Hem dava açıp hem de
uzlaşma istenebilir mi
BAŞLIĞI okuyan çok kişinin “Hayır olmaz öyle şey.
Önce uzlaşma istenir. Uzlaşmaya varılamazsa o zaman
vergi mahkemesine dava açılır” dediğini duyar gibiyim.
Oysa böyle bir uygulama mümkün.
Mükellef, kendisine tebliğ edilen vergi ve ceza
ihbarnamelerine karşı, süresi içinde hem vergi
mahkemesine dava açabilir hem de uzlaşma isteyebilir.
GEREKÇESİ NE?
Normal koşullar altında, önce uzlaşma istenir.
* Ardından, belirlenen gün ve saatte uzlaşma görüşmesine
gidilir.
* Belli bir tutarda anlaşmaya varılamazsa, vergi
mahkemesinde dava açılabilir.
100 uygulamadan 99’u hatta 99.9’u böyle.
* Bazı durumlarda örneğin teminat ve haciz uygulamasının
söz konusu olduğu durumlarda, uzlaşmaya başvuru, uzlaşma
gününün belirlenmesi ve görüşmelerin yapılması 3-5 ay
hatta daha fazla sürebilir.
* Mükellefin aynı anda hem dava açıp hem de uzlaşma
istemesi halinde, yargılama süreci ile ilgili savunma,
savunmaya cevap vs. gibi dosyanın oluşması ile ilgili
işlemler yürüyebilir.
* Uzlaşmanın sağlanması halinde ise, mahkemedeki dava
dosyası geri çekilir.
MALİYE’NİN GÖRÜŞÜ
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın da konuya
ilişkin görüşü aşağıdaki gibi:
“Önce vergi mahkemesinde dava açılıp ardından uzlaşma
talebinde bulunulması mümkündür VUK Ek Madde 7/2 ve
Uzlaşma Yönetmeliği’nin 13. maddesi uyarınca, dava
uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi
mahkemelerince incelenemez. Herhangi bir nedenle
incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz
sayılır. Uzlaşma sağlanırsa, durum vergi mahkemesine
bildirilir ve dava incelenmeden reddolunur. Uzlaşma
sağlanamazsa bu durumda vergi mahkemesine bildirilir.
Mükellef uzlaşma gününden önce uzlaşma talebinden
vazgeçerse, vergi mahkemesindeki dava kaldığı yerden
devam eder.” (Maliye Bak. Özelgesi, 21 Ekim 2009 Tarih
ve 27/2792-413/99390 Sayılı).
UZLAŞMA KABULLENMEK MİDİR?
Vergi ve cezalarla ilgili olarak uzlaşma istenilmesi,
yapılan vergilendirme işlemin doğru olduğu ve mükellefçe
aynen kabullenildiği anlamına gelmez. Uzlaşma isteyen
mükellefin, uzlaşamadığı takdirde dava açma hakkı
kaybolmamaktadır.
Uzlaşma komisyonlarının, vergi ve ceza tutarını indirme
bakımından “sınırsız” bir yetkisi vardır. Örneğin
cezanın tamamını sıfıra indirebileceği gibi, vergileri
de (hata varsa) sıfıra indirebilmektedir. Özellikle
vergide yüksek oranda indirim ya da sıfırlama, yapılan
incelemenin sağlam bir dayanağının bulunmadığını
gösterir.
Uzlaşma komisyonları, uzlaşma öncesinde dosyayı tetkik
edip, vergi inceleme raporunu dikkatle okumakta, Maliye
Bakanlığı Merkezi Uzlaşma Komisyonu, ilgili birimden de
örneğin KDV konusundaki bir uzlaşmayla ilgili olarak KDV
şubesinden görüş almakta, mükellefin iddialarını ve
varsa yapılan ciddi hataları değerlendirmekte, buna göre
de indirim oranını düşük ya da yüksek tutmaktadır.
Maliye Bakanlığı’nın 2009 yılında yayımladığı faaliyet
raporunda yer alan aşağıdaki tablodan da fark edileceği
gibi, yüksek tutardaki vergi ve cezaların görüşüldüğü
Koordinasyon Uzlaşma Komisyonu ve Maliye Bakanlığı Gelir
İdaresi Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Merkezi
Uzlaşma Komisyonu’nun;
* Vergi cezalarının ortalama yüzde 99,3’ünü,
* Vergilerin ise ortalama yüzde 74 ve 68’ini kaldırdığı
görülmektedir.
Bir kez daha belirtelim buradaki indirim, yapılan vergi
indirimlerinin ortalaması. Vergilerde, duruma göre yüzde
10 ya da 30, duruma göre de yüzde 90-99 indirim
yapılmakta, ortalamasının da yüzde 74 ya da 68 olduğu
göze çarpmaktadır.
Şükrü Kızılot
Hürriyet/27.10.2009 |