Doğum yapan kadınlardan ne istiyorsunuz EVET... Gerçekten ne istiyorsunuz? Doğum yapan kadınlara, 4 yıl erken emekli olabilme olanağı sağlandı. Bu da “müjde” olarak açıklandı. Kadınlar; “doğum borçlanması” hakkından yararlanarak, bir çocuk için 2 yıl, iki çocuk için de 4 yıl borçlanıp, erken emekli olabileceklerini öğrenip sevindiler. Sadece kadınlar değil, eş ve çocukları da sevindiler. Fakat o da ne? Bir genelge yayımlandı ve ortalık toz-duman oldu. GENELGE ŞOKU Doğum yapan kadınlar, erken emekli olabilme hayalleri kurarken, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), bununla ilgili genelgeyi nihayet yayımladı (2010/106 sayılı Genelge). Genelgeyi dikkatle okuyoruz; doğum borçlanması yapılması değil, doğum borçlanması yaptırılmaması ile ilgili genelge olmuş! Genelgeye göre, ilk kez sigortalı olunan tarihten önceki doğum nedeniyle, borçlanma yapılamayacak. Böyle olunca sigorta başlangıcının doğum borçlanmasıyla geriye gitmesi yani 2 ya da 4 yıl erken emeklilik mümkün olmayacak! İNANILIR GİBİ DEĞİL Genelgedeki bu düzenleme, doğum borçlanmasıyla ilgili yasa ve tebliğe aykırı! Genelge 16 Eylül 2010 tarihinde yayımlandı. “Bu işte bir yanlışlık var. Yakında bir açıklama yapılarak düzeltilir”diye düşündük. Bekledik... bekledik... Ne düzelten var ne de açıklama yapan! Bu da başka bir doğum sancısı.. ASKERLİK BORÇLANMASI GİBİ Doğum yapan kadınların borçlanması, erkeklerin askerlik borçlanmasına benzer bir olay. Askerlik borçlanmasında olduğu gibi, ilk kez sigortalı olunan tarihten önce gerçekleşen doğum için yapılacak borçlanma ile sigorta başlangıç tarihinin geriye götürülmesi ve böylece doğum yapan kadınların daha erken emekli olmalarının sağlanması amaçlanmıştır. Kaldı ki 5510 sayılı Kanun’un 41. maddesinde de; “Sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlanılması halinde, sigortalılık başlangıç tarihinin, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürüleceği”hükmü yer alıyor. BAŞBAKAN DUYMASIN Durum böyle iken, doğum yapan kadınlara tanınan erken emekli olma hakkının, bir genelge ile sınırlandırılmasını anlamak mümkün değil. Bu aşamada akla ister istemez; “Doğum yapan kadınlardan ne istiyorsunuz?” sorusu geliyor. Gerçekten... Ne istiyorsunuz? Aman... Başbakan duymasın.. Niye mi? “Herkes üç çocuk yapsın” derken bu yapılanı duyarsa çok kızar da onun için!.. Şükrü Kızılot / hürriyet |