Tek çatı altında farklı uygulamalar devam ediyor Soru: 1- Emekli Sandığı’ndan maaş alan bir dul, SSK’lı babasından da yetim maaşı alabilir mi? 2- SSK’dan maaş alan bir dul, Emekli Sandığı’ndan emekli olan babasından yetim maaşı alabilir mi? Alırsa bu uygulama, Anayasa’nın 10’uncu maddesine aykırı düşmüş olmaz mı? 3- Daha önceden yetim maaşı alanların maaşları halen ödenmekteyken, şu an alanlara ödenmemesi sebebiyle daha önceden alanlar ve şimdikilerin durumları nasıl olacak? SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı’nın birleştirilmesinden sonra kavram ve hukuk karmaşası başladı. Kurumların birleştirilmesinden sonra nereden emekli olunduğunun bir önemi kaldı mı, kalmadı mı? Cevap: 1) Emekli Sandığı’ndan aylık alan biri, SSK’dan anne veya babasından dolayı yetim aylığı alamaz. 2) SSK’dan aylık alan biri, anne veya babasından dolayı Emekli Sandığı’ndan yetim aylığı alabilir. 3) 1 Ekim 2008 itibarıyla kazanılmış haklar korundu. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık sigortası Kanunu’nun geçici maddelerini incelerseniz, eski adıyla SSK’lı, Bağ-Kur’lu ve Emekli Sandığı iştirakçilerinin korunan haklarına ulaşabilirsiniz. Sosyal Güvenlik Kurumları tek çatı altında toplandı. Ancak, sigortalılar arasındaki statü farklılıkları devam ediyor. Örneğin, 30 Nisan 2008’den önce sigortalı olanlar, bu tarihten sonra sigortalı olanlar, 4/a’lılar (SSK), 4/b’liler (Bağ-Kur) ve 4/c’liler (memurlar) arasındaki farklı uygulamalar maalesef devam ediyor. Emekli aylığınız yanlışlıktan değil sistemden dolayı düşük Soru: 1 Mart 2010’da 6470 gün prim ödemesiyle emekli oldum. 672 lira 50 kuruş aylık bağlandı. Bağlanan aylık doğru mu? Cevap: Prim ödeme gün sayısına dayalı olarak emekli aylığı tutarının düşük olup olmadığını tespit etmek mümkün değil. Çünkü, emekli aylığını tüm çalışma döneminde, üstünden prim ödenen kazanç tutarı ile prim ödeme gün sayısı belirliyor. Maalesef emekli aylıkları genelde düşük. Eşit ve adil değil. Çünkü, aynı kazanç tutarı üstünden SSK’ya aynı gün sayısında prim ödeyen ancak değişik zamanlarda emekli olanlar, farklı tutarda aylık alıyor. Aynı gün sayısı üstünden prim ödeyen SSK’lı, Bağ-Kur’lu ve Emekli Sandığı iştirakçileri de farklı tutarlarda emekli aylığı alıyor. Neresinden bakarsanız bakın, düşük olmasının yanında eşit ve adil olmayan emekli aylıkları, kanayan bir yara. Emekli aylığınızda yanlışlık olmadığı kanaatindeyiz. Yurtdışı borçlanmasıyla emekli olanlar aylığını kestirmeden çalışabilecek Soru: Yurtdışı borçlanması yapıp emekli olanlar bilindiği üzere çalışamıyor. Bu yasanın iptalinin söz konusu olduğunu öğrendim ama iptal olup olmadığını öğrenemedim. Bu konuda bilgi verir misiniz? Cevap: Bir haksız uygulama daha sonlandırıldı. Yurtdışı çalışma süresini borçlananların emekli aylığını kestirmeden, destek primi ödemek suretiyle çalışma yasağına son veren 5997 sayılı Yasa, 19 Haziran 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Söz konusu yasanın 15’inci maddesi ile 3201 sayılı ‘Yurtdışında bulunan Türk vatandaşlarının yurtdışında geçen sürelerinin sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilmesi hakkında kanun’un 6’ncı maddesinin (B) fıkrasının ilk paragrafında yapılan değişiklikle, yurtdışı borçlanması yaparak emekli olanların, destek primi ödeyerek, emekli aylıkları kesilmeden çalışmalarına imkan sağlandı. 1999’a kadar yüzde 50 Emlak Vergisi ödeyen emekli, 1999’dan sonra vergi ödemiyor Soru: Emekli aylığından başka geliri olmayanların Emlak Vergisi ödemeyeceğine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı hangi tarihten itibaren geçerli? Cevap: Emlak Vergisi Kanunu’nun 8’inci maddesi, Bakanlar Kurulu’na hiçbir geliri olmayanların, emekli aylığından başka geliri olmayanların, gazilerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin ve engellilerin, Türkiye sınırları içinde brüt 200 metrekare alanı geçmeyen tek meskene sahip olanların Emlak Vergisi oranını ‘sıfıra’ kadar indirme yetkisi verdi. Bakanlar Kurulu bu yetkisini 1999’a kadar, söz konusu kişilerin Emlak Vergisi’ni yüzde 50 azaltarak kullandı. Bu kişiler büyükşehir belediye sınırları içindeki meskenleri için binde 4 yerine binde 2 oranında Emlak Vergisi ödedi. Bakanlar Kurulu, 1999’dan itibaren söz konusu kişilerin Emlak Vergisi oranını sıfıra indirdiğinden dolayı bu kişiler vergi ödemiyor. Bakanlar Kurulu her yıl karar alarak Emlak Vergisi oranını sıfıra indirirken, en son 29 Aralık 2006 tarihli kararı ile 2007 ve müteakip yıllar için, vergi oranını her yıl alma uygulamasına da son verdi. Bakanlar Kurulu aksi yönde bir karar almadığı sürece adı geçen kişiler tek meskenleri için Emlak Vergisi ödemeyecek. Şirket ortağı sigortalı çalışamaz Soru: Önceden sigortalı olarak çalışan üç kişi işten ayrılıp şirket kuruyor ve ortak oluyorlar. Bu ortaklar SSK’lı olarak devam edebilirler mi? Bağ-Kur’lu olma zorunluluğu var mı? Cevap: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 4’üncü maddesi hükmünce, anonim şirket yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketin komandite ortakları diğer şirket (limitet, şahıs şirket gibi) ve donatma iştiraklerinin tüm ortakları 4/b’li (Bağ-Kur) olmak zorunda. Şirket ortağı olduktan sonra 4/a’lı (SSK) olamazlar. Mazeret izinleri yıllık ücretli izin süresinden düşülemez Soru: Yıl içinde şirket çalışanlarımıza verdiğimiz mazeret izinlerini, personelin yıllık ücretli izin süresinden mahsup edebilir miyiz? Cevap: Şirketinizde çalışan personele yıl içinde vermiş olduğunuz mazeret izinlerini, personelin yıllık ücretli izin süresinden mahsup edemezsiniz. Muhasebeci sadece çalıştığı yerin vergi beyannamelerini imzalayabilir Soru: Bir şirkette çalılan ve şirketin vergi beyannamelerini imzalayan muhasebeci, arkadaşı olan kişinin de vergi beyannamelerini imzalayabilir mi? S. K Cevap: Bağımlı çalışan meslek mensupları, sadece çalıştıkları mükellefe ait vergi beyannamelerini imzalayabilir. Başka mükelleflerin beyannamelerini imzalama yetkileri yok. Sorudaki meslek mensubu, arkadaşının beyannamesini imzalayamaz. Ekrem Sarısu / Posta |