Kurumlar Vergisi
beyannamesinin hazırlanması sırasında dikkatli
olunması gereken birçok nokta var. Bu yıl Kurumlar
Vergisi beyannamelerinin düzenlenmesinde ayrıca 6111
Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'dan faydalanan
şirketlerin göz önünde bulundurması gereken
hususlara bu yazımızda değineceğiz.
Matrah artırımında bulunan firmalar 2010 yılı
kazançlarından geçmiş yıl zararlarının tamamını
indirim konusu yapamaz!
Şirketlerin 2005-2009 yıllarına ilişkin geçmiş yıl
zararı var ise bu zarar 2010 yılı karından mahsup
edilebilecek. 6111 Sayılı Kanun'a göre matrah
artımında bulunan veya bulunacak işletmeler geçmiş
yıl zararlarının ancak yarısını indirebilecek.
Geçmiş yıl zararlarını 2010 yılı kazancından indirim
konusu yapanlar daha sonra matrah artımından
faydalanırsa ne yapacak?
6111 Sayılı Kanun'a göre mükellefler 2006, 2007,
2008 ve 2009 yıllarına ilişkin matrah ve vergi
artırımından 02 Mayıs 2011 tarihine kadar
faydalanabilecekler. Ancak şirketlerde 2010 yılı
kazançlarını beyan etme tarihi 25 Nisan 2011 de sona
eriyor. 25 Nisan 2011 tarihine kadar geçmiş yıl
zararları olan şirketlerin 2010 yıl kazançlarından
geçmiş yıl zararlarının tamamını indirim konusu
yaparak beyanda bulunması mümkün. Bu durumda 25
Nisan tarihine kadar matrah artırımında bulunmamış
olan şirketlerin 25 Nisan'dan sonra matrah
artımından faydalanmaları durumunda fazladan indirim
konusu yapılan geçmiş yıl zararları ne olacak? 6111
Sayılı Kanun'a göre matrah artırımında bulunan
şirketlerin önceki dönemlerden gelen geçmiş yıl
zararlarının ancak yarısı 2010 ve takip eden
yıllarda doğan kazançlarından indirim konusu
yapılabilir.
25 Nisan'dan sonra matrah artımında bulunulursa 2010
yılı kazançlarından tamamı indirim konusu yapılan
geçmiş yıl zararları için hangi işlem yapılacak?
Mükelleflerin 2 Mayıs 2011 tarihine kadar matrah
artırımından faydalanma düşünceleri varsa ve indirim
konusu yapacağı geçmiş yıl zararları söz konusu ise
bu zararların ancak yarısı 2010 yılı kazançlarından
indirim konusu yapabilir.
Bu konuda tavsiyemiz matrah artırım niyeti olan ve
geçmiş yıl zararlarından indirim hakkı bulunan
mükelleflerin 25 Nisan 2011 tarihinden önce matrah
artırımında bulunmaları. 25 Nisan 2011 tarihine
kadar 2010 yılı Kurumlar Vergisi beyanında bulunan
ve geçmiş yıl zararlarını mahsup eden şirketlerin
daha sonra matrah artımında bulunmaları halinde
fazladan indirim konusu yaptıkları geçmiş yıl
zararlarının yarısı için düzeltme beyanı vermek
zorunda kalacaklar.
Kasa ve ortaklardan alacaklar hesabına ilişkin
düzeltme için 31.12.2010 bilançosunda yer alma
zorunluluğu
6111 Sayılı Kanun'a göre; bilanço esasına göre
defter tutan Kurumlar Vergisi mükellefleri,
31.12.2010 tarihi itibarıyla düzenleyecekleri
bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde
bulunmayan kasa mevcutları ve ortaklarından alacaklı
tutarlarını 31 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih
dahil) vergi dairelerine beyan ederek kayıtlarını
düzeltebilecekler. Ancak bu düzeltmenin bir bedeli
var. Bu suretle düzeltilen kasa ve ortaklar cari
hesabı tutarı üzerinde % 3 oranında bir verginin
ödenmesi gerekiyor.
