Oruçla ilgili
en hayati sorular-cevaplar
Hasip
Asutay'ın kaleme aldığı ve Hacegân Yayınları
tarafından yayınlanan oruç Risalesi adlı
kitaptan bölümler yayınlıyoruz:
Oruçla İlgili
Çeşitli Meseleler
Soru: Diş
fırçalamak orucu bozar mı?
Cevap:
Macun kulanılmadan diş fırçalamak misvak
gibidir. Macun kullanıldığında yutulursa
oruç bozulur, yutulmazsa oruç bozulmaz.
Macunun tadının boğazda duyulması oruca
zarar vermez. Ancak; uygun olan dişlerin
imsaktan önce fırçalanmasıdır.
Soru:
Oruçlunun serinlemek amacıyla ağza ve burna
su almasında veya banyo yapmasında bir
sakınca var mıdır?
Cevap:
İmam-ı Azam'a göre serinlemek kastıyla ağza
veya burna su almak veya banyo yapmak
mekruhtur. Çünkü böyle bir davranış ibadet
için bir daralma göstermek demektir. Fakat
İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'e göre
kerahet yoktur. Çünkü böyle yapmakla ibadete
yardım edilmiş olur. Fetva buna göredir.96
Soru: Bir
kimsenin şek gününde "ramazan ise farz
orucuna, şaban ise nafile orucuna niyet
ettim" demesinin hükmü nedir?
Cevap:
Bu şekilde
niyet etmek mekruhtur. Çünkü niyetin
vasfında tereddüt vardır.97
Soru: Bir
kimse konuşurken dudaklarındaki tükrüğü
yutsa oruç bozulur mu?
Cevap:
Hayır, bu
durumda kişinin orucu bozulmaz. Çünkü bundan
sakınmak mümkün değildir.98
Soru: Başta
bulunan bir yaraya konulan ilacın beyne,
karındaki yaraya konulan bir ilacın içeriye
ulaşmasından oruç bozulur mu?
Cevap:
İmam-ı Azam'a göre bu durumda oruç bozulur.
Çünkü dışardan vücuda ilaç girmiştir. Fakat
İmam Ebu Yusuf ile İmam Muhammed'e göre
bozulmaz. Çünkü ilaç doğal olmayan yoldan
girmiştir.
Soru: Kadın
veya erkeğin cinsel organına konan su veya
ilaç orucu bozar mı?
Cevap:
Kadının cinsel organına konan su veya ilaç
orucu bozar. Fakat erkeğin cinsel organına
konan su veya ilaç orucu bozmaz.100
Soru: Oruçlu
olan kimse taharet yaparken mak'adından
içeriye su kaçırırsa orucu bozulur mu?
Cevap:
Evet, orucu
bozulur.
Soru:
Oruçlu bir pilot oksijen teneffüs edebilir
mi?
Cevap:
Evet, oruçlu bir pilot veya dalgıç
gerektiğinde oksijen teneffüs edebilir. Bu
orucuna zarar vermez.
Soru: Bir
kimse hilalin henüz görülmediği bir ülkeden
hilalin görüldüğü bir ülkeye gitse onlarla
birlikte bayram yapması gerekir mi?
Cevap:
Evet, bu
kimsenin onlarla birlikte bayram yapması
gerekir. Çünkü bu kişi onlardan birisi gibi
olur. Şayet tutacağı oruç 28 gün ise
sonradan bir gün kaza eder.
Soru: Bir
kimse bayram yaptıktan sonra uçakla oruç
tutmakta olan bir ülkeye giderse günün geri
kalan kısmında yiyip içmekten sakınması
gerekir mi?
Cevap:
Evet, bu durumda bu kişinin günün geri kalan
kısmında yiyip içmekten sakınması gerekir.
Çünkü kendisi onlardan biri olmuştur.
Soru: Bir kadın adet gününü sanarak orucunu
bozarsa ve o gün adet olmazsa kendisine
kefaret gerekir mi?
Cevap:
Evet, kendisine kefaret gerekir.
Soru: Ramazanda niyet etmeksizin oruç
tutmayan kimseye kefaret gerekir mi?
Cevap:
Hayır, bu durumda yalnız kaza gerekir.
Kefaret gerekmez. Çünkü kefaret oruç
tutmamanın değil, oruca başlayıp bozmanın
cezasıdır.
Ancak mazeret olmaksızın ramazanda oruç
tutmamak büyük günahtır.
Soru:
Kefaret orucu altmış günden az olabilir mi?
