Prestij
vergisi
Böyle bir verginin adını
ilk kez duyuyorsunuz.
Oysa yıllardır ödeniyor.
Yurt dışında prestiji olan, bu nedenle de
vadeli mal alabilen şahıs ya da şirket,
“prestij vergisi” ödemek zorunda!
PEŞİN İTHALATA YOK
Yurtdışından ithal ettiğiniz malın bedelini,
peşin olarak ödüyorsanız, prestij vergisi
yok.
Yurtdışında belli bir prestijiniz varsa ve
parasını daha sonra ödemek suretiyle mal
ithal ediyorsanız, ithal ettiğiniz malın
bedeli üzerinden “Yüzde 3 Prestij Vergisi”
yani “Yüzde 3 Kaynak Kullanımını Destekleme
Fonu (KKDF)” ödemek zorundasınız.
Yurtdışından ithal ettiğiniz malın bedelini,
hemen öderseniz değil yüzde 3 yüzde 1 bile
KKDF ödemiyorsunuz.
Düşünebiliyor musunuz?
Ülkenin dövize ihtiyacı var. Dün de vardı,
bu gün de var yarın da olacak. Bir mevzuata
göre, aldığı malın karşılığı olan dövizi
acilen yurtdışına gönderen ödüllendiriliyor,
vadeli mal aldığı için aylar sonra, örneğin
6 ay sonra ödeyenler ise cezalandırılıyor!
FIKRA GİBİ
Fıkrayı biliyorsunuz.
Bir binada çıkan ani yangın nedeniyle,
alevler binayı bir anda sarmış. Binanın
üçüncü katında, uyuduğu için yangından
kaçamayıp mahsur kalan biri varmış. Balkona
çıkan ve “Kurtarın beni” diye çığlıklar atan
adamı kurtarmak için itfaiye merdivenleri de
yanaşamıyormuş. Tam o sırada biri ortaya
çıkarak;
- Bana kalın bir halat bulun. Ben onu
kurtarırım.
demiş. Halat hemen bulunmuş. Kurtarıcı,
yukarıda çığlıklar atan adama halatı
fırlatarak, seslenmiş;
- Halatı beline
sıkıca bağla. Seni kurtaracağım.
Adam halatı sıkıca bağladıktan sonra,
kurtarıcı bir ucu elinde olan halatı hızla
aşağı doğru çekmiş ve adam üçüncü kattan
beton zemine düşerek ölmüş.
Adamın öldüğünü görenler, kurtarıcının
etrafını çevirerek bağırmışlar:
- Hani adamı kurtaracaktın? Öldürdün adamı!
Kurtarıcı şaşkın vaziyette başını kaşıyarak
konuşmuş;
- Ben bir defa böyle birini kurtarmıştım ama
kuyudan yukarı mı çekmiştim yoksa yukarıdan
aşağı mı? Onu karıştırdım!.
BİR KARIŞTIRMA VAR
Fıkrada olduğu gibi, bu işte de bir
karıştırma var.
Yurtdışından mal ithal ediyoruz. Satıcı
firma, “Hemen ödemen gerekmiyor, üç ay ya da
5 ay sonra da ödeyebilirsin” diyor.
Bizim mevzuatımız da “İthal ettiğin malın
parasını hemen, peşin olarak öde. Peşin
ödemezsen, yüzde 3 KKDF alırım” diyor.
Yabancılar da “Bu Türkler ne ilginç
insanlar. Vadeli mal satıyoruz, kabul
etmiyor ve peşin ödüyorlar” diye
şaşırıyorlardır herhalde...
Bu işte bir karışıklık var. Vadeli ödeme
teşvik edilip, dövizimizin mümkün olduğu
kadar yurt dışına geç çıkması sağlanacakken,
fıkradaki gibi tersi durum söz konusu...
ŞÜKRÜ KIZILOT / Hürriyet |