Gümrük borçlarına taksit olanağı geldi
Gümrük Müsteşarlığı'nın
tebliğine göre zor durumda olan borçluların gümrük
idarelerine olan borçlarına taksit olanağı sağlandı.
Bunun için borçluların 2 Şubat'a kadar başvurması
gerekiyor.
SORU: Maliye Bakanlığı, "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkındaki Kanun"da yapılan değişiklikten sonra vergi
borçlarını 18 ay vade ile taksitlendirmek suretiyle
vergi borçlularını rahatlattı. Ancak bizim gibi ithalata
bağlı ticaretle uğraşanların mevzuat değişikliğinden
kaynaklanan gümrük borçlarının taksitlendirilmesi
konusunda beklenen sonuç alınamadı.
Bu konuda yapılan çalışmaların sonuçlanmak üzere
olduğuna dair bazı duyumlar almaktayız. Konuya yönelik
bilgilenmek istiyoruz.
YANIT: Gümrük Müsteşarlığı tarafından yayımlanan "Tecil
ve Taksitlendirme"ye yönelik (1) Seri Numaralı Gümrük
Genel Tebliği'nin birinci maddesinde ifade edildiği
üzere söz konusu tebliğ ile "zor durumda olan
borçluların gümrük idarelerine olan borçları"nın
taksitlendirilmesi olanağı sağlanmıştır. (06 Ocak 2009
gün ve 27102 sayılı Resmi Gazete.)
Buna göre suç ve kabahatler ile kaçakçılık fiillerinden
doğan vergi ve para cezaları hariç 06.01.2009 tarihi
itibariyle ödeme süresi içerisinde ödenmemiş olan,
gümrük idarelerince takip ve tahsil edilen tüm amme
alacaklarının tecil ve taksitlendirilmesi söz konusu
tebliğ çerçevesinde yapılacaktır.
Tebliğin 4. maddesinde belirlendiği üzere tecil ve
taksitlendirmeden yararlanmak isteyenlerin 02 Şubat 2009
Pazartesi günü mesai saati sonuna kadar yazılı olarak,
amme alacağı takibini yapan gümrük idaresine
başvurmaları gerekmektedir.
Yapılan düzenleme gereği olarak konuya ilişkin
başvurular posta yoluyla yapıldığı takdirde, başvuru
dilekçelerinin taahhütlü posta veya APS ile gönderilmesi
halinde postaya verildiği tarih, adi posta ile
gönderilmesi halinde ise amme alacağı takibatını yapan
gümrük idaresi kayıtlarına intikal ettiği tarih başvuru
tarihi olarak esas alınacaktır.
Gümrük İdaresi'ne ödenmek zorunda olup, ödenmemiş
olanlara ilk taksit Şubat 2009 ayından başlamak, teminat
alınmak ve eşit taksitler halinde olmak üzere 18 aylık
ödeme süresi tanınmış bulunmaktadır.
"Tecil ve Taksitlendirme" ile ilgili (1) Seri Numaralı
Gümrük Genel Tebliği'nin 5. maddesi uyarınca bu tebliğ
kapsamında tecil edilecek olan borçlara yıllık yüzde 3
tecil faizi uygulanacaktır.
Tecil kapsamına alınacak borç asıllarına vade
tarihlerinden itibaren yazılı başvuru tarihine kadar
geçen süre için gecikme zammı uygulanacak ve buna göre
hesaplanan bedel taksitlendirilecek tutara eklenecektir.
Tebliğ kapsamında tecil edilen borçlar için yükümlülere,
ödenecek taksit tutarlarını, tecil faiz tutarlarını ve
taksitlerin vade tarihi olarak her ayın son işgünü olmak
koşulu ile ödeme tarihlerini içeren bir yazı tebliğ
edilecektir.
Söz konusu bildirimde tecil edilen borçların tecil
koşullarına uygun ödenmemesi halinde, tecil koşullarının
ihlal edilmiş olacağı ve amme alacağının cebren takip ve
tahsil edileceği hususuna da yer verilecektir.
Bu bağlamda 06 Ocak 2009 tarihinden önce;
* Tecil edilmiş ve tecil koşullarına uygun ödenmekte
olan amme alacaklarının, tebliğ yayımı tarihinden sonra
ödenmesi gereken taksit tutarlarına başvuru tarihinden
06 Ocak 2009'a kadar geçerli olan tecil faiz oranları,
06 Ocak 2009 tarihinden sonra ise herhangi bir başvuru
şartı aranmaksızın tebliğde belirtilen taksit süresi
boyunca yıllık yüzde 3 oranında tecil faizi
uygulanacaktır.
Ancak borçları daha önce tecil edilmiş ve tecil
koşullarına uygun olarak ödemekte olan yükümlülerin,
tebliğ ile verilen tecil süresinden yararlanmak
istemeleri halinde, ilgili gümrük idaresine yazılı
olarak başvurmaları gerekmektedir.