Cevap:
Evet olabilir. Kefaret orucu üst üste iki
kameri ay oruç tutmak demektir. Her iki ay
otuzar gün olursa kefaret altmış gün, biri
yirmi dokuz, diğeri otuz gün olunca
ellidokuz, her ikisi de yirmi dokuz olunca
elli sekiz gün olur. Ayın ilk gününde değil
de başka bir günde başlanırsa altmış gün
tamamlanması gerekir.
Soru: Cinsel
ilişkiye zorlanan kişiye kefaret gerekir mi?
Cevap:
Hayır, cinsel ilişkiye zorlanan kişiye
yalnız kaza gerekir. Fakat zorlayan kişiye
hem kaza hem de kefaret gerekir.
Soru: Kan
aldıran veya gıybet eden oruçlu bir kimse
orucunun bozulduğunu zannederek yiyip içse
kefaret gerekir mi?
Cevap:
Evet, bu durumlarda kaza ile birlikte
kefaret de gerekir.106
Soru:
Unutarak yiyip içen veya kusan bir kimse
orucunun bozulduğunu zannederek kasten yiyip
içse kefaret gerekir mi?
Cevap:
Hayır, yalnız kaza gerekir.107
Soru: Bir
kimse hem kaza hem nafile orucuna
niyetlenirse ne olur?
Cevap:
Bu durumda kişi sadece kaza orucuna
niyetlenmiş olur.
Soru: Bir
kadın ay halinde iken orucuna niyetlenip
fecirden önce temizlenirse orucu sahih olur
mu?
Cevap:
Evet, tuttuğu oruç sahih olur. Çünkü önemli
olan fecirden önce temizlenmesidir.
Soru:
Belirli adak orucu günlerinde tutulan kaza
orucu geçerli olur mu?
Cevap:
Evet, belirli adak günlerinde tutulan kaza
orucu geçerlidir. Bu durumda adak oruçları
başka günlerde tutulur. Ancak kişi bu
günlerde nafileye niyetlenirse adaktan
sayılır.
Soru:
Ramazanın başından sonuna kadar baygın
durumda olan bir kimseye tutamadığı
oruçların kazası gerekir mi?
Cevap:
Evet, bu
kimseye tutamadığı oruçların kazası gerekir.
Çünkü bayılma hastalık hükmündedir. Fakat
ramazan başından sonuna kadar deliren kişi
sonradan iyileşince kendisine kaza gerekmez.
Soru: Bir
kimse fecir doğduğu halde henüz doğmamış
zanniyle sahur yese veya güneş batmadığı
halde battı sanarak iftar etse ne gerekir?
Cevap:
Her iki
durumda da yalnız kaza gerekir. Çünkü orucun
bozulmasında kasıt yoktur.
Soru:
Ramazan ayında sıcak ve zor işlerde çalışan
kimsenin oruç tutması gerekir mi?
Cevap:
Bir kimse ramazan ayında sıcak mevsimde
maden ocağı, fırın, tarla gibi dayanamayacak
kadar zor işlerde mutlaka çalışmak zorunda
ise âlimlerin çoğuna göre her gün için oruç
tutmaya niyet eder ve dayanibilirse
tamamlar, dayanamayacak hale gelirse orucunu
bozar, daha sonra güne gün kaza eder. Diğer
bir görüşe göre bu durumda niyet etmeksizin
orucunu daha sonra güne gün kaza eder. Fetva
birinci görüşe göredir.
Soru: Gece
ve Gündüzü yirmidört saatten fazla olan
kutup bölgesine yakın yerlerde oruç nasıl
tutulur?
Cevap:
En yakın bölgenin takvimine göre imsak ve
iftar vakitleri esas alınarak oruç tutulur.
Soru:
Yolculuğa çıkmak kasdıyla geceden niyet
etmemiş bir kimse şehirden çıkmadıkça yiyip
içmesi caiz midir?
Cevap:
Hayır, bu
durumda kişi oturduğu yerin yerleşim
sınırlarından çıkmadıkça yiyip içmesi caiz
değildir.
Soru:
Oruçlu, satın alacağı bir şeyin tadına
bakabilir mi?
Cevap: Oruçlunun satın alacağı yağ ve bal
gibi bir şeyin tadına bakması mekruhtur.
Ancak aldatılmak söz konusu ise boğazına
girmemek kaydıyla tatmasında bir sakınca
yoktur.
Soru: Sahur
ne demektir?
Cevap:
Sahur,
seher vaktinde oruç tutmak maksadıyla
yenilen yemeğin adıdır.
Soru: İmsak
ne demektir?
Cevap:
İmsak oruç
tutmak veya orucu bozan şeylerden sakınmak
demektir.
Soru: İmsak
vakti ne demektir?
Cevap:
İmsak
vakti, oruç tutmak maksadıyla orucu bozan
şeylerden sakınmanın başladığı vakittir.
Soru: İftar
ne demektir?
