İndirimli Kurumlar
Vergisi - 2
Geçen yazımızda mülga yatırım indirimi müessesesinin
bu defa "İndirimli
Kurumlar Vergisi" adı altında, eskisinden
bazı farklarla yeniden ihdas edildiğini ve 5838 sayılı
kanunla, Kurumlar Vergisi Kanunu'na eklenen 32A maddesi
ile 28.2.2009 tarihinden itibaren mevzuatımıza girdiğini
belirtmiş ve müesseseyi tanıtmıştık. Bu yazımızda da
müessesenin uygulamasını ele alacağız.
İndirimli Kurumlar Vergisi müessesesi özünde, devletin,
yatırım sonucu oluşan kazancın vergisinin bir kısmından
vazgeçmesi yoluyla yatırımın finansmanına katkı
sağlaması anlayışına dayanmaktadır. Anılan yasa
maddesinde, yatırımın devletçe bu şekilde karşılanacak
kısmı, "yatırıma katkı tutarı" olarak belirlenmiş ve
adlandırılmıştır. Bu katkı tutarıysa yatırımcıya,
belirttiğim gibi, vergi oranındaki indirim yoluyla
"tahsilinden vazgeçilmiş vergi" şeklinde intikal
edecektir. Bu tutarın toplam yatırım tutarına bölünmesi
sonucu bulunacak oransa "yatırıma katkı oranı" adı
altında Bakanlar Kurulu'nca belirlenecektir. Dolayısıyla
yatırımlar sonucu oluşan kazanç, düşük vergileme sonucu
elde edilen avantajın yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya
kadar, düşük oranda vergilemeye devam olunacaktır.
İndirimli Kurumlar Vergisi'nin uygulaması, biraz karışık
görünmektedir. Karışıklık, uygulamayı düzenleyen bendin,
basit yazılmamasından ileri gelmektedir. Çünkü
tasarıları hazırlarken, anlaşılması zor cümleler
kullanmak, galiba bürokrasiyi mutlu etmektedir.
Kısacası, Bakanlar Kurulu yatırıma katkı oranı adı
altında bir oran belirleyecektir. Toplam yatırımın bu
orana tekabül eden kısmı ise devletin "yatırıma katkı
tutarı" olarak belirlenecektir. Bu yeni yatırım
dolayısıyla elde edilecek kazanç (tevsi yatırım ise
kazancın bu bölüme isabet eden kısmı), yine Bakanlar
Kurulu kararı ile belirlenecek düşük oranda
vergilenecektir.
Mükellefin bu kazancının düşük oranla ortaya çıkan
vergisi ile normal oranda vergilendirilseydi ortaya
çıkacak vergi arasındaki fark, devletin yatırıma katkısı
olarak kabul edilecektir. Her yıl düşük oranda
vergilendirmeyle sağlanan vergi avantajlarının toplamı,
yatırımın katkı oranıyla çarpılması sonucu bulunan
"yatırıma katkı tutarına" ulaşıncaya kadar bu uygulama
yapılacaktır. Sağlanan vergi avantajlarının yatırıma
katkı tutarına ulaşmasından sonra, kazanca normal vergi
oranı uygulanacaktır. İndirimli vergi uygulamasına,
yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan
hesap döneminden itibaren başlanılacaktır. Şimdi bu
dediklerimizi bir örnekle açıklayalım.
Bakanlar Kurulu (A) ilinde yatırıma katkı oranını yüzde
40, vergi indirimi oranını ise yüzde 80 olarak
belirlemiş olsun ve bu ilde de bir mükellef 100.000.000
liralık yatırım yapmış ve yatırımını sonuçlandırarak
5.000.000 lira kazanç elde etmiş olsun. Bu mükellefin
yatırımına devletin katkısı, (100.000.000 x 0.40 =)
40.000.000 lira olacaktır.
Mükellefin bu yatırım sonucu elde ettiği 5.000.000 lira
kazanç, vergi indirimi oranının yüzde 80 olarak
belirlenmesi dolayısıyla normal oranın (20 x 0.80=)16
puan eksiği ile (yani yüzde 4 oranında)
vergilendirilecektir. Vergisi, 200.000 lira olacaktır.
