Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  2010 Vergi Takvimi  I   2010 Yılı Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Çalışma Hayatı Rehberi

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   06 TEMMUZ 2010

  Mali Tatil Uygulama Rehberi 

  2010 Çalışmaları 
  2010 Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

 
       
   

Mükelleflerin işlerini yapmak suç oluşturabilir

Mükellef hakları, mükellef odaklı yönetim' gibi güzel sözler son yıllarda moda haline geldi. Kuşkusuz, devletin mükellefler iyi davranması ve haklarına saygı göstermesi çağdaşlığın bir gereği. Bu doğrultuda mükelleflere iyi davranılması, bilgi verilmesi ve gerektiğinde yardımcı olunması gerekiyor. Ancak, yardımcı olma konusu fazla abartıldığında 'kaş yaparken göz çıkartılması' durumu ortaya çıkabiliyor.
Bilindiği gibi, kamu hizmetiyle görevli memurların, görevlerini yaparken görev tanımlarının dışına çıkmamaları ve vatandaşlara eşit davranmaları gerekiyor. Memurların vergi mükelleflerinin 'özel işlerini' görmeleri, eşit davranma ve tarafsızlık ilkelerini zedeleyebilecek nitelikte bir davranış. İdarenin ve mükellefin taraf olduğu bir ilişkide, idare adına uygulama yapacak bir memurun mükellefin özel işlerini yapması, mükellefin yanında yer alması anlamına geliyor. Kanun koyucu bunu dikkate alarak, vergileme işlerinde çalışan bazı görevlilerin yapamayacağı işleri ayrıca belirlemiştir.


YAKINLARIN İŞLERİNİN YAPILMASI
Mükelleflerin bazı işlerinin yapılması ile ilgili düzenleme, VUK'un 6 ve 363. maddelerinde yer almaktadır. 'Yasaklar' başlığını taşıyan VUK'un 6. maddesinde iki tür yasak düzenlenmiştir. Birinci yasak, VUK'un 5. maddesinde sayılanların (vergi muameleleri ve incelemeleri ile uğraşan memurlar, vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay'da görevli olanlar, vergi kanunlarına göre kurulan komisyonlara iştirak edenler, vergi işlerinde kullanılan bilirkişiler) 'yakınlık içinde olduğu kimselere' ilişkin işlem yapmamaları yönündedir.
Bunlar; kendileri, nişanlıları ve boşanmış olsalar bile eşleri; kan veya sıhri usul ve füruu, evlatlığı veya kendisini evlat edinen yahut kan hısımlığında üçüncü dereceye (bu derece dahil); sıhri hısımlıkta, bu hısımlığı meydana getiren evlenme ortadan kalkmış olsa bile üçüncü dereceye (bu derece dahil) kadar olan civar hısımları; kanuni temsilcisi veya vekili bulundukları kimselerdir.
Yapılması yasak olan işlemler ise, bunlara ait 'inceleme ve takdir işlemleri' olarak belirlenmiştir. Birinci tür yasak olarak belirttiğimiz bu yasak herhangi bir yaptırıma bağlanmamıştır. Yani, bu yasağa uyulmaması halinde yasağa aykırı olarak gerçekleştirilen işlemin geçerliliği ve işlemi yapan görevli hakkında yapılacak işlem konusunda yasada bir hüküm bulunmuyor. Bu açıdan yasada bir eksiklik olduğu görüşündeyiz.
ÖZEL İŞLERİN YAPILMASI SUÇ
VUK'un 6. maddesinin son fıkrasında yer alan ikinci yasak ise mükelleflerin özel işlerini yapma yasağıdır. Buna göre;
'Vergi muameleleri ve incelemeleri ile vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay'da görevli olanlar, mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini ücretsiz de olsa yapamazlar'.
Yasağa aykırı hareketin yaptırımı ise VUK'un 363. maddesinde yer almaktadır. Anılan madde hükmü aşağıdadır.
'Bu Kanunun 6. maddesinin son fıkrası gereğince mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini yapmaları yasak edilen memurlardan bu yasağa aykırı harekette bulunanlar Türk Ceza Kanununun 257. maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre cezalandırılır. Bu hareketlerle vergi ziyaına neden olunması halinde, kişiye ayrıca bu Kanunun 344. maddesine göre vergi ziyaı cezası kesilir'.
Atıfta bulunulan Türk Ceza Kanunu'nun 257/1. maddesinde bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Görüldüğü gibi, ikinci tür yasak oldukça ciddi sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Bizden hatırlatması...

İkramiye için önce talep sonra dava açmak gerekiyor
Emekli ikramiyesi ödenmeyenlere ilişkin bir yazınızı okudum. Ben 1980-1997 arasında Halk Bankasında çalıştım, sonra içten çıktım, 2005 yılında SSK'dan emekli oldum ama Emekli Sandığına tabi çalıştığım yıllara ilişkin ikramiyemi alamadım. Şimdi emekli ikramiyemi alabilir miyim? Emekli Sandığı'na dilekçe mi vermem gerekiyor, yoksa İdare Mahkemesinde dava mı açmalıyım? Taylan Demirci
Farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak çalışanlara, Emekli Sandığına tabi hizmet sürelerine ilişkin emekli ikramiyesi ödenmesi için, son defa Emekli Sandığına tabi görevdeyken emekliye ayrılmış olma hükmünü, Anayasa Mahkemesi iptal etti. İptal edilen hüküm yerine en geç 5 Haziran 2010 tarihine kadar çıkarılması gereken Yasa,19 Haziran 2010 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 1 Haziran 2010 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe kondu. Ancak yeni düzenlemede de Anayasa Mahkemesi'nin iptal gerekçesi dikkate alınmadı. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği 2829 sayılı Yasadaki, ' Son defa TC. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve...' ibaresi bu kez 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunun 89. maddesine kondu.
Yeni düzenlemede de eski uygulamanın devamı öngörüldüğünden siz ve sizin durumunuzda olanlar, emekli ikramiyesi alamayacaklar. Bu durumda, emekli ikramiyenizi Emekli Sandığından talep edip ret yazısı geldiğinde, 60 gün içinde İdare Mahkemesine dava açarak, emekli ikramiyenizi mahkeme yoluyla almayı denemekten başka çareniz kalmıyor. Dava dilekçenizde yeni düzenlemenin de Anayasaya aykırı olduğu iddiasında bulunursanız ve mahkeme iddianızı yerinde görürse, yeni düzenlemeyi, iptali için Anayasa Mahkemesine götürebilir.

AKLINIZDA BULUNSUN
Mahkeme kararının aile bireylerine tebliğ edilmesi

TEBLİGAT Kanunu'na göre yapılacak tebliğlerin tebliğ muhatabı ile birlikte oturan aile bireylerine yapılması mümkündür. Ancak böyle bir durumda, tebligatın muhatabı yerine aile bireylerine yapılma nedeninin ve ilgili kişinin muhatapla birlikte oturduğu hususlarının tebliğ evrakından belirtilmesi gerekir.

Metin Taş-Sezgin Özcan / Akşam

 
 
   

Yasal Uyarı
 

 

 

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght  © 2005-2010 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.