SGK'da da uzlaşma sistemi olmalıdır
Ankara Sanayi Odası (ASO)
Başkanı Özdebir, vergi mevzuatının mükellefle olan
ihtilaflarda uzlaşmaya imkan sağladığını, bu imkanın SGK
ile olan ihtilaflara da uygulanmasının doğru olacağını
kaydetti.
Özdebir, Ankara Sanayi Odası'nın Ekim Ayı
Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ÖTV-KDV
indirimlerinin piyasalara getirdiği canlılığın
kendilerini umutlandırdığını, ancak sanayi üretimindeki
son gelişmelerden endişelendiklerini söyledi. Sanayi
üretiminin, Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre
yüzde 6,3, bir önceki aya göre yüzde 5,7 azaldığını
belirten Özdebir, dış ticaretteki daralmanın ve
enflasyondaki düşüşün de devam ettiğini belirtti.
Ekonomik krizden çıkışta alınacak doğru ekonomik
kararların yanı sıra beklentilerin olumluya dönmesinin
de büyük önem taşıdığını ifade eden Özdebir, ''Bu
nedenle reel kesim güven endeksi, beklentilerin yönü
hakkında önemli bilgiler vermektedir. Ancak, Temmuz
ayında 100'ü geçen reel kesim güven endeksi Ağustos
ayında 98,5'e Eylül ayında da 97,8'e gerilemiştir. Bu
olumsuz bir gelişmedir ve reel sektörde güven artırıcı
tedbirlerin bir an önce alınması gerektiğini ortaya
koymaktadır'' diye konuştu.
Ağustos ayında 81,3 olan Tüketici Güven Endeksi'nin,
Eylül ayında Ağustos ayına göre binde 77 oranında
artarak 81,92 değerine yükseldiğini, küçük de olsa
tüketici güvenindeki bu artışın olumlu olduğunu anlatan Özdebir,
''İşsizlikteki görünüm olumlu değildir. Temmuz döneminde
işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 842 bin kişi
artarak 3 milyon 267 bin kişiye yükselmiştir'' dedi.
İstihdamı artırmak için işe almanın ve işten çıkarmanın
maliyetlerini düşürmek gerektiğini dile getiren Özdebir,
''bu maliyetlerin önemli bölümünü kıdem tazminatının
oluşturduğunu, reel sektör üzerinde altından
kalkılamayacak bir kıdem tazminatı yükü biriktiğini,
kıdem tazminatı uygulamasının hem işgücü maliyetlerini
yükselterek rekabet gücünü olumsuz etkilediğini hem de
yeni işe almaları güçleştirerek işsizlikle mücadeleye
engel olduğunu'' savundu.
Çeşitli ülkelerdeki kıdem tazminatı uygulamalarından
örnekler veren Özdebir, Avusturya'da kıdem tazminatı
sisteminin farklı bir yapıda olduğunu söyledi.
Avusturya'nın, önceleri Türkiye'dekine benzer bir kıdem
tazminatı sistemine sahipken, esas olarak işçi
sendikalarından gelen talepler doğrultusunda sistemde
2003'te reform yaptığını anlatan Özdebir, ''Yapılan
reformla kıdem tazminatı sistemi tamamen değiştirilmiş
ve kıdem tazminatlarının bir fon tarafından yönetilmesi
kararlaştırılmıştır. Avusturya'da çalışanların kıdem
tazminatları bir havuzda değil, kendileri adına açılan
bir hesapta birikmekte ve değerlendirilmektedir'' dedi.
Avusturya benzeri bir uygulamanın Türkiye'de kayıtdışı
istihdamla mücadelede de olumlu sonuçlar doğuracağını
öne süren Özdebir, bu modelin sosyal taraflar arasında
tartışılması önerisini getirdi.
İş Kanununda yapılan değişiklikle çalışma hayatında 15
yılını dolduran bir işçinin kendi rızası ile işinden
ayrılsa bile kıdem tazminatına hak kazandığını kaydeden Özdebir,
bu durumun işyerlerinde işçi devrini hızlandırdığını, bu
maddenin değiştirilmesinde yarar bulunduğunu söyledi.
Özdebir, vergi mevzuatının mükellefle olan ihtilaflarda
uzlaşmaya imkan sağladığını, bu imkanın SGK ile olan
ihtilaflara da uygulanmasının doğru olacağını dile
getirdi.
İÇ PAZARIMIZI KISKANÇLIKLA KORUMAK ZORUNDAYIZ
Asgari işçilik oranı uygulamasının büyük sıkıntılara
neden olduğunu da anlatan Özdebir, ''5510 sayılı Sosyal
Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu çok karışık,
uzmanların bile anlamakta güçlük çektikleri bir
kanundur. 4857 sayılı kanun ise belirlenen hükümler
dışındaki durumlarda uygulamanın düzenlenmesini mahkeme
kararlarına bırakmıştır. Bu durum, mevzuatın izlenmesini
ve anlaşılmasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca iş
mahkemelerinden kararlar da hep işçi lehine çıkmaktadır.
Bu nedenle kanımızca sosyal güvenlik sisteminde ve iş
yasasında eksikliklerin ve sorun yaratan uygulamaların
düzeltilmesi gerekmektedir'' diye konuştu.
Özdebir, ayrıca, KOBİ birleşme teşvikleri süresinin de
en azından 2010 yılının sonuna kadar uzatılması ve yeni
teşvik sisteminde OSB'lere de yer verilmesi gerektiğini
kaydetti.''
ANADOLU OSB YÖNETİM KURULU BAŞKANI TUNCAY
Anadolu OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay
da, reel sektörün ekonomik kriz nedeniyle iç ve dış
talep daralmasına bağlı olarak ciddi nakit akışı
sıkıntısı, üretim daralması ve istihdam düşüşü
yaşadığını anımsatarak, sektörün elektrik fiyatlarına
yapılan son zam ve 12. aydan sonra yapılacak muhtemel
doğal gaz zammıyla birlikte girdi maliyetlerinde meydana
gelecek artışa bağlı olarak daha da sıkıntıya
gireceğinin ileri sürüldüğünü kaydetti.
OSTİM bölgesinde 2008 yılı başında yaklaşık 15 bin
işletmede 150 bine yakın çalışan bulunduğunu, bugün ise
kapasite kullanımının yüzde 30 civarında olduğu ve 50
bine yakın işçinin işten çıkartıldığının tahmin
edildiğini belirten Tuncay, ''Elimizde kesin rakamlar
yoktur. Son zamanlarda artan işadamları intiharları ise
krizin derinliği konusunda ürkütücü bir
işarettir'' dedi.
Tuncay, kayıt dışılığın önlenmesi, OSB'lere yapılan
altyapı ve kamulaştırma yatırımlarının boşa gitmemesi,
yatırımların OSB'lere yönlendirilmesi için, OSB'lerde
yer alan işletmelerde istihdamın üzerindeki vergi ve
sigorta primi yükünün indirimli uygulanması, bedelsiz
arazi tahsisine öncelikle OSB'lerden başlanması, ayrıca
bütün sanayi işletmelerinde asgari ücretin tamamının
vergi dışı bırakılması gerektiğini söyledi.
M.Yenigün
23.10.2009 |