Muhasebe  

Maliye

Vergi

İletişim

2009 Yılı Vergi Takvimi

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   10 Şubat 2009

   Ana sayfa

   2009 Yılı Çalışmaları

   2009 Pratik Bilgiler

   Staj - Stajyer Rehberi

   Kanun-Mevzuat Rehberi

   Sosyal Güvenlik Rehberi

   Muhasebe Bilgi Rehberi

  Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


 

Çalışanlara Kriz Dönemi Önerileri


Özellikle sanayi bazlı üretim kalemlerinde ihracatta baş gösteren daralma sonucu üretim düşüklüğü yaşanıyor ve bundan da ülkemiz istihdamı olumsuz etkileniyor ve biz bunu işsizlikte artış olarak görüyor, yaşıyoruz. Gerçi bunda birtakım işverenlerin de krizi kullanarak Hazineden daha fazla nemalanma isteği kokularının da hissedilmediğini söyleyemeyeceğim. Ama konumuz bu değil ve konumuz gerçek veya sanal sebeplerle işsiz bırakılan veya işsiz bırakılma tehdidi altında yaşayan çalışanların bu açmazları nasıl hasarsız atlatacakları konusudur.
 
İstihdamda kriz ortamı doğuran bu yeni sorunumuzda çalışanların cevabını merak ettikleri birçok soru somut sorun olarak kapılarını çalıyor.
 
Tekliflere kanmayın
Bize yansıyan soru ve sorunlardan içinde bulunduğumuz dönemde çalışanların  “İşverenlerince işyerinin kapanacağını belirtilerek istifalarının talep edildiği” veya “Giriş-çıkış yaparak işinize devam edin, aksi halde işyerimiz kapanacak” biçiminde taleplerle” karşılaştıklarını anlıyoruz. Hemen belirtelim ki işçinin istifası veya yazılı rızasıyla tazminat hakkı doğurmadan kâğıt üzerinde işten çıkmış ve sonra başka bir işyerine tekrar girmiş şeklinde gösterilmeyi kabul etmesi sosyal ve ekonomik açıdan kendi ayaklarına kurşun sıkması gibi bir şey olur. Bu tür taleplerin çalışan tarafından onaylanmamasında kendisi açısından yarar bulunuyor. Zira böylesi bir durumda işçi ne ihbar tazminatını ne kıdem tazminatını (Yıpranmasını) ne de işsizlik ödeneğini alamayarak çanına ot tıkamış olacaktır.
 
Etik olmayan teklifler
Çalışanların kendi rızaları dışında işvereninin bir işyerinden çıkartılıp diğer bir şirketinde işe alınması veya ücretlerinin kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya zamanında ödenmemesi haliyle de karşılaşılabilmektedir. Ya da işvereninin ücretinin bir kısmını kayıt dışı olarak verme istemiyle veyahut tam ay çalıştığı halde primlerinin kısmi çalışıyormuş gibi ödenmesi haksızlığıyla karşı karşıya kalabilmektedir. Böylesi bir durumla karşılaşan çalışanın eğer dilerse işten haklı nedenle derhal iş sözleşmesini fesh etme hakkı bulunuyor. İşverenin çalışanı talebi olmaksızın ücretsiz izne ayırma gibi bir hakkı da bulunmamakta bu da işçiye fesih imkânı tanıyan bir uygulama olmaktadır.
 
Durum böyle ise de çalışan durum değerlendirmesi yapmalı işini kaybetme veya alacaklarını zamanında tahsil etme ihtimallerini terazisinde değerlendirerek kararını vermelidir.
 
Asla istifa etmeyin
Çalışanın iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshetmesi halinde ihbar tazminatı alma hakkının olmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır. İçinde bulunduğumuz işsizlik ortamının da olumsuz etkisiyle çalışanlar bu durumları geçici bir süre için sineye çekse bile er ya da geç mutlaka hakkını aramalı, bu amaçla da mümkün olduğunca gerçek durumu belgeleyici unsur birikimi yapmalıdır. Düşük gösterilen ücretlerin özellikle kıdem tazminatı alırken kendisini mağdur edeceğini, emekli aylığının görece olarak daha düşük olarak bağlanacağını unutmamalıdır.
 
Zamanaşımı
Hizmet tespit davaları için zamanaşımı süresinin o işyerinden ayrıldığı tarihten itibaren beş yıl, kıdem tazminatı hakkını arama hakkındaki zamanaşımı süresinin ise on yıl olduğunu da beynimizin bir yerlerine not etmeyi unutmayalım.
 

Şevket Tezel

Sözcü/10.02.2009

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2009  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.