Şehir efsanesi olarak dolaşan haberlerden birisi
Ziraat Bankasından kredi kullanılarak geriye dönük
borçlanma yapıp emekli olma hakkı verildiğine dair
yorumlar olup, bir diğeri de bir defaya mahsus
emeklilikte yaş haddinin kaldırıldığı yönünde çıkan
haberlerdir. Öncelikle belirtelim ki bu iki haber de
doğru değildir. Şöyle ki;
Bağ-Kur (4-b) prim borcu olanlar gerçekten Ziraat
Bankasından kredi kullanıp borçlarını ödeyerek
emekli olabilirler. Sosyal Güvenlik Kurumu ile
Ziraat Bankası arasında konuya ilişkin imzalanan
protokol SGK’nın internet sayfasından yayımlandı.
Merak edenler buradan protokol hükümlerini takip
edebilirler...
Peki kimler kredi şartlarından yararlanabilecekler?
Öteden beri Bağ-Kur’a kayıtlı olup borcu olan ancak
ödeme güçlüğü nedeniyle borcunu ödeyemeyen
sigortalılar kredi kullanabilirler. Ancak, Bağ-Kur’a
her borcu olan kredi kullanamaz. Kredi kullanmanın
şartı aynı zamanda emekliliğe de hak kazanılmış
olunmasıdır.
Sistem şu şekilde işlemektedir: Öncelikle birikmiş
Bağ-Kur borcu olan sigortalılar sosyal güvenlik
kurumuna müracaat edecek. 6111 sayılı Kanundan
faydalanmak istediğini yazılı olarak belirtecek.
Kurum kişinin talebini aldıktan sonra borcunu
yapılandıracak ve emekliliğe hak kazanıp
kazanmadığını tespit edecek. Emekliliğe hak
kazanmışsa bir yazı ile durum Ziraat Bankasına
bildirilecek. Sigortalı ile banka kredi anlaşması
yapacak. Banka kişinin borcunu SGK’ya ödedikten
sonra sigortalıya emekli aylığı bağlanacak.
Yeri gelmişken hemen belirtelim ki, protokole göre
Bağ-Kur’dan ölüm aylığı alacak olan hak sahipleri
banka kredisi kullanamayacaklar. Örneğin, ölen
Bağ-Kur sigortalısının eşi ve çocukları protokol
kapsamında kredi kullanıp borcu ödeyerek ölüm aylığı
alamayacaklar. Yine, Bağ-Kur borcu olduğu halde son
çalışmaları SSK olan sigortalılar da Bağ-Kur borcunu
protokol kapsamında kredi ödeyip emekli olamıyorlar.
Bu iki konunun da kredi protokolü kapsamına alınması
yerinde olacaktır.
Konu ile ilgili olarak son bir noktaya daha
değinmekte fayda var. “Bağ-Kur’a geriye dönük kimler
ödeme yapabilir?”?Geçmiş?yıllarda?vergi mükellefi
olan veya şirket ortaklığı bulunan her kişi
borçlanma yapamaz. Vergi kaydı veya şirket
ortaklığının yanında Bağ-Kur tescilinin de yapılmış
olması gerekir. Tescili yapılmış ve borcu olanlar
borçlanma yapabilir.
Tescilsiz olanlar ancak 1 Ekim 2008 sonrasını ödeme
hakkına sahiptirler. Örneğin; 1999 yılından vergi
kaydı olan ve halen devam eden bir kişi bugüne kadar
gidip Bağ-Kur’a tescilini yaptırmamışsa prim
yapılandırmasından yararlanmak için hemen SGK’ya
müracaat etmelidir. 1999 yılından bugüne kadar
borçlanamaz. Ancak 1 Ekim 2008 sonrasını borçlanıp
ödeyebilir. Bu süreyi her halükârda ödemek
zorundadır.
Yazımızın başlığından da anlaşılacağı üzere ikinci
yanlış yorumlar, emeklilik yaş haddi ile ilgilidir.
Son günlere de “Torba Yasa”ya atıfta bulunularak bir
defaya mahsus emeklilikte yaş haddinin kaldırıldığı
söylentileri çıktı. Torba Kanun incelendiğinde
emeklilikte yaş haddini kaldıran veya değiştiren
herhangi bir düzenleme olmadığı açıkça
görülmektedir.
Kanunun yorumlanması gerçekten zor olduğu için bu
tür yanlış yorumlar farkında olmadan yapılmaktadır.
Tabii ki haberlerin iyi niyetli olarak
çıkarıldığından hareket ederek bu yorumu yazıyoruz.
Bu arada umut tacirliği yapan birçok kişinin de
bilinçli olarak yanlış yönlendirmeler yaptığını
unutmayalım.
Dolandırıcılara dikkat!
Geçtiğimiz hafta içinde beş değişik yerden
dolandırıcılık ihbarı aldık. Bazı kişiler
kendilerini SGK müfettişi veya denetmeni olarak
tanıtıp iş yerlerinden para istemektedirler.
Bize ulaşan ihbarlar sonucu konuyu SGK yetkililerine
ilettik. Anladık ki onlar da bu konudan bıkmışlar.
İstanbul İl Müdürlüğünde görevli kişilerin adını
kullanarak iş yerlerinden para istendiği aksi halde
çok ağır cezalar yazılacağı gibi tehditler savurarak
vatandaşlarımız dolandırılmaktadır.
SGK yetkilileri vatandaşlarımızın bu tür
dolandırıcılara karşı uyanık olmalarını hemen
emniyet güçlerine haber vermelerini,?kesinlikle para
veya başka bir tür menfaat sağlamamalarını
istemektedirler.
Kimliklerin?iyi?bir?şekilde?incelenmesini şüpheli
hallerde İl Müdürlüğüne ve polise haber verilmesini
tavsiye ediyoruz.
Şerif Akçan/Türkiye
|