Serbest
Meslek Kazançlarında Tahsilat Olmasa da KDV
Doğar
Genel geçerli hukuk
kuralına göre özel kanun hükmü her zaman
genel kanun hükmünün önüne geçer. Bu açıdan,
genel bir kanun olan 213 Sayılı Vergi Usul
Kanununda tanımlanan verginin doğumu, her
vergi kanununun vergiyi bağladıkları olayın
vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile
gerçekleşecektir.
Serbest meslek faaliyetlerinin KDV
karşısındaki durumunu bu perspektifte
değerlendirmek gereklidir.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 67’nci
Maddesine göre serbest meslek kazancı bir
hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti
karşılığı olarak tahsil edilen para ve
ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para
ile temsil edilebilen menfaatlerden bu
faaliyet dolayısıyle yapılan giderler
indirildikten sonra kalan farktır. (Kazancın
Elde Edilmesinde Tahsil Esası)
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun
10/a Maddesine göre vergiyi doğuran olay
hizmet ifası hallinde hizmetin yapılması
anında meydana gelmektedir.
213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 236’ncı
Maddesi; serbest meslek erbabının, mesleki
faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı
için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim
edeceğini ve bir nüshasını müşteriye
vereceğini, müşterinin de bu makbuzu istemek
ve almak mecburiyetinde olduğunu hükme
bağlamıştır. Kanunun 227’nci Maddesi, kanuna
göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan
münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların
tevsikinin mecburiyetini ortaya koymaktadır.
Kanunun 210’ncu Maddesi ise; serbest meslek
erbabının bir (Kazanç defteri) tutacağına ve
defterin hasılat tarafına ücretin alındığı
tarih ve miktarı ile kimden alındığının
yazılacağına hükmetmiştir.
Bu durumda; serbest meslek kazançları için
tahsil esası kanun koyucu tarafından ortaya
konulmuş, hizmetlerde ise KDV’nin doğumu
hizmetin yapılmasına bağlanmıştır. VUK’un
ortaya koyduğu serbest meslek makbuzu ise
usul hükmü olarak, kayıtların tevsikinde
kullanılacak, yani serbest meslek kazanç
defterine kaydı gereken tahsilatları
gösteren makbuzlar olarak öngörülmüştür.
Varmak istediğimiz nokta şudur; serbest
meslek makbuzu adında da yer aldığı üzere
bir makbuzdur. Ancak bu makbuzun düzenlenme
kaideleri katma değer vergisinin tahakkuku
ile ilgisizdir. Yine Gelir Vergisi Kanununun
serbest meslek kazançları için öngördüğü
tahsil esası sadece gelir kanununu
bağlamakta, katma değer vergisinin tahakkuku
tahsil esasının dışında bulunmaktadır.
Tamamen kendine özgü hükümleri ve usulü
bulunan Katma Değer Vergisi Kanununa göre
serbest meslek faaliyeti bir hizmettir ve
hizmetin ifası durumunda vergi doğmuş
bulunmaktadır. Bunun için hizmetin karşılığı
paranın tahsil edilmesinin ve makbuz
düzenlenmesinin KDV açısından hiçbir önemi
bulunmamaktadır.
Bu durumda, hizmet ifasından çok sonra
tahsilat yapılmış olsa bile katma değer
vergisi hizmetin ifa edildiği KDV
vergilendirme dönemde hesaplanarak beyan
edilmeli ve tahakkuk işlemi
gerçekleştirilmelidir. Zira, 3065 Sayılı KDV
Kanunu dikkatli incelendiğinde, vergisinin
tahakkuku herhangi bir belgeye değil malın
teslimi veya hizmetin ifasına bağlanmıştır.
Mükelleflerce ödenen KDV’nin indirim konusu
yapılabilmesinin belgeye ve yasal defterlere
kaydedilme şartına bağlanılmış olmasının
konu ile karıştırılmaması gereklidir.
Gelir Vergisi Kanunu 1960 Yılında, Vergi
Usul Kanununu ise 1961 Yılında yürürlüğe
girmiştir. Bu açıdan tahsil esası her iki
kanunda tutarlıdır. Ancak, Katma Değer
Vergisi Kanunu 1984 Yılında yürürlüğe girmiş
bir Kanundur ve diğerlerinden tamamen farklı
bir mantığa sahiptir. Konunun karmaşıklığı
kanunların koyuldukları dönemlerdeki vergi
mantığındaki farklılıktan kaynaklanmaktadır.
Anlaşılmada zorluk yaşansa da kanun
hükümleri çok açıktır. Serbest meslek
mensupları hizmeti ifa ettiklerinde tahsilat
yapmamış olsalar dahi hizmetin karşılığı
olan bedeli KDV beyanlarında dikkate almak
durumundadırlar. www.muhasebenet.net
Çözüm ise oldukça basittir: Serbest meslek
kazançlarının elde edilme esasının tahakkuk
esasına bağlanarak serbest meslek erbabının
artık fatura veya fatura yerine geçen belge
düzenlemesi sağlanmalı, serbest meslek
kazanç defteri ise buna göre yeniden
düzenlenmelidir.
Osman F. ÇANAKKALE
Vergi Denetmeni |