MuhasebeNet

İletişim Hattı

0507 227 29 61

  Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  2010 Vergi Takvimi  I   2010 Yılı Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Asgari Geçim İndirimleri

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   7 Şubat 2010

  Vergi Rehberi 

  2010 Çalışmaları 
  2010 Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

     
 
 

SGK idari para cezalarında lehe olan hükümleri uygulamalı

Sirketimizde 2001 ve 2002 yıllarında çalıştığı iddiasıyla, 2004 yılında hizmet tespit davası açıp 2009 yılında davayı kazanan bir kişi var. SGK tarafından bu kişinin aylık bildirgeler ve 4 aylık bildirgelerini vermediğimizden bahisle Şirketimize idari para cezası gönderildi. Davanın Yargıtay’da kesinleşmesi Eylül 2009’da oldu. İdari para cezası tebligatı da 2009 yılında gönderildi. 2001 ve 2002 yıllarındaki fiil için düzenlenen idari para cezası zamanaşımına uğramış mıdır? Zamanaşımına uğramışsa SGK bunu bizden isteyebilir mi? İsmi Mahfuz

Lehe olan hüküm uygulanır
Hemen belirtelim ki idari para cezaları da ceza hukuku kapsamında değerlendirilmekte olup ceza hukukunun genel prensiplerine göre fiilin işlendiği zamanla ceza maddesinin uygulanacağı zamanda, ilgili ceza maddesi değişmişse lehe olan hüküm uygulanacaktır.
Bu ceza hukukunun genel prensibidir ve her türlü tartışmadan uzaktır. Okurumuzun sorusunda belirttiği durumda olan çok sayıda işveren olacağından konuyu genel olarak anlatmakta fayda vardır.

506 ve 5510’da ceza uygulamaları
5510 sayılı yasa yürürlüğe girene kadar uygulamada olan 506 sayılı yasada idari para cezaları ile ilgili düzenleme 140. maddede yer almaktaydı.
İdari para cezalarının düzenlendiği 506 sayılı yasanın 140. maddesinde birçok değişiklikler yapılmış ve SSK’da genelgeleri ile uygulamaya yön vermiştir.
En son 2007 yılında yapılan değişiklikle 140. maddenin son paragrafı  “Fiilin işlendiği günden itibaren beş yıl içinde tebliğ edilemeyen idari para cezaları zamanaşımına uğrar. İdari para cezaları hakkında, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 30/03/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanır.”  şeklinde düzenlenmiştir.
Maliye Bakanlığının 12.05.2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımladığı 442 no.lu Tahsilat Genel Tebliğinde ise Kabahatler Kanuna göre uygulanacak idari para cezalarının tahsil zaman aşımı konusunu ayrıntılı olarak düzenlenmiş bulunmaktadır.
5510 sayılı yasada ise idari para cezaları 102. maddede düzenlenmiş bulunmaktadır.

Geriye yönelik uygulanmamalı
5510 sayılı kanunun 93. maddesinde ise;  “Kurumun prim ve diğer alacakları ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak on yıllık zamanaşımına tabidir. Kurumun prim ve diğer alacakları; mahkeme kararı sonucunda doğmuş ise mahkeme kararının kesinleşme tarihinden, ... itibaren, zamanaşımı on yıl olarak uygulanır.”  düzenlemesi yer almaktadır.
Burada yer alan düzenleme geriye doğru değil, zaman aşımına uğramamış olan alacaklar için ileriye doğru uygulanacak bir düzenlemedir.

2001 ve 2002’deki fiile ceza uygulanamaz
SGK, söz konusu mahkeme kararına istinaden 2001 ve 2002 yılları için işverene prim tahakkuk ettirebilir, ancak bu yıllarda aylık ve dört aylık prim bordrolarını zamanında vermediği gerekçesiyle idari para cezası tahakkuk ettiremez.
Burada 5510 sayılı yasadan önce geçerli ve lehe hüküm içeren 506 sayılı yasanın 140. maddesinin son paragrafında ifade edilen hüküm geçerlidir. Bu hükme göre, idari para cezası 5 yıl içinde tebliğ edilmediği için zamanaşımına uğramıştır.
İş verene tebliğ edilen cezaya karşı işveren zamanaşımına uğradığını belirterek itirazda bulunabilir.

Eksik borç haline gelmiştir
 Zamanaşımına uğrayan idari para cezası için SGK’nın tebligat göndermesi normaldir. Ancak zamanaşımına uğrayan idari para cezası borcu eksik borç haline gelmiştir. Yani itiraz edilmeden ödenmesi durumunda geri alınamaz. Çünkü kabullenilip ödenmiş sayılacaktır.

SGK hukuki olarak değerlendirmeli
SGK bu durumda olan kişilerin durumunu hukuki olarak değerlendirip ceza hükmü olarak lehe olan hükümleri uygulamalıdır.
Sorular-Cevaplar
Soru: 1995 ve 1997 yılları arasında Kuveyt’de çalıştım. Türkiye’ye kesin dönüş yaparken elçilikten hizmet belgesini aldım. Türkiye’de 2004 yılında sigorta girişim oldu halen çalışıyorum. Yurtdışı borçlanması yapabilir miyim? Ayrıca o yıllarda çalıştığım eski pasaportumu kaybettim ne yapabilirim?

Cevap
: Yurt dışında çalıştığınız sürelerle çalıştığınız süreler arasında bir yıla kadarki boş süreleri borçlanabilirsiniz. Yani 1995-1997 yılları arasında Kuveyt’te çalışmış olduğunuz süreleri, elçilikten almış olduğunuz hizmet belgesini ibraz ederek borçlanıp ödeyebilirsiniz. Pasaport kayıp olabilir, gerekirse Emniyetten yurda giriş çıkışlarınızı gösterir yazı alabilirsiniz.
 

Ahmet ŞERİF ahmet.serif@yahoo.com
 
 
 ▼Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)

Copyrıght  © 2005-2010 www.muhasebenet.net   www.muhasebenet.com . Her hakkı saklıdır.