2010 yılına ilişkin kazançlarını beyan edecek
şirketler kurumlar beyannamesi ile birlikte
31.12.2010 tarihli bilanço başta olmak üzere diğer
mali tablolarını da bildirecekler. Her ne kadar 31
Mayıs 2011 tarihine kadar şirketin kasa ve
ortaklardan alacaklar hesabını düzeltme imkânı
getirilmiş olsa da düzeltilecek tutarların mutlaka
31.12.2010 tarihli şirket bilançosunda yer alması
gerekiyor. Kasa ve ortaklardan alacaklara ilişkin
düzeltme yapacak şirketlerin 25 Nisan 2011 tarihine
kadar vergi dairesine bildirecekleri 31.12.2010
tarihli bilançolarında bu hususu özellikle göz
önünde bulundurmaları gerekir.
Diğer dikkat edilmesi gereken diğer hususlar
- Transfer Fiyatlandırması: Kanunun belirlediği
ilişkili kişilere mal veya hizmet satışı varsa, bu
işlemlerde uygulanan fiyatın, ilişkili olmayan
kişilere yapılan satışlarda uygulanan fiyatla (emsal
fiyat) uyumlu olması gerekli. Dolayısıyla ilişkili
kişilerle yapılan işlemlerin tespit edilerek ve bu
işlemlerde uygulanan fiyatların emsallere uygunluğu
sağlanmalı.
- Örtülü Sermaye: Yıl içerisinde ortak ve ortaklarla
ilişkili kişilerden yapılan borçlanmaların hesap
dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz
sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap
dönemi için örtülü sermaye sayılıyor ve bu borçlar
için hesaplanan faiz ve kur farklarını gider
yazılmasına izin verilmiyor.
- İştirak Kazançları İstisnası: Bir kurumun, tam
mükellef başka bir kurumun sermayesinde payı varsa
bu pay sebebiyle elde edilen kazançlar vergiden
istisna.
- Gayrimenkul ve İştirak Hissesi Satış Kazancı
İstisnası: En az 2 yıl süreyle sahip olunan
gayrimenkul veya iştirak hissesi satılıp kazanç elde
edilirse, bu kazançların %75'i belirli şartların
sağlanması halinde kurumlar vergisinden istisna.
- Serbest Bölgelerden Elde Edilen Kazançlar:
Faaliyet ruhsatı ve faaliyet türüne göre elde edilen
kazançlar vergiden istisna tutulabiliyor. 06.02.2004
tarihi itibariyle faaliyet ruhsatı varsa, ruhsatta
öngörülen sürenin sonuna kadar elde edilen kazançlar
istisna.
- Ar-Ge İndirimi: Yapılan Ar-Ge harcamasının tamamı
gider kaydedilebildiği gibi, aynı harcama tutarı
kadar ikinci kez hesaplanacak Ar-Ge tutarı
beyannamede çıkan kazançtan indirilebiliyor.
- Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde Elde Edilen
Kazançlar: Münhasıran bu bölgelerdeki yazılım ve Ar-Ge
faaliyetlerinden elde edilen kazançlar vergiden
istisna.
- Bağış ve Yardımlar: Eğer yıl içerisinde bağış
yapılmışsa, bağışın nereye yapıldığı ve mahiyetinin
ne olduğuna bağlı olarak bağış tutarının belli bir
kısmı veya tamamı kazançtan indirilebiliyor.
Kuşkusuz dikkat edilmesi gereken daha birçok nokta
var. Ancak hatırlatmakta fayda var. Beyanname ve
eklerinde verilecek mali tablolar ve diğer belgeler
risk analizine tabi tutularak kimlerin vergi
incelemesine alınacağı belirleniyor. Dolayısıyla
beyannamelerin titizlikle hazırlanması şart.
İsmail KÖKBULUT
ikokbulut@bugun.com.tr
Bugün
|