65 yaşını doldurmuş muhtaçlarla
özürlü muhtaçlara aylık...
06 Kasım 2010 tarihli Resmî Gazetede 27751
sayısında 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve
Kimsesiz Türk Vatandaşları ile Özürlü ve Muhtaç
Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında
Yönetmelik bugün (01.12.2010) yürürlüğe girdi.
Böylece bu konudaki 20.6.2006 tarihli yönetmelik
yürürlükten kaldırılmıştır.
Yeni yönetmelikle 65 yaşını doldurmuş muhtaç,
güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşları ile özürlü
ve muhtaç Türk vatandaşlarının hak sahipliğinin
tespiti ve kontrolüne ilişkin usul ve esaslarda
bazı değişiklikler olmuştur. Bu sebeple bugün
köşemizi, özet hak sahipliğinin tespiti ile
ilgili hususlara ayırmak istiyoruz.
KİMLERİ KAPSIYOR?
Yeni yönetmeliğe göre; aylık alma aşağıdaki
kategorilere göre uygulanmaktadır.
* 65 yaşını dolduran, kanunen bakmakla yükümlü
kimsesi olmayan, SGK’dan aylık veya gelir
almayan, nafaka veya benzeri geliri olmayan, 96
TL’den daha az bir gelire sahip olanlar,
* 96 TL’nin üzerinde nafaka almayanlar,
* Ayda 96 TL’yi aşmayacak şekilde ticari, zirai,
serbest meslek kazancı, ücret, menkul ve
gayrimenkul sermaye iradı, diğer kazanç, irat ve
benzeri geliri olmayanlar, tarımsal destek
geliri bulunmayanlar,
* Vakıflar Genel Müdürlüğünden, il ve ilçe
sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarından
veya mahalli idarelerden 96 TL’nin üzerinde
sürekli nakdi yardım almayanlar
* %40-%69 arasında ve %70’in üzerinde özürlü
raporu olan ve yukarda belirtildiği gibi bir
geliri olmayan, 96 TL’den daha az bir gelire
sahip olanlar,
* 18 yaşından küçük özürlüler için yakınlarına
da maaş alması için, SGK’dan aylık veya gelir
almayan, nafaka veya benzeri geliri olmayan, 96
TL’den daha az bir gelire sahip olanlar,
* Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Genel
Müdürlüğü tarafından ödenen bakım ücreti
muhtaçlığın tespitinde bir gelir olarak dikkate
alınmaz.
İl veya ilçe idare kurullarınca, muhtaçlık
kararı, başvuru tarihinden itibaren en geç 3
ayiçerisinde verilir.
KİMLERİ KAPSAMIYOR?
* Sosyal güvenlik kurumlarından bir gelir veya
aylık alanlar
(Yetim aylığı alanlar hariç). İsteğe bağlı prim
ödeyenler veya SGK’ya uzun vadeli sigorta primi
ödeyenler (Genel Sağlık Sigortası ödeyenler
dahil),
* 96 TL’nin üzerinde nafaka bağlananlar,
* 96 TL ve üzerinde mahkeme kararıyla devamlı
gelir alanlar,
* Üzerindeki malları ve gelirleri devredilerek
bir sözleşmeyle gerçek ve tüzel kişilerce
kendilerine bakılanlar
* Menkul ve gayrimenkul geliri olanlar,
* 96 TL’e üzerinde devamlı gelir sağlayanlar,
* Vakıflar ve diğer sosyal yardım kurumlarından
96 TL’e üzerinde gelir, harçlık ve aylık adı
altında düzenli aylık ödeme alanlar.
Özürlülük kavramı
2022 sayılı yasa kapsamında özürlülere Sağlık
Kurulu Raporu vermeye yetkili hastanelerin
belirlenmesi ile sağlık raporlarının alınmasına
ilişkin esaslara göre “özürlü” tanımı ikiye
ayrılıyor:
a) Özür durumuna göre tüm vücutta fonksiyon
kaybı oranı, % 40 ile % 69 arasında olanlar
“özürlü”,
b) Özür durumuna göre tüm vücutta fonksiyon
kaybı oranı, % 70 ve üzerinde olanlar ise
“başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam
ettiremeyecek derecede özürlü” olarak kabul
edilir.
Lütfi köksal / türkiye |