VUK GENEL
TEBLİĞİ TASLAĞI HAKKINDA BİRLİĞİMİZİN
GÖRÜŞLERİ
1)
FORMLARDAKİ LİMİT DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR!
381 Nolu VUK Genel Tebliğ ile mükelleflerin
aylık dönemlere ilişkin mal ve/veya hizmet
alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarında
had 8.000 TL olarak uygulanmaktaydı.
Yapılacak düzenleme ile mükelleflerin 2010
yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine
ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal
ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had
5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir.
Ekonominin kayda alınmasında en büyük
etkenlerden biri olan para ve belge
hareketlerinin kontrol altına alınması
yerinde bir düşencedir. Ancak iki yıldır
uygulanan
8.000.-TL limitin 5.000.- TL’ye hemen
indirilmesi meslek mensuplarının iş
yoğunluğunu
artıracaktır. Limitin kademeli olarak
indirilmesinin yerinde olacağını
düşünmekteyiz.
Örneğin 2010 için 7.000.- TL, 2011 için
6.000.- TL ve 2012 yılında 5.000.- TL olarak
uygulanabilir.
2) FORMLARIN VERİLME ZAMANI
DEĞİŞTİRİLMİŞTİR!
Yapılması düşünülen değişiklik ile formların
verilme süresi öne çekilmektedir. 381 No’lu
VUK Genel Tebliğ ile mükellefler bildirim
formlarını aylık dönemler halinde
düzenleyerek, takip eden ayın 5 inci
gününden itibaren bir sonraki ayın 5 inci
günü
akşamına kadar vermektedir. (Örneğin; 2009
yılı Ocak ayına ait Ba-Bs bildirimlerini
05 Mart 2009 tarihi akşamına kadar
verebilmektedir. ).
Yapılacak değişiklik ile 2010 Ocak ayına
ilişkin Ba Bs Formlarının en geç 28 Şubat
akşamına kadar verilmesi gerekmektedir. Bu
durumda verilme süresi 7 gün öne
çekilmektedir.
Bilindiği üzere Muhtasar Beyannameler ve SGK
bildirgeleri her ayın 23’ünde, KDV her
ayın 24’ünde verilmektedir. Meslek
mensuplarımızın iş yükünün yoğunluğu dikkate
alınarak kısa sürede ayın 28’ine kadar Ba Bs
formlarının düzenlenmesi oldukça zor
olacaktır. Bu neden ile sürenin kısaltılması
olumsuzluklar yaratacaktır. Aksine eski
sürenin 5 gün daha uzatılması yerinde bir
uygulama olacaktır.
3) FORMLARDAKİ “DİĞER BÖLÜM”
KALDIRILMIŞTIR!
Belirlenen hadlerin altında kalan alış ve
satış bedellerinin bildirildiği, "Diğer Mal
ve
Hizmet Bedeli Toplamı" (Tablo III) bölümü Ba-Bs
bildirim formlarından
çıkartılmıştır. Oto kontrol sağlamayan ve
gereksiz olan bu bölümün formlardan
çıkartılması yerinde bir düzenleme olmuştur.
4) BİLDİRİMLERİN DÖNEMİ VE VERİLME ZAMANI
Belgelerin düzenlenme tarihleri dikkate
alınarak formlara dahil edilmesi ülke
ekonomisi
gerçekleri ile örtüşmemektedir. Ülke bazında
sürdürülen ekonomik faaliyetler nedeniyle
bazen belgelerin yasal kayıt süresinden
sonra temini söz konusudur. Bu nedenledir ki
3065 sayılı KDV kanunun 29/3. maddesinde
“İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın
vuku bulduğu takvim yılı. aşılmamak
şartıyla, ilgili vesikaların kanuni
defterlere
kaydedildiği vergilendirme döneminde
kullanılabilir” hükmü tesis edilerek bir
hakkın
zayi olması engellenmiştir. Vergilemeye
yönelik işlemde dahi böyle bir hak
tanınmışken;
bilgi formunda belgenin düzenlendiği tarihin
esas alınması adil olmadığı gibi; geç gelen
faturalar nedeniyle formlarda düzeltme
yapılması özellikle KDV beyannamelerinin de
düzeltilmesi zorunluluğunu beraberinde
getireceği için bu durum meslek mensupları
açısından gereksiz iş yükü artışına ve risk
almalarına neden olacaktır.
5) BİLDİRİMLERE DAHİL EDİLECEK BELGELER
VE HADLER
Çapraz kontrol imkanı olmayan; müstahsil
makbuzu, ücret bordrosu, kira makbuzu gibi
belgelerde ki tutarların formlara ilave
edilmesinin pratik hiçbir faydası
olmayacaktır.
Çünkü bu tür belgeyle mal ve hizmet
alımlarında çapraz kontrol yapılacak
bilgiler yıllık
olarak, veya aylık olarak başka beyannameler
ile idareye verilmekte ya da hiçbir
bildirime
tabi değildir.
Çapraz kontrol yapılması teknik olarak zor
olan gereksiz bilgilerin formlarda var
olması
asıl idarenin talep etme nedeni olan sahte
fatura kullanımına yönelik araştırmaların
hızını
azaltacaktır.
6) BİLDİRİMLERİN VERİLMEMESİ DURUMUNDA
CEZA UYGULAMASI
BA ve Bs Formlarının hiç verilmemesi
durumunda bu formlar tek bir form olarak
düşünülüp tek bir özel usulsüzlük cezası
uygulanırken, verilmiş olan formların
düzeltilmesinde her bir form için (Ba-Bs)
ayrı ayrı özel usulsüzlük cezası uygulanması
fiillerin ağırlığı göz önüne alındığında
hakkaniyete uygun değildir.
Bu bildirimler idare tarafından istenmeye
başlandığında; ilk olarak A-B-C formları
olarak
gündeme gelmiştir. Daha sonra A ve C
formları yürürlükten kaldırılmış ve B
Formları da
Ba ve Bs şeklinde verilmeye devam
edilmektedir. Bugün geçmişe oranla bilişim
sektöründeki gelişmeler ve meslek
mensuplarımızın bu konulardaki başarılı
uyumu
neticesinde bu formların TEK BİR FORM
şekline dönüştürülerek verilebilmesinin
mümkün olacağı kanaatindeyiz. Bu durum hem
Gelir İdaresinin iş yükünü azaltırken hem
de meslektaşlarımızın iş yükü ve sorumluluk
risk oranını düşürecektir.
TURMOB |