* Daha önce başvuruda bulunup da söz konusu talepleri
değerlendirme aşamasında olan yükümlülerin de tebliğ
hükümlerinden yararlanabilmeleri için, yine gümrük
idaresine yazılı olarak başvurmaları zorunludur.
Diğer yandan gümrük idarelerince tecilin geçerli
sayılabilmesi için taksitlendirme süresi içerisinde en
fazla iki taksitin süresinde ödenmemesi ve tecilin
ihlaline neden olan taksit tutarlarının hesap edilecek
tecil faizi ile birlikte tecilin geçerli sayıldığına
ilişkin yazının tebliğ edildiği tarihten itibaren 5
işgünü içinde ödenmesi gerekmektedir.
YARGI KARARLARINDA DAMGA
VERGİSİ'NDE KONU
Danıştay 7.Dairesi E.2000/4278 K.2002/3491 T.7.11.2002
Limited Şirket iken nevi değiştirmek suretiyle anonim
şirkete dönüşen davacı şirket adına, ana sözleşmede eski
şirketten yeni şirkete geçen öz sermaye tutarı üzerinden
damga vergisi salınmış ve kusur cezası kesilmişse de;
olayda davacı şirketin Ana Sözleşmesinden, X Limited
Şirketi'nin Türk Ticaret Kanunu'nun 152. maddesine göre
nevi değiştirmek suretiyle anonim şirkete
dönüştürüldüğü, ana sözleşmenin 6. maddesinde
39.000.000.000 TL olan sermayenin tamamının, Limited
Şirketin (ödenmiş) kayıtlı sermayesi olduğu, öz varlığın
bilirkişi raporu ile tespit edildiği, Limited Şirket
özvarlığına, tüm aktif ve pasifiyle birlikte anonim
şirketin sahip olduğu anlaşılmış olup, Limited Şirketin
özvarlığının davacı anonim şirkete intikalinin söz
konusu olmaması, sadece özvarlığın sahibinin hukuki
şeklinin değiştirilmiş olması, bu durumda Limited
Şirketin Anonim Şirkete dönüştürülmesinin, eski şirketin
feshi, yeni bir şirketin kurulması olarak kabul
edilemeyecek olması ve şirket malvarlığının intikalinin
de söz konusu olmaması sebepleriyle, davacı adına
yapılan işlemde yasal isabet yoktur.
Danıştay 7.Dairesi E.1999/1061 K.2000/1718 T.25.5.2000
Davacı ile Kamu Ortaklığı İdaresi ve Devlet Su İşleri
Genel Müdürlüğü arasında iki nüsha olarak düzenlenen
avans sözleşmesine ait damga vergisinin ödenmediğinden
bahisle davacı hakkında kaçakçılık cezalı damga vergisi
tarhiyatı yapılmıştır. Damga Vergisi Kanunu'nun 1. ve 3.
maddeleri ve kanuna ekli (1) sayılı tabloya göre,
taraflar arasında düzenlenen avans sözleşmesinin vergiye
tabi olması, sözü edilen sözleşmenin tarafların
sayısından az düzenlendiğinin düşünülemeyecek olması ve
ayrıca Hazine Müsteşarlığınca sözleşmenin iki nüsha
düzenlendiğinin belirtilmiş olması sebepleriyle yapılan
damga vergisi tarhiyatında isabetsizlik bulunmamaktadır.
Cezaya gelince, iddia edildiği gibi anılan sözleşmenin
vergiden müstesna olduğu hususunda yetkili makamlarca
bildirilmiş herhangi bir görüşün bulunmaması, olayda
yanılma halinin de söz konusu olmaması, ayrıca
bildirilmesine gerek duyulmayacak şekilde başından beri
sözleşmenin varlığından davalı idarenin haberdar olması,
matrah tespitinin herhangi bir araştırma ve incelemeyi
gerektirmemesi ve kasıt unsurunun bulunmaması sebebiyle
de olaya kaçakçılık cezası yerine kusur cezasının
uygulanması gerekmektedir.
Danıştay 7.Dairesi E.1997/3666 K.1998/2120 T.27.5.1998
Yükümlü kurum tarafından yüklenilen Cumhurbaşkanlığı
Tarabya Kompleksi tadilat ve inşaat işine ilişkin hak
edişlerde, iş bedeline katma değer vergisinin de
katılması suretiyle tahsil edilen damga vergisinin katma
değer vergisine isabet eden kısmının terkini istemiyle
dava açılmış olup; 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun
1. ve 10. maddesinden bahisle, her ne kadar geçici hak
edişlerden nispi damga vergisi kesilirken iş bedeline
katma değer vergisi de dahil edilerek matrah saptanmış
ise de, damga vergisi matrahının hak edişin ihtiva
ettiği değer olması, bu değerin gelir niteliğinde
olmayan katma değer vergisi ile birlikte mütalaa
edilmeyecek olması, aksi halde verginin
vergilendirilmesi gibi vergi sistemine ters bir sonucun
doğacak olması sebepleriyle, katma değer vergisine
isabet eden damga vergisinin terkin edilmesi
gerekmektedir.
Veysi Seviğ
Referans/21.01.2009 |