Fazla çalışma ücreti ve hakkaniyet indirimi
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 03.02.2005 tarihli 2005/27767
E. sayılı kararında fazla mesai ücreti ödemesinin ispatı
ve fazla mesai iddialarında hakkaniyet indiriminin
esaslarına ilişkin değerlendirmelerde bulunmuştur. Bu
karar özellikle, fazla mesai ücretinin ödendiğinin
ispatı ve fazla mesai iddialarına ilişkin hakkaniyet
indiriminin esaslarını ortaya koyması açısından büyük
önem taşımaktadır. Karar esasen Yargıtay'ın istikrar
kazanmış bir anlayışının örneğidir. Bu karar özellikle
banka kanalı ile yapılan ödemelerde fazla mesai
ücretinin ödenmesinin ispatına ilişkin özel bir
karardır. Bu açıdan hususiyet arz etmektedir. 2009 yılı
başından itibaren de yasa gereği maaşların banka kanalı
ile ödenmesinin zorunlu kılındığı gerçeği de
düşünüldüğünde kararın ne denli mühim olduğu
anlaşılacaktır.
İncelememize konu kararda davacı işçi; fazla mesai
ücreti ile Cumartesi tatil parasının ödetilmesine karar
verilmesini istemiştir. Davalı işveren ise fazla mesai
ücretinin ödendiğini iddia ederek davanın reddini talep
etmiştir. Yerel mahkemece davacı işçinin davası kısmen
kabul edilmiştir.
Dosyanın Yargıtay tarafından temyizen incelenmesi
neticesinde yerel mahkemenin kararı eksik inceleme ile
verildiği kanaatiyle bozulmuştur. Yargıtay bozma
kararının gerekçesinde öncelikle dosyada mevcut bir
kısım bordrolarda fazla mesai ve Cumartesi çalışma
karşılığı ücret tahakkuku olduğunu, bordrolar imzasız
olsa da ödemenin banka kanalı ile yapıldığı dikkate
alınarak öncelikle banka hesap ekstrelerinin
getirtilmesi gerektiğini, ödeme varsa ve işçinin de
ihtirazi kaydı yoksa o aylara dair taleplerin ret
edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca Yargıtay 3.5
yıl süre ile her gün günde 3 saat fazla mesai yapıldığı,
her Cumartesi 8 saat çalışıldığı iddiasının hayatın
olağan akışına uygun düşmeyeceğini, izinli, raporlu
olunan sürelerin de söz konusu olabileceğini, bunların
nazar - ı dikkate alınmamasının eksiklik olduğunu
belirtmiştir. Özetlemek gerekirse Yargıtay, yerel
mahkemenin kararını hakkaniyet indirimi yapmaması ve
fazla mesai tahakkuku yapılan aylara dair fazla mesai
iddiaları hakkında banka hesaplarını celp
ettirmemesinden ötürü bozmuştur.
Kararda özellikle işyerindeki fazla mesai ücreti ispatı
ve hayatın olağan akışı klozunu somutlaştıran çok önemli
değerlendirmeler vardır. Öncelikle Yargıtay bu kararı
ile birlikte, maaşın bankadan yatırılması halinde fazla
mesai ücretinin ödendiğinin ne şekilde ispatlanacağını
belirtmektedir. Burada görüldüğü üzere Yargıtay, elden
yapılan ve bordroya imza alınmak suretiyle
gerçekleştirilen ücret ödemelerindeki sistemini banka
yoluyla yapılan ödemelere de taşımıştır. Bordroda fazla
mesai tahakkukunun olması ve ücretin banka kanalı ile
yatırılması halinde işçi daha yüksek fazla mesai alacağı
olduğunu düşünüyorsa bankadan parayı alırken ihtirazi
kayıt koymak durumundadır. Aksi takdirde o dönemlere
dair fazla mesai iddiaları dinlenmeyecektir. Mahkemeler
de ücretin bankadan yatırıldığı hallerde, muhakkak
bordroda imza olmasını aramayacak ve ilgili banka
şubesinden kayıtları isteyecek, buna göre
değerlendirmesini yapacaktır. Bu kararın ikinci önemli
esası ise hayatın olağan akşına aykırılık kriterinin
somutlaşmış olmasıdır. Yargıtay bu kararında 3.5 yıl
boyunca her gün günde 3 saat ve her Cumartesi günde 8
saat çalışma yapıldığı yönündeki iddiayı hayatın olağan
akışına aykırı bulmuştur. Yargıtay bu durumda
mahkemeden, işçinin izinli olabileceği durumlarında
olabileceğini kabul etmesini ve buna göre hakkaniyet
indirimi yapmasını istemektedir.
Av. Ali YÜKSEL
YARGITAY
KARARLARI
21.05.2009 |