Vergi ve
prim borçlarına kolaylıkta süreç uzadı,
idareleri zor günler bekliyor
Haftalardır hatta aylardır gündemimizde olan ve
getireceği birçok hüküm ve avantajı basına
yansıyan vergi affına ilişkin kanun nihayet
Meclis'e sevk edildi.
Af mevzuu o kadar dillendirildi ki birçok okur
ve çevremdeki tanıdıklarım kanunun
yayımlandığını ve af uygulamasının başladığını
zannediyor. Hâlbuki daha uygulamanın yürürlüğe
girmesi için çok uzun bir süreye ihtiyaç var.
Çünkü 'hazır af çıkarılıyorken şunu da
ekleyelim, bunu da ekleyelim' düşüncesiyle torba
kanun, çuval kanuna döndü. Affın siyasiler
tarafından dillendirilmesinden itibaren tahsil
zorluğu yaşayan idareler, sürecin uzamasıyla
biraz daha bu durumu çekecek gibi görünüyor.
Ancak kanun yayımlandıktan sonra başvurular ve
diğer işlemler için idareleri yoğun günler
bekliyor. Yukarıda da değindiğim üzere tasarının
kapsamı alacaklı idareler ve alacak türleri
itibarıyla mümkün olduğunca geniş tutulmuş.
Ayrıca, yapılacak ödemelerde finansman
sıkıntısıyla karşılaşılmaması için uzun sürede
taksitle ödeme imkânı getirilmiş ve borçların
önemli bir tutarının ödeneceği iki idare olan
Maliye Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu'na
bağlı tahsil dairelerine yapılacak taksit
ödemeleri aynı aya denk gelmeyecek şekilde
düzenlenmiş.
Beş kısımdan oluşan tasarının ilk dört kısmında
kamuyla borçlular arasındaki alacak-borç
ilişkisine yönelik düzenlemeler bulunuyor.
Burada Maliye, Gümrük, SGK, il özel idareleri,
belediyeler ve diğer kurumlara olan borçların
yapılandırılması, matrah artırımı, dava ve
inceleme aşamasındaki mükelleflerin durumu
düzenlenmiş. Beşinci kısmında ise Sosyal
Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Hakkında
Kanun, İş Kanunu, İşsizlik Sigortası Kanunu ve
diğer bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelere
ilişkin değişikliklere ve kanunun uygulanmasıyla
ilgili son hükümlere yer verilmiş. Bu yüzden
kanunun Meclis'te kabul görüşmelerinin çok uzun
süreceğini düşünüyorum.
Varlık Barışı'na yeni süre
Tasarıda daha önce Varlık Barışı'na müracaat
etmiş ve süreye bağlı bazı prosedürleri yerine
getirmediği için kanunun bazı avantajlarından
faydalanamayan mükelleflere iki aylık süre
içerisinde bu şartları yerine getirmeleri için
mühlet veriliyor. Buna göre kanun kapsamında
bildirim veya beyanda bulunanlardan yurtdışında
bulunan varlıklarını süresi içinde Türkiye'ye
getiremeyen veya Türkiye'deki banka ya da aracı
kurumlarda açılacak bir hesaba transfer
etmeyenler ile yurtiçindeki varlıkları için
beyanda bulunanlardan bilanço esasına göre
defter tutan mükelleflerce süresi içinde sermaye
artırımında bulunmayanların, ilgili sürenin
bitim tarihinden itibaren bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar,
bildirimde bulunmaları, bu varlıkları Türkiye'ye
getirmeleri ve beyana konu yurtiçinde bulunan
varlıkları nedeniyle sermaye artırımında
bulunmaları halinde, 5811 sayılı kanunda yer
alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, bu
maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren
diğer sebeplerle 1 Ocak 2008 tarihinden önceki
dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi
incelemelerinde bulunan matrah farkından Varlık
Barışı kapsamında beyan edilen matrahı mahsup
etme hükmünden faydalanabilecek.
Kapsam dışı alanlar
Tasarıda birçok konuyu ve idareyi ilgilendiren
düzenlemeler bulunuyor. Vergi ve prim borcu
yapılandırmasından başka, devlet memurları
kanunu, YÖK kanunu, SPK, bankacılık, Merkez
Bankası ve buna benzer birçok kanunda değişiklik
yapılmasına ilişkin hükümlere yer verilmiş.
