancı" kavramına
daha yakın görülmektedir. Bu yönüyle tartışmaya
açıktır.
İndirimli Kurumlar Vergisi
Teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen
kazançlar için indirimli kurumlar vergisi oranı
uygulanabilmektedir. Maddenin uygulamasıyla ilgili
olarak halen yayımlanmış bir genel tebliğ veya
sirküler bulunmamaktadır. Bu nedenle, tereddütlü çok
sayıda konu ile ilgili olarak Gelir İdaresinin
yorumu bilinmemektedir.
Aşağıda, ana başlıklar itibariyle konu
özetlenmiştir.
a) İndirimli Kurumlar Vergisi oranları
Bölgelere göre, 31.12.2010 tarihine kadar başlanan
yatırımlar için uygulanacak yatırıma katlı oranları
ile indirimli kurumlar vergisi oranları aşağıdaki
tabloda yer almaktadır:
Bölge Bölgesel uygulama Büyük ölçekli yatırımlar
Yatırıma katkı oranı (%) Uygulanan KV oranı (%)
Yatırıma katkı oranı (%) Uygulanan KV oranı (%)
1 20 10 30 10
2 30 8 40 8
3 40 4 50 4
4 60 2 70 2
Yatırıma başlamanın tanımı Yatırımlarda Devlet
Yardımları Hakkında Kararın Uygulanmasına İlişkin
2009/1 Sayılı Tebliğin 11'inci maddesinde
yapılmıştır.
Tebliğde yapılan düzenlemeye göre;
- Teşvik belgesinde öngörülen yatırıma başlama
tarihi kural olarak teşvik belgesi için Müsteşarlığa
veya sanayi odasına müracaat tarihidir.
- Yatırıma başlanıldığının kabul edilebilmesi için,
arazi-arsa alımı, altyapının hazırlanması, inşaata
başlama, makine ve teçhizat temini gibi
harcamalardan bir veya birkaçının gerçekleştirilmesi
şarttır. Ancak teşvik belgesinin ilk düzenlendiği
tarihteki sabit yatırım tutarı esas alınmak üzere;
bölgesel uygulama kapsamında gerçekleştirilen
yatırımlarda teşvik belgesinde kayıtlı sabit yatırım
tutarının en az %10'u oranında, büyük ölçekli
yatırımlarda ise en az 5 milyon Türk Lirası
tutarında harcama yapılması halinde yatırıma
başlanılmış sayılır.
- Yatırım projesine ilişkin fizibilite yapmak ve
şirket kurmak yatırıma başlama sayılmamaktadır.
2010 yılında yatırım harcaması yapılmasına rağmen,
tebliğde tanımlanan şekilde 31.12.2010 tarihine
kadar yatırıma başladığı kabul edilmeyen yatırımlar
için yukarıdaki tabloda yer alan oranlar
uygulanmamaktadır. Bu yatırımlar kapsamında 2010
yılında yapılan yatırım harcamaları için uygulanacak
oranlar aşağıdaki tabloda yer almaktadır:
Bölge Bölgesel uygulama Büyük ölçekli yatırımlar
Yatırıma katkı oranı (%) Uygulanan KV oranı (%)
Yatırıma katkı oranı (%) Uygulanan KV oranı (%)
1 10 15 25 15
2 15 12 30 12
3 20 8 40 8
4 25 4 45 4
b) İndirimli Kurumlar Vergisi oranının uygulanacağı
kazanç
İndirimli kurumlar vergisi oranı, teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazanca
uygulanabilmektedir.
İndirimli oranın sadece yeni yatırımdan elde
edilecek kazanca uygulanması, yeni yatırımdan elde
edilen kazancın diğer kazançlardan ayrı olarak
hesaplanmasını gerektirmektedir. Komple yeni
yatırımlarda bu hesap yapılabilir olmakla birlikte,
diğer yatırım cinslerinde bu hesabı yapmak kolay
olmayacaktır. Bu zorluğu gidermek üzere yapılan
düzenlemede, aşağıdaki yöntem öngörülmüş olmakla
birlikte, bu yöntemin uygulamasının da oldukça zorlu
olacağı ve gelecekte tereddütlere ve ihtilaflara yol
açacağı görülmektedir.
Yapılan düzenlemeye göre;
- Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme
bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek
suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli
oran bu kazanca uygulanacak,
- Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi
halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç,
yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda
kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet
tutarına oranlanması yoluyla bulunacaktır.
Yapılan düzenlemeyi formüle edecek olursak;
İndirimli oran uygulanacak kazanç tutarı = (Yapılan
tevsi yatırım tutarı / Toplam sabit kıymet tutarı )
x Toplam kazanç tutarı
olmaktadır.
Açık olmamakla birlikte, Gelir İdaresi'nin
yorumunun;
- Formülün payında yer alan "yapılan tevsi yatırım
tutarı" kavramının, indirimli kurumlar vergisi
açısından yatırım harcaması kabul edilen, teşvik
belgesi kapsamında yapılan harcama tutarını,
- Formülün paydasında yer alan "toplam sabit kıymet
tutarı" ifadesinin ise, teşvik belgesi kapsamında
yapılan yatırım harcamaları dahil, amortisman konuna
giren iktisadi kıymetlerin toplam tutarını,
ifade ettiği düşünülmektedir.
c) İndirimli Kurumlar Vergisi oranı uygulamasına
başlama tarihi
Kurumlar Vergisi Kanunu'na eklenen 32/A maddesi
hükmüne göre, indirimli kurumlar vergisi oranı
uygulamasına, yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren
başlanacaktır.
Buna göre, teşvikten yararlanmaya başlamak için
yatırımın tamamlanması ve tamamlama vizesinin
yapılmış olması koşulu bulunmamaktadır.
Teşvik uygulama sırası
Kurum kazançlarının vergilendirilmesinde;
- Geçmiş yıl zararlarının mahsubunun beş yılla
sınırlı olması,
- Yatırım indirimi ve Ar-Ge indiriminin ise belirli
bir yılla sınırlı olmaksızın tamamen indirilinceye
kadar devredebilmesi olanağının bulunması,
bu indirim ve istisnaların uygulama sırasını oldukça
önemli hale getirmektedir.
İndirimi belli bir süreyle sınırlanan geçmiş yıl
zararlarının öncelikle dikkate alınmasına yasal bir
engel yoktur. Bu çerçevede kurumlar vergisi
matrahının tespitinde öncelikle geçmiş yıllar
zararları dikkate alınabilir.
Mevcut yasal düzenlemelerde açıkça olmasa da Gelir
İdaresi Ar-Ge indiriminden yararlanan kurumların,
aynı zamanda yatırım indiriminden yararlanması
halinde, öncelikle Ar-Ge indiriminin, daha sonra da
yatırım indiriminin uygulanması gerektiği
görüşündedir.
Kurumlar vergisi beyannamesinin mevcut formatının
öncelikle zarar mahsubu, sonra Ar-Ge indirimi, daha
sonra da yatırım indirimi istisnası uygulamasına
göre yapılmış olduğu da dikkate alınarak bu sıraya
uyulabileceği düşünülmektedir.
Recep BIYIK / Dünya
recep.biyik@tr.pwc.com
|