Kaçakçılık suçları
ve naylon fatura ihtilafları
Vergi Usul Yasası'nın 227'nci maddesi uyarınca yasada
aksine hüküm olmadıkça, bu yasaya göre tutulan ve üçüncü
şahıslarla olan kayıtların tevsiki (kanıtlanması) daha
açıkçası belgelendirilmesi gerekmektedir. Bir başka
açıdan Vergi Usul Yasası, mükelleflerin vergilendirme
ile belirli olgu ve işlemleri yasa ile kullanılması
zorunla kılınan belgelere bağlanmasını ve bu belgelerle
ispat edilmesini öngörmüş bulunmaktadır. (Tanım için
bakınız: Kızılot, Şükrü-Zuhal "Vergi, Ticaret ve Ceza
Hukuku Yönünden Kaçakçılık Suçları ve Naylon Fatura
İhtilafları" Yaklaşım Yayınları, Ekim, 2009, Ankara. Sf.
33.)
Vergilendirme çalışmalarında matraha ulaşabilmek için
yapılan işlemlerin vergi yasalarında yer alan istisnalar
hariç tümünün usulünce düzenlenmiş belgelere bağlanması
zorunludur. Bu bağlamda Vergi Usul Yasası vergilendirme
işlemlerinde kullanılması gereken belgeleri, nitelikleri
ve özelliklerini belirlemiş bulunmaktadır.
Vergi hukuku açısından en önemli belge faturadır. Vergi
Usul Yasası'nın ikinci kitabının "Vesikalar" başlığını
taşıyan üçüncü kısmının ikinci bölümü, "Fatura ve Fatura
Yerine Geçen Vesikalar"ı tanımlamıştır. (Madde: 229-235)
Vergi Usul Yasası'nda yer alan tanımlamaya göre,
"Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında
müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı
satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen
ticari vesikadır. "Faturanın şekli aynı yasanın 230'uncu
maddesinde ayrıntılı olarak belirlenmiş, faturanın
düzenlenmesi sırasında dikkate alınması zorunlu görülen
ilkeler 231'inci maddesinde yer almıştır.
Vergi Usul Yasası'nın 231/6'ncı maddesinin parantez içi
hükmüne göre "fatura düzenlemek zorunda olanlar,
müşterinin adı ve soyadı ile bağlı olduğu vergi dairesi
ve hesap numarasının doğruluğundan sorumludur". Bu
bağlamda "Fatura düzenleyenin istemesi halinde müşteri
kimliğini ve vergi dairesi hesap numarasını gösterir
belgeyi ibraz etmek zorundadır."
Faturanın düzenlenmesi, kullanılması, hukuken etkili
olduğu alanlar, düzenlenmesinde ve kullanılmasında
ortaya çıkan duraksamalar, faturanın düzenlenmesinde
dikkate alınması gereken ilkeler uygulamada devamlı
sorun yaratmış, ayrıca piyasada gittikçe kullanımı artan
gerçeği yansıtmayan, içeriği ile gerçek durumu farklı
işlemler için düzenlenen faturalar, gerçekle hiçbir
biçimde ilgisi bulunmayan faturalar, vergi idaresi
tarafından da devamlı takip edilen hale gelmiştir.
Özel hukuk açısından ise düzenlenen faturanın hüküm
ifade edebilmesi için, adına düzenlenen kişiye tebliğ
edilmesi gerekir. (Kızılot, Şükrü-Zuhal, age, Sf. 90)
Tebliğ ise hukuki bir işlemdir. Tebliğin yapılması
ayrıca hukuki açıdan belli gereksinimlere bağlıdır.
Fatura üzerinde yer alması gereken bilgilerin yanlış
yazılması halinde bu bilgilerin üzeri çizilerek yerine
doğruları yazılamaz. Bu bağlamda da "Eğer bir fatura
düzenlenirken hata yapılmış ise o fatura iptal edilir ve
yeniden fatura düzenlenir. İptal edilen fatura ise yeni
düzenlenen fatura nüshası ile muhafaza edilir. "Eroğlu,
Nurettin" (Açıklamalı ve İçtihatlı Vergi Usul Kanunu,
Ankara, 1998, Sf: 332-Kızılot, Şükra-Zuhal, age, Sf.
95.)
"Fatura" konusunun en geniş kapsamlı incelenmesi Prof.
Dr. Sayın Şükrü Kızılot ile eşi Avukat Sayın Zuhal
Kızılot tarafından yapılmıştır. Eylül ayında Yaklaşım
Yayıncılık tarafından Maliye ve Hukuk literatürüne
kazandırılan "Vergi, Ticaret ve Ceza Hukuku Yönünden
Kaçakçılık Suçları ve Naylon Fatura İhtilafları"
başlıklı eser 736 sayfa ve üç bölümden oluşmaktadır.
Çalışmanın bölümleri:
* Belge, önemi ve yaygın kullanılan belge olarak fatura,
* Türk Vergi Hukuku'nda naylon fatura düzenlemek ya da
kullanmak,
* Kaçakçılık ve sahte ya da muhteviyatı itibariyle
yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma suçları ve
cezalar,
başlıklarını taşımaktadır.
Vergi hukuku uygulamalarında çıkan ve rastlanılan
olguların başında özellikle kayıtdışı işlemlerin kayıtlı
hale getirilebilmesi için gerçek bir işleme dayanmayan
fatura düzenlemeleridir (naylon fatura kullanımı). Bazı
hallerde de faturanın içeriği ile gerçek yapılan işlemin
miktar ve değer gibi benzeri temel bilgilerin
farklılaştırılmış olduğu gözlenmektedir. Bu tür
faturalar ise yanıltıcı belge olarak kabul edilmektedir.
Ancak bu olgular sadece fatura kullanımı ile sınırlı
değildir. Gider pusulası, müstahsil makbuzu, serbest
meslek makbuzu gibi belgeler de söz konusu gerçek dışı,
daha açıkçası gerçeği yansıtmayacak şekilde
düzenlenebilmektedir.
Sayın Kızılot çifti, uzun soluklu, ciddi bir çalışma ile
belge ve "fatura"yı inceleyerek vergi, ticaret ve ceza
hukuku yönünden "fatura" kavramına hukuki bir çerçeve
çizme başarısını göstermişlerdir.
Tüm işadamları, iş camiası, akademisyenler, müşavirler,
bilirkişiler, konuyu hukuki açıdan değerlendirmek ve
karar vermek durumunda olanlar bu çalışmayı bir başucu
kitabı olarak kabul etmek suretiyle, bundan böyle
kanımızca daha da verimli çalışma olanağını
bulacaklardır. Söz konusu çalışmadan edinmek isteyenler
"Yaklaşım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret AŞ"nin "Yıldızevler
Mah. 736 Sk. No: 7 Çankaya Konakları A Blok
Çankaya-Ankara" adresine bizzat başvurabilecekleri gibi
söz konusu yayınevinin (0312) 439 43 43 telefonu veya
(0312) 439 43 40 faksı aracılığı ile de istemde
bulunabilirler. Ayrıca e-mail yoluyla:
yaklaşım@yaklaşım.com adresinden de "Yaklaşım"
yayınlarından yararlanmak mümkündür.
Veysi Seviğ
Referans/31.10.2009 |