Matrah artırımıyla ilgili bölümde kapsam dışı
bırakılan bazı vergi ve cezalar var. Mesela
gelir stopaj matrah artırımı sadece 'ücretleri'
kapsamış. Bunun dışındaki stopajlara ilişkin
matrah artırımında bulunarak sonraki yıllarda
inceleme dışı kalma imkânı tanınmamış. Mesela
işyeri kiralamalarında ödenen kira üzerinden
yapılması gereken stopaj için matrah artırımı
öngörülmüyor. Matrah artırımı 2006, 2007, 2008
ve 2009 yılları için öngörülmüş. Aslında bu yıl
da bitti sayılır. Matrah artırımı için 2010 yılı
da eklenebilirdi. Ayrıca birçok okurun sorduğu
özel usulsüzlük cezaları için de matrah
artırarak kurtulma imkanı bulunmuyor. Yani
tasarıda ortaya çıkma ihtimali olan vergiler
için artırım yoluyla kurtulma imkanı verilirken,
ortaya çıkma ihtimali olan vergi aslına bağlı
olmayan özel usulsüzlük ve usulsüzlük cezaları
(beyanname veya bildirimleri geç verme, vermeme,
eksik verme, düzeltilmesi halinde kesilenler,
fatura ve belge düzeni, defter tutma düzeni gibi
durumlar) için bir af getirilmemiş, hatta matrah
artırımı yapanlar bile artırım yaptıkları
vergiye bağlı olmadığı için bu cezalardan
kurtulamayacak.
5 yıllık Bağ-Kur priminin iadesi istenebilir
Soru: Annemin 5 yıllık Bağ-Kur primi yatmış ve
kapatılmış (1990). Daha sonra 1996'da öğretmen
babam vefat edince Emekli Sandığı'ndan dul maaşı
bağlandı. Annem 5 yıllık Bağ-Kur primini
tamamlayıp oradan da maaş alabilir mi veya
yatırılan prim başka bir şekilde
değerlendirilebilir mi?
Cevap: Anneniz Bağ-Kur'dan kanunda belirtilen
yaş, prim ödeme gün sayısı ve sigortalılık
süresini doldurarak emekli olabilir. İsteğe
bağlı sigortalı olarak çalışmalar artık Bağ-Kur
kapsamında değerlendirildiği için isteğe bağlı
sigortalı da olabilir. Anneniz adına Bağ-Kur'dan
5 tam yıl prim ödenmişse;
- 53 yaşını doldurmuş olmak kaydıyla prim ödeme
süresini 20 tam yıla (7.200'e) çıkararak emekli
olabilir ya da 54 yaşını doldurmuş olmak
kaydıyla prim ödeme süresini 3.600'e çıkararak
kısmi emekli olabilir.
- Sorunuzdan annenizin işe başlama tarihini 1985
yılı olarak (23 Mayıs 1985 tarihi öncesi) kabul
edersek 41 yaşını doldurmuş olmak kaydıyla adına
5.000 gün prim ödenmişse emekli olabilir. Ya da
58 yaşını doldurmuş olmak kaydıyla adına 3.600
gün prim ödenmişse yaştan emekli olabilir.
Ayrıca annenizin dul aylığı evlenmediği sürece
kesilmez. Yukarıda belirttiğim üzere SSK,
Bağ-Kur ya da isteğe bağlı olarak çalışması
durumunda veya SSK ile Bağ-Kur'dan emekli olması
durumunda da kesilmez.
- Mülga 1479 sayılı kanunun 39'uncu maddesi
uyarınca bu kanuna göre sigortalı olarak
çalıştığı işten ayrılan ve kadın iseler 55,
erkek iseler 60 yaşını doldurmuş oldukları halde
yaşlılık aylığına hak kazanamamış olan
sigortalıların ödedikleri primler, yazılı
istekleri üzerine toptan ödeme şeklinde geri
verilir. Anneniz bu şartları sağladığında
ödedikleri primler kendisine geri verilir.
Ahmet Yavuz / zaman / ahmet.yavuz@zaman.com.tr
|