Sigorta primi
işveren hissesi sıfırlanabilir mi?
Serbest vezne göre yazılsa bile, her şiirde söz
dengesini belirleyen gizli bir ölçüt vardır, kanımca. Eh
sözkonusu olan şiir olduğuna göre, bunu olağan
karşılamak kolay olabilir belki. Kasım 1995'te yazdığım
bir yazıda da vurgulamıştım. Ekonominin de bu anlamdaki
bazı özelliklerini gözeterek “ekonominin şiiri”nden söz
etmek mümkün. Gelir dağılımı, üretim, tüketim, tasarruf
vb unsurlarıyla “ekonominin şiiri”ni okumadan bireysel
ve toplumsal mutluluk dokunamaz.
Dengeleriyle işleyen bir ekonomi oluşturmak için,
ayaklarını yere basan uygulanabilir hayalleri kurgulamak
da gerekli. Ama ekonomi uygulamalarının yere inmemiş
hayal unsurlarıyla kurgulanması da yanlış olur, elbette.
Bu değerlendirmeye “istihdamı teşvik uygulamaları” da
dâhildir. Fakat istihdamın ve bilhassa kaydî istihdamın
önündeki en önemli engelin, yine ekonomik olduğunu ve
bunun da işçi ücretlerindeki işveren hissesinden başka
bir şey olmadığını açıkça ilân edebiliriz. İşte bu
nedenle de ekonominin şiirini ören bir üretim sistemi
kurmak için, sigorta primi işveren hissesi, makul bir
geçiş döneminde, sıfırlanmalıdır. Ve bu dönemde
belirlenecek geçiş süreciyle teşviklerin kralını
başarmış ve ekonomiyi uçuşa hazırlamış oluruz. SGK
aktüeryal dengesinin korunması gibi, mevcut postülalar,
bu yapıyı kurgulanıp uygulanamaz görse de ümitsizliğin
âlemi yok. Bunun bütün yürekliliğiyle benimsenmesi,
başlangıç için yeterli. Ve bu enerji, bu Hükümet ve
Parlamentoda var. Zaten “Yeni Teşvik Sistemi” de buradan
besleniyor.
Yeni Teşvik Sisteminin amacını şöylece sırlayıp
özetlemek mümkündür:
o Bölgesel gelişmişlik farklılıklarını azaltmak,
o Rekabet gücünü artıracak, teknoloji ve ar-ge içeriği
yüksek büyük ölçekli yatırımlara destek olmak,
o Sektörel kümelenmeyi desteklemek,
o Desteklenecek yatırım konularında ekonomik ölçek
kriterlerini öne çıkarmak.
Öngörülen teşvik unsurlarını sıralayacak olursak;
o Kurumlar / Gelir Vergisi İndirimi
o SSK Primi İşveren Hissesinin Hazine tarafından
karşılanması
o Faiz Desteği
o Yatırım Yeri Tahsisi
o KDV İstisnası
o Gümrük Vergisi Muafiyeti.
Son iki yılda sağlanan istihdam destekleri de şöyle
özetlenebilir:
o İşveren priminin 5 puanlık kısmı Hazine tarafından
karşılanmaktadır.
o İlave olarak işe alınan gençlerimiz ile tüm
kadınlarımızın işveren primleri, 5 yıl boyunca belirli
oranlarda İşsizlik Sigortası Fonu tarafından
ödenmektedir.
o Özürlülerin işveren primleri Hazine tarafından
karşılanmaktadır.
o İşsizlik ödeneği, %11 oranında artırılmıştır. Kısa
çalışma ödeneği de bu anlamda kayda değer oranda
istihdamı koruyucu yapı kurmaktadır.
o İşyerlerinde mevcut istihdamın üzerinde yaratılacak
ilave istihdam için prim desteği sağlanmaktadır. Sigorta
primi işveren hissesinin asgari ücret üzerinden
tamamının Hazine tarafından karşılanma süresi, yedi yıla
kadar çıkmaktadır.
o Geçici mali sıkıntı içindeki işyerlerinin, işçilerini
çıkarmak yerine istihdam etmeye devam etmeleri halinde,
işçilerin ücretlerinin belirli bir kısmı 6 aya kadar
kamu tarafından üstlenilmektedir.
