Kaçakçılık suçlarında erteleme de kalkıyor!

Bu köşede 26 Haziran 2009 tarihinde yayınlanan yazımızda, vergi kaçakçılığı suçu nedeniyle verilmiş olan hapis cezalarının paraya çevrilmesi yolunun kapanmış olduğunu duyurmuştuk.

Bunun nedeni de 5904 Sayılı Kanun ile Vergi Usul Kanunumuzun 359’ncu maddesinde yapılan ve 3 Temmuz 2009 da yürürlüğe giren değişiklikti.

Bu değişiklik ile 359’uncu maddede tanımlanan bazı vergi suçlarının işlenmesi halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı on iki aydan on sekiz aya çıkarılmıştı.

Ceza yasalarımız uyarınca da on sekiz ay ceza gerektiren suçların işlenmesi halinde verilmiş olan hapis cezaları para cezasına çevrilemiyor.

Ancak o yazımızda da belirttiğimiz gibi bu değişiklikle hapis cezasının para cezasına çevrilmesi engellenmiş olsa da verilecek hapis cezasının ertelenmesine engel getirmemişti.

Çünkü yine geçerli Ceza Kanunumuza göre işlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebiliyor.

Dolayısıyla değişiklikle ceza on iki aydan on sekiz aya yükselmiş olsa da halen ertelenebilir nitelikte.

Eğer suçu işleyen kişinin daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezası mahkumiyeti yoksa Mahkemelere genelde erteleme kararı veriyor.

O yazımızı Maliye Bakanlığının Ceza Yasasında ertelemeyi de önleyecek yönde bir değişiklik yaptırma çabasında olduğunu söyleyerek bitirmiştik.

*****

İşte o değişiklikte gerçekleşmek üzere.

Yani vergi kaçakçılığı nedeniyle verilen hapis cezaları paraya çevrilemeyeceği gibi, ertelenemeyecekte.

Maliye Bakanlığınca hazırlanıp Başbakanlığa gönderilen torba kanun taslağında bu konuda da bir düzenleme yer alıyor.

Hapis cezalarında bir indirim yapılıyor ama bu cezayı alan mutlaka ceza evine girecek.

Tasarı son halini alınca Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülecek, Genel Kurulda oylanıp Cumhurbaşkanı tarafında onaylanıp yayınlanınca yürürlüğe girecek.

Eğer bu aşamalarda bir değişiklik olmazsa bundan sonra işlenecek fiillerde hapis cezası kaçınılmaz olacak.

*****

Peki, hangi suçlar bu kapsama giriyor?

Genel olarak vergi kaybına yol açan fiiller “vergi ziyaı” cezası ile cezalandırılıyor ve bu cezanın tutarı da kayba uğratılan vergi kadar.

Ancak bazı fiiller var ki bunlar “kaçakçılık suçları” olarak adlandırılıyor ve bu fiillerde hem vergi ziyaı cezası üç kat olarak uygulanıyor hem de bu fiiller için vergi suçu raporu yazılarak Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu yapılıyor.

Şu an geçerli mevzuata göre defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapmak, gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgisi bulunmayan kişiler adına hesap açmak veya defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek, defter, kayıt ve belgeleri tahrif etmek veya gizlemek veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemek veya bu belgeleri kullanmak on sekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası gerektiren suçlar.

Varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olduğu halde, inceleme sırasında vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgelerin ibraz edilmemesi, bu fıkra hükmünün uygulanmasında gizleme olarak kabul ediliyor.

Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge ise, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olarak kabul ediliyor.

*****

Taslakta vergi denetimlerin daha etkin hale getirilmesi için yeni düzenlemeler de yer alıyor. Vergi denetim sistemi, yeniden yapılandırılıyor.

Denetim birimlerinin koordineli çalışması için oluşturulan Denetim Koordinasyon Kurulu hukuki alt yapıya kavuşturuluyor.

Tasarı yasalaşırsa bu köşeden daha detaylı bilgileri aktarabiliriz.

Atilla DÖLARSLAN