Vasiyetname çeşitleri
Vasiyetname ile kişiler ölüme
bağlı bir tasarrufla irade açıklamasında bulunurlar. Bu
irade açıklaması, vasiyetname ile yapılıyor. Vasiyetname;
resmi vasiyetname, el yazlı vasiyetname ve sözlü vasiyetname
olmak üzere üç farklı şekilde olabiliyor. Resmi
vasiyetnameyi 2 Mart 2010 tarihli AKŞAM'da anlatmıştık. Bu
yazımızda el yazılı vasiyetname ile sözlü vasiyetname
üzerinde duracağız.
EL YAZILI VASİYETNAME
El yazılı vasiyetname, miras bırakanın kendisi tarafından
düzenlenir. El yazılı vasiyetnamenin geçerli olabilmesi
için, yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar
miras bırakanın el yazısı ile yazılmış ve imzalanmış olması
gerekiyor. Vasiyetnamenin birden fazla sayfa olması halinde
sayfalar numaralandırılarak sayfalar arasındaki bağ otaya
konuluyor.
El yazılı vasiyetnamenin baştan sona el yazısı ile yazılması
gerekiyor. Vasiyetnamenin bir bölümünün elle diğer bölümünün
de başka şekilde (örneğin daktiloyla) yazılması halinde,
diğer şartları da taşıması şartıyla sadece elle yazılan
kısmı geçerli kabul ediliyor.
El Yazılı vasiyetnamede imzanın mutlaka el yazısı ile
atılması gerekiyor. Mühür veya alet kullanılması veya parmak
basılması el yazılı vasiyetnameyi geçersiz hale getiriyor.
El yazılı vasiyetname düzenlendikten sonra saklanmak üzere
açık veya kapalı olarak notere, sulh hakimine veya yetkili
memura bırakılabiliyor. El yazılı vasiyetnamenin saklanmak
üzere notere, sulh hakimine veya yetkili memura
bırakılmaması, geçerliliğini etkilemiyor. Ancak, bu yolun
tercih edilmesi ispat açısından yararlı.
SÖZLÜ VASİYETNAME
Sözlü vasiyetname istisnai hallerde söz konusu olabiliyor.
Sözlü vasiyetname yapılabilmesi için diğer iki vasiyetname
yapılması olanağının bulunmaması gerekiyor. Yakın ölüm
tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi
olağanüstü durumlar nedeniyle resmi veya el yazılı
vasiyetname yapma imkanının olmadığı hallerde, sözlü vasiyet
yoluna başvurabiliyor.
Böyle bir durumdaki miras bırakan son arzularını iki tanığa
açıklar ve onlara bu beyanına uygun bir vasiyetname
yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler. Görevlendirilen
tanıklardan biri, kendilerine açıklanan son arzuları yer,
yıl ay ve günü de belirterek hemen yazar, imzalar ve diğer
tanığa imzalattırır. Yazılan belgeyi birlikte vakit
geçirmeksizin sulh veya asliye mahkemesine verirler. Miras
bırakanı vasiyetname yapmaya ehil gördüklerini, onun son
arzularını olağanüstü durum içinde kendilerine anlattığını
hakime beyan ederler. Tanıklar daha önce bir belge
düzenlemek yerine, vakit geçirmeksizin mahkemeye başvurup
yukarıdaki hususları beyan ederek miras bırakanın son
arzularını bir tutanağa da geçirtebilirler. Sözlü
vasiyetnamede tanık olacak kişilerin, resmi vasiyetname
hazırlanmasındaki tanıklarla aynı özelliklere sahip olması
gerekir. Başka bir deyişle, resmi vasiyetnamenin geçerli
olabilmesi için tanıklarda aranan koşullar sözlü
vasiyetnamede de geçerlidir. Sözlü vasiyet yoluna başvuran
kimse askerlik hizmetinde bulunuyorsa teğmen veya daha
yüksek rütbeli bir subay; ülke sınırları dışında seyreden
bir ulaşım aracında bulunuyorsa, o aracın sorumlu yöneticisi
(örneğin geminin kaptanı), sağlık kurumlarında tedavi
edilmekteyse, sağlık kurumunun en yetkili yöneticisi hakim
yerine geçiyor.
Sözlü vasiyet ancak istisnai durumlarda söz konusu
olduğundan, miras bırakan için sonradan diğer şekillerde
(resmi veya el yazılı) vasiyetname yapma olanağı doğarsa, bu
tarihin üzerinden bir ay geçmesiyle sözlü vasiyet geçersiz
hale geliyor. Örneğin, cephede ağır yaralı iken sözlü
vasiyet yapmış olan bir askerin, daha sonra iyileşerek diğer
vasiyetnamelerden birini yapma olanağına kavuşmuş olması
hali.
Metin Taş-Sezgin Özcan / Akşam |