İşyerlerinde Nisan 2009'daki mevcut istihdama ilave
olarak işe alınan işçiler için uygulanacaktır.
Başvuru süresi 2009 yılı sonunda sona erecektir. Başvuru
süresini 6 ay uzatmaya Bakanlar Kurulu yetkili
olacaktır.
Asgari ücret üzerinden işveren primi 6 ay boyunca kamu
tarafından karşılanacaktır. Yararlanma süresini 6 ay
uzatmaya Bakanlar Kurulu yetkili olacaktır.
Global krizden çıkış için gösterilecek gayretlerin
başında takriben % 20 oranından başlayarak yükselen
“sigorta primi işveren hissesinin sıfırlanması” hedefi,
21'inci Yüzyılda Türkiye'nin yükselişi için temel gücü
sağlayacaktır. Bu hiç unutulmamalı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Özürlüler Yaz Kampı
Ancak dinlenebilen insanlar, stresle yaşamaktan
soyutlanıp kurtulabilir. Günümüzde stresin bulaşmadığı
insan yok gibi. İnsanımızın sağlığını koruyabilmek
gerekli.
İşte bunun için İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)
Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Özürlüler
Müdürlüğü (İSÖM), Özürlüler Yaz Kampı'nın kapılarını
12.06.2009 günü yapılan törenle açtı. Florya-Çiroz'daki
kamptan bu yaz, 5 bin 280 özürlü ve özürlü yakını
yararlanacak. İBB Başkanı Kadir TOPBAŞ'ın himayesinde
açılan Özürlüler Yaz Kampı, Ekim ayı sonuna kadar
İstanbullu özürlü ve özürlü yakınlarına hizmet verecek.
Geçen yıllarda bu ücretsiz yaz tatili imkânından 15 bin
özürlü yararlandı. Şöyle ki, İSÖM tarafından sürdürülen
özürlü ve yakınlarına ücretsiz yaz kampı hizmetinden
2004 yılından bu yana toplam 15 bin 018 İstanbullu
özürlü ve özürlü yakını yararlandı. Çiroz özürlüler yaz
kampının 2007 yılında hizmete açılmasıyla yaz kampının 3
bin 200 olan yıllık kapasitesi 5 bin 280 kişiye
çıkarıldı.
Kamp katılımcıları, lüks odalarda kalıyor ve bir hafta
eğleniyorlar. Televizyon, klima, sıcak su vb konfora
sahip odalarda kalmakta olan özürlü ve özürlü yakınları,
55 müstakil evin de yer aldığı kampta birer hafta tatil
yapacak. Florya sahiline toplam 60 bin m² alan üzerine
kurulmuş olan Çiroz Özürlüler Yaz Kampı'nda bu yaz
sezonunda 5 bin 280 özürlü ve özürlü yakını ücretsiz yaz
kampı hizmetinden yararlanarak tatil yapacak. Çeşitli
sosyal aktivite alanlarının yanı sıra, kamp süresince,
tarihi ve turistik geziler, konserler, şenlik, spor
organizasyonlarının yanı sıra doğum günü kutlamaları,
bilgi - yetenek yarışmaları ve film gösterimleri gibi
etkinliklerle vakit geçirecek.
Ülkemizde sekiz milyon civarında özürlümüz var, aileleri
hariç. Bu faaliyeti için İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB)'ni
tüm içtenliğimle tebrik ediyorum.
Sorulara cevaplar
Babamın fark kıdem tazminatı vb hakkında hangi yasal
yollara başvurabiliriz?
Âdem YILDIZ: Merhaba Tahsin Bey, babam Cemalettin
YILDIZ, 1980 yılı şubat ayında devlet dairesinde iş
başlangıcı yapmış olup 2001 yılında emekli olmuştur.