Cevap:
İftar, imsakın zıddı olup oruç açmak veya
oruç bozmak demektir.
Soru: İftar
vakti ne demektir?
Cevap:
İftar vakti
orucu bozan şeyleri yapma yasağının sona
erdiği vakittir.
Soru:
Ramazan ayında misafirin oruç tutması mı
tutmaması mı efdaldir?
Cevap:
Herhangi bir sıkıntı söz konusu değilse,
ramazan ayında misafirin oruç tutması
efdaldir.
Soru:
Geçimini kazanmaya mecbur olan bir kimse bu
işle uğraştığı taktirde orucunu mübah
kılacak bir hastalığa uğrayacağını bilecek
olsa hasta olmadan iftar etmesi caiz olur
mu?
Cevap:
Ağırlıklı olan görüşe göre bu durumda kişi
hasta olmadıkça iftar etmesi caiz olmaz.
Diğer bir görüşe göre ise caiz olur.
Soru: Oruçlu
olan kişi yemeğin tuzuna bakabilir mi?
Cevap:
Normal hallerde yemeğin tuzuna bakmak
mekruhtur. Ancak kocası huysuz olan kadının
veya ücretle çalışan aşçının yemeğin tuzuna
bakmasında bir sakınca yoktur.
Soru: Oruçlu
kişinin bir şeyi çiğnemesi caiz midir?
Cevap:
Oruçlunun gereksiz yere herhangi bir şeyi
çiğnemesi mekruhtur. Ancak zorunlu hallerde
kadın bebeğinin yiyeceğini çiğneyebilir.
Soru: Uçakla
yolculuk yapan kimse ne vakit iftar eder?
Cevap:
Uçak seyir halinde ise güneşin batmasıyla,
uçak yere inmişse inilen yerdeki vakte göre
iftar eder.
Soru:
Devamlı yolculuk yapan şoför oruç tutar mı?
Cevap:
Dinimiz
yolculuk yapanlara oruç tutmamaları için
ruhsat tanımıştır. Bu nedenle devamlı
yolculuk yapan şoför bu durumu devam ettiği
müddetçe oruç tutmayabilir. Bu hali
bittiğinde oruçlarını kaza eder.
Soru:
Ramazanda lokanta çalıştırmak caiz midir?
Cevap:
Hayır, ramazanda lokanta çalıştırmak caiz
değildir. Çünkü lokantanın çalıştırılması
durumunda hasta ve yolcu gibi mazereti olan
yiyebileceği gibi mazereti olmayan kimseler
de yiyebilir. Oysa mazeretsiz oruç yiyene
yardımcı olmak caiz değildir.
Soru:
Geceden oruca niyet eden mukim kimse, sefere
çıktıktan sonra orucunu bozması caiz midir?
Cevap:
Hayır, bu durumda kişinin orucunu bozması
caiz değildir. Çünkü mukim iken oruca
niyetlenmiştir.
Soru:
Seferde oruca niyet eden kimse mukim
olduktan sonra orucunu açması caiz midir?
Cevap:
Hayır, orucunu açması caiz değildir. Çünkü
mukim olmuştur.
Soru: Bu iki
örnekte caiz olmamakla birlikte orucunu
bozarsa kefaret gerekir mi?
Cevap:
Hayır, bu iki durumda da kefaret gerekmez.
Çünkü oruç açmayı haram kılan mukimlik ile
oruç açmayı mübah kılan yolculuk bir araya
gelmiştir.
Soru: Gündüz
mukim olan misafir ile iyileşen hastanın
günün geri kalan kısmında yiyip içmekten
sakınmaları gerekir mi?
Cevap:
Evet, bu durumda bunların Ramazan ayına
saygıdan dolayı günün geri kalan kısmında
yiyip içmekten sakınmaları vaciptir.
Soru: Gündüz
ay hali veya lohusalıktan temizlenen bir
kadının iftar vaktine kadar yiyip içmekten
sakınması gerekir mi?
Cevap:
Evet, gerekir, Ancak oruçlu olan bir kadın
gündüz ay hali veya lohusa olursa orucunu
bozması gerekir. Akşama kadar oruçlu durması
caiz değildir.
Soru:
Mazeret olmaksızın tutulan nafile orucu
bozmak caiz midir?
Cevap:
Mazeret olmaksızın tutulan nafile orucu
bozmak caiz değildir.
Soru:
Mazeret dolayısıyla bozulan nafile orucun
kazası vacip olur mu?
Cevap:
Evet, ister mazeretli ister mazeretsiz
bozulan nafile orucun kazası vacip olur.
Soru:
Üzerinde kaza orucu olan kimse nafile oruç
tutabilir mi?
Cevap:
Evet, üzerinde kaza orucu