Muhasebe  

Maliye

Vergi

Yasal Uyarı

Vergi Takvimi

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :  25 Aralık  2009

   Ana sayfa

   2010 Çalışmaları

   2010 Pratik Bilgiler

   Staj - Stajyer Rehberi

   Kanun-Mevzuat Rehberi

   Sosyal Güvenlik Rehberi

   Muhasebe Bilgi Rehberi

  Tekdüzen Hesap Planı

 


Patronun borcundan faiz istenir mi?

Patronlarla muhasebecilerin en çok çatıştığı konulardan birisidir bu konu.

Ülkemizde şirket sahipleri genelde şirkete borçludur.

Şirketin kasasını kendi kasası gibi görüp rahatça para çekerler çünkü.

Ya da patronların tüm masraflarını şirket karşılar.

Doğal olarak bu paralar patronun borcuna yazılır.

Ortak cari hesabı bazen de kurtarıcı bir hesap olarak görünür. Örneğin belgesiz bir harcama varsa bu tutar doğrudan ortak cari hesabına yazılır.

Nedeni ne olursa olsun muhasebeciler bu borca faiz uygulanması gerektiğini ayrıca bu faiz üzerinden KDV alınması gerektiğini iddia ederler.

Patronlar da “yahu bu zaten benim param ne faizi” diye tepki gösterirler.

Kim haklı peki?

Ne yazık ki muhasebeciler haklı.

Daha doğrusu vergi kanunları ve maliye böyle diyor.

Aynı durum şişkin kasa bakiyeleri için de geçerli.

İnceleme elemanları kasada görülen yüksek meblağlara da ortak borcu gibi işlem yapıyorlar.

Haksız da sayılmazlar.

Bu kasa bakiyeleri de aslında aynı nedenlerden kaynaklanıyor. Tek fark burada ortak hesabına borç yazmak yerine bu para kasadaymış gibi görünüyor.

******

Vergi kanunlarımız açısından şirketin ortaklarına faizsiz olarak para kullandırması mümkün değil.

İnceleme elemanları bu tür durumlarda şirketin en az mahrum kaldığı mevduat faizi oranında faiz alması gerektiğini iddia ederek cezalı kurumlar vergisi ve KDV tarhiyatı istiyorlar.

Eğer şirket kredi kullanıyorsa bu kez kredi faizi oranında bir faiz hesaplanıyor.

Bu son dönemlerin en moda vergi incelemesi konusu.

Üstelik tespiti de çok kolay.

Şirketin ortaklarından alacaklı olup olmadıkları beyanname ekindeki bilançolardan rahatlıkla görülebiliyor.


******

Peki, bu durumdan kurtulmak için neler yapılabilir?

En ucuz maliyetli çözüm, varsa birikmiş karların dağıtılması.

Kar paylarının yarısı gelir vergisinden istisna olduğu için bu işlemdeki vergi yükü dağıtım aşamasındaki yüzde on beş oranındaki stopaj dahil yüzde yirmi yirmibeş civarlarında kalabiliyor.

Diğer çözüm ise şirket ortaklarına makul bir tutarda ücret veya huzur hakkı tahakkuk ettirmek.

Bu belki birikmiş olan borcu eritmez ama borcun bundan sonraki dönemlerde artmasını önleyecektir.

Yeterli miktarda geçmiş yıl karları yoksa birikmiş borçların tasfiyesi için ise ortakların bu borcu ödemek için şirkete ödeme yapmaktan başka bir seçenek kalmıyor.

Çünkü bu borç kaldığı sürece risk sürüyor demektir.


******

Tersi durumda söz konusu olabilir.

Yani ortak şirketten alacaklı olabilir.

Bu durumda şirket ortağına faiz öderse, bu faizin gider yazabilmesi açısından çeşitli şartlar var.

Ortaktan alınan borç için ödenen faizin gider yazılabilmesi için borç tutarının kurumun dönem başındaki öz sermayesinin üç katını geçmemesi gerekiyor

Eğer borçlanma bu oranı geçerse ancak öz sermayenin üç katına kadarki borca isabet eden faiz gider yazılabiliyor.

Ancak şirket tarafından ister gider yazılsın ister kanunen kabul edilmeyen gider niteliğinde olsun faizi alan gerçek kişi ortağın bu geliri dolayısıyla gelir vergisi ödemesi gerekiyor.

Atilla DÖLARSLAN

atilladolarslan@yontemymm.com.tr

25.12.2009

    
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2009  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.