Çalıştığı süre zarfında size gönderdiğim hizmet döküm
cetvelinde yeşil işaretli bölümle sarı işaretli bölüm
arasında 1980 ve 1987 yılları arasında eksik yatırılmış
olup ve 1982 ve 1986 yılı dâhil olmak üzere SSK primleri
hiç yatırılmamıştır. Bunun üzerine 1988, 1990, 1993,
1994 yılları tam yatırılmış olup diğer kalan yıllar
eksik yatırılmıştır. Babam toplam 4924 gün üzerinden
emekli edilmiştir. Bizim sizden ricamız arada kaybolan
günlerden dolayı kıdem tazminatı ve emekli maaşının ne
kadar olması gerekiyor? Hesaplayıp bize bildirmenizi
rica ederiz. Babamın emekliliği ve kıdem tazminatı
hakkında hangi yasal yollara başvurabiliriz?
C: Okuyucumuzun babası hakkında eksik prim ödemesi ve
kaybolan günlerden dolayı kıdem tazminatı ve emekli
maaşının ne kadar olması gerektiği hakkındaki sorusunu
olumlu cevaplamak mümkün değil. Çünkü gerek emekliliğe
esas prim ödemesi ve gerekse kıdem tazminatı hakedişi
yönünden fark davalar açılabilmesi için yasal süreler
1997 yılında dolmuştur. Bilhassa kıdem tazminatı
hakkında 10 yıllık zamanaşımı süresi aşılmıştır. Bu
nedenle bu dönemdeki haklar yönünden İş Mahkemelerinde
dava açılamayacağından hesaplama yapılması da mümkün
değildir.
Bağ-kur'dan yaştan kısmi emekli olmam için ne kadar
beklemem gerekiyor?
İsmail İlhan KABALAK: Tahsin Bey, Bağ-kura giriş
tarihim, 15.09.1990. Doğum tarihim, 02.03.1953. Bağ-kur
Hizmetimi kapattım. 18 yıl 5 ay 22 gün Bağ-kur hizmetim
bulunmaktadır. Bağ-kur'dan yaştan kısmi emekli olmam
için kaç yıl ve /veya gün beklemem gerekiyor?
C: Okuyucumuzun 01.10.1999 tarihi itibariyle 15 tam yıl
Bağ-kur sigortalılığını tamamlamaya 5 yıl 11 ay 14 günü
kalmıştı. Buna göre 56 yaşını doldurması halinde SGK'den
kısmî yaşlılık aylığını isteyebilecektir. Okuyucum,
halen 18 yıl 5 ay 22 gün Bağ-kur hizmeti bulunduğuna,
yani en az 5400 prim ödeme gününü ve 02.03.2009 tarihi
itibariyle 56 yaşını doldurduğuna göre, Sosyal Güvenlik
Kurumu'ndan emekliliğini talep edebilecektir.
SSK'ya geçtiğim takdirde ne zaman emekli olabilirim?
Osman SAGUN: Merhaba Tahsin bey, ben, 1960 doğumluyum;
şu an işyeri sahibiyim ve Bağ-kura kayıtlıyım. Bağ-kura
kayıt olma tarihim, 07.08.1995 ve hizmet hesabım 13 yıl
10 ay 5 gün oldu. Ayrıca askerlik borçlanmasını ödedim.
Benim size soracağım, SSK'ya geçtiğim takdirde ne zaman
emekli olabilirim?
www.muhasebenet.net
C: Okuyucumuz, işçi olarak en az 1260 gün (3,5 yıl) prim
ödediği takdirde, 15 yıllık sigortalılık süresini, 55
yaşını ve en az 3600 prim ödeme gününü birlikte
tamamladığı tarihe göre belirlenecek yaş şartını yerine
getirdiğinde, kısmî yaşlılık aylığıyla emekli olacaktır.
1260 gün daha prim ödediğinde yani 3,5 yıl daha işçi
olarak çalıştığında, takriben 01.07.2009 tarihinden
itibaren işçi olarak çalışmaya başlasa, 01.01.2012
tarihinde prim ödeme gün sayısı, 5945 güne ulaşacak; 15
yıllık sigortalılık süresini 07.08.2010 tarihinde; 55
yaşını ise 2015 yılında tamamlayacağına göre, 60 yaşında
SGK'den emekliliğini isteyebilecektir.
Tahsin Sınav
Y.Şafak/15.06.2009
www.muhasebenet.net |