Bu mükellefin kazancı, eğer bu müessese olmasaydı, yüzde
20 oranında vergilendirilecekti, yani ödeyeceği vergi
1.000.000 lira olacaktı. Mükellefe bu müessese yoluyla
800.000 lira bir avantaj (yatırıma katkı) sağlanmıştır.
Bu mükellef kendisine bu yolla sağlanan vergi
avantajlarının (katkı tutarlarının) toplamı, "yatırıma
katkı tutarına" (40.000.000 liraya) ulaşıncaya kadar,
kazancının vergilendirilmesinde indirimli oranı
kullanacaktır.
Ancak burada, yatırım indiriminden farklı olarak,
indirimli vergi oranı sadece yeni yatırım dolayısıyla
elde edilecek kazanca uygulanacaktır. Bu nedenle
mükellefin başkaca faaliyetleri ve kazançları da varsa,
bunları ayrı ayrı izlemesi gerekmektedir. Bu müessese
kapsamında alınmış teşvik belgesine istinaden yapılmış
yatırımların dışında başkaca kaynaklardan sağlanan
kazançlar, normal vergi oranında uygulanacaktır.
Tevsi yatırımlarda elde edilen kazancın işletme
bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek
suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran
sadece bu kazanca uygulanacaktır. Bu kazanç kısmının
ayrı bir şekilde tespit edilememesi halindeyse indirimli
oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırımın dönem
sonunda kurumun aktifinde kayıtlı bulunan toplam sabit
kıymet tutarına oranlanması suretiyle belirlenecektir.
Madde uygulamasına ilişkin yatırımlara katkı tutarları
ve vergi oranında indirim oranları, Bakanlar Kurulu'nca
aşağıdaki şekilde belirlenmiştir. (Parantez içerisinde
yer alan oranlar, teşvik belgesi alınarak 31.12.2010
tarihine kadar yatırıma başlanılması halinde uygulanacak
oranlardır.)
Bölgesel Uygulama
|
Büyük
Ölçekli Yatırımlar
|
İller
|
Yatırıma Katkı Oranı (yüzde)
|
Kurumlar veya Gelir Vergisi İndirim Oranı
(yüzde)
|
Yatırıma Katkı
Oranı
(yüzde)
|
Kurumlar veya Gelir Vergisi İndirim Oranı
(yüzde)
|
İstanbul,
Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir, Bilecik,
Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova,
Tekirdağ, Edirne, Kırklareli
|
10 (20)
|
25 (50)
|
25 (30)
|
25 (50)
|
Adana, Mersin,
Aydın, Denizli, Muğla, Antalya, Isparta,
Burdur, Balıkesir, Çanakkale (Bozcaada,
Gökçeada hariç)
|
15 (30)
|
40 (60)
|
30 (40)
|
40 (60)
|
Zonguldak,
Karabük, Bartın, Manisa, Afyonkarahisar,
Kütahya, Uşak, Konya, Karaman, Amasya,
Gaziantep, Adıyaman, Kilis, Tokat, Hatay,
Kahramanmaraş, Osmaniye, Kayseri, Sivas,
Çorum, Yozgat, Kırıkkale, Aksaray, Niğde,
Nevşehir, Kırşehir, Samsun
|
20 (40)
|
60 (80)
|
40 (50)
|
60 (80)
|
Trabzon, Ordu,
Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane, Malatya,
Elazığ, Bingöl, Tunceli, Kastamonu, Çankırı,
Sinop, Erzurum, Erzincan, Bayburt,
Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman,
Şırnak, Siirt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan,
Van, Muş, Bitlis, Hakkari, Çanakkale'nin
Bozcada ve Gökçeada ilçeleri
|
25 (60)
|
80 (90)
|
45 (70)
|
80 (90)
|
Bumin Doğrusöz
13.08.2009
-İndirimli
Kurumlar Vergisi 1 |