Şirket ortaklarının Bağ-Kur kazanç beyanı
Sirket
ortaklığından 4/b’li (Bağ-Kur’lu) olanların kazanç
beyanı konusu son günlerde tartışılan önemli konulardan
birisi. Sosyal Güvenlik Reformu sonrasında, Bağ-Kur
sigortalıları kazançlarını beyan edecekler ve bu beyan
ettikleri tutar üzerinden prim borçları tahakkuk
ettirilecek. Şirket ortağının, şirkette çalışan kişiden
daha az beyanda bulunup bulunamayacağı, çalışanın şirket
ortağından daha fazla kazanıp kazanmadığı tartışmasını
beraberinde getirmektedir.
Başlangıç 1 Ekim 2008
Söz konusu kazanç beyanı uygulaması reformun yürürlüğe
girdiği 1 Ekim 2008 tarihinde başlamıştır. Bu tarihten
önce Bağ-Kur sigortalıları için basamak sistemi geçerli
idi. Basamağına karşı gelen aylık prim miktarı borç
olarak tahakkuk ettirilmekteydi. Ekim, Kasım, Aralık
2008 ayları için tahakkuk ettirilen primler yine daha
önceki basamaklara karşı gelen miktarlar üzerinden
yapıldı.
Beyanlar düşürüldü
Yasanın geçiş dönemini düzenleyen maddesi gereği Ekim,
Kasım ve Aralık 2008 aylarında sigortalılara önceki
aylarda tahakkuk ettirilen borçlar kadar aylık prim
tahakkuk ettirilirken 1 Ocak 2009 tarihi itibarıyla
beyanlar asgari ücretten yapılmış
sayıldı. Bundan dolayı öncesinde 400-500 lira aylık prim
ödeyen kişiler Ocak 2009’da da beyan vermeden aynı
miktar prim ödediklerinde hesap ekstrelerinde prim
fazlalığı gördüler.
Beyan edilecek prim
Yasa gereği beyan edilecek günlük/aylık prim miktarı
asgari ücret ile bunun 6,5 katı arasındaki bir tutar
olmalı. Asgari ücretten az olan beyanlar asgari
ücretten, asgari ücretin 6,5 katından fazla olan
beyanlar ise asgari ücretin 6,5 katı olarak yapılmış
sayılacaktır. Bu gün için beyan edilecek miktarın
aylık(günlük) 693 (23,1) lira ile 4.504(150,1) lira
arasında olması gerekmektedir.
Ayrı bir sınırlama
Yine kanun gereği, işverenler, prim beyan ederken
yanlarında çalıştırdıkları işçiye verdikleri ücretten
daha aşağı beyanda bulunamayacaklar. 5510 sayılı kanunun
80. maddesinde konu şu şekilde düzenlenmiş; “Sigortalı
aynı zamanda işveren ise aylık prime esas kazancı,
çalıştırdığı sigortalıların prime esas günlük kazancının
en yükseğinin otuz katından az olamaz. Aylık prime esas
kazancı, çalıştırdığı sigortalının otuz günlük prime
esas kazancından düşük olduğu tespit edilen
sigortalıların aylık prime esas kazançları, tespit
edilen kazanç düzeyine çıkartılarak aradaki farkın
primi, gecikme cezası ve gecikme zammı
uygulanmak suretiyle tahsil edilir.”
“Sigortalı işveren
ise..”
Şirket ortakları için konunun önemi “sigortalı aynı
zamanda işveren ise” ifadesinde saklı. Kanun gereği
anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları,
sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin
komandite ortakları, diğer şirket ve donatma
iştiraklerinin ise tüm ortakları 4/b’li sigortalı
sayılmakta ve aylık kazanç beyan etmeleri gerekmektedir.
Şirket ortaklarının işveren olup olmadığına bakılması
gerekiyor.
1205510 sayılı kanunun 12. maddesinde, işçi ve memur
çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği
olmayan kurum ve kuruluşların işveren sayıldığı, işveren
adına ve hesabına, işin veya görülen hizmetin bütününün
yönetim görevini yapan kimsenin, işveren vekili
sayıldığı, kanunda geçen işveren deyiminin, işveren
vekilini de kapsadığı belirtilmektedir.
1205510 sayılı Kanunun ikincil mevzuatı olan Sosyal
Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde işveren, “Sigortalı
sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler
ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar” olarak
tanımlanmakta. Bu tanımlamaya göre şirket ortakları
işveren sayılamayacak, ancak gerçek kişi işletme
sahipleri işveren olarak değerlendirilebilecektir.
Patronun kazanç beyanı
Buna göre şirket ortağı olan patronlar çalıştırdığı
işçilerden daha az kazanç beyanında bulunabilecekken
gerçek kişi vergi mükellefiyetinden dolayı patron olan
bakkal, kasap, manav gibi kişiler çalıştırdığı kişiden
daha az beyanda bulunamayacaklar.
Ahmet ŞERİF
ahmet.serif@yahoo.com
Yeniçağ/08.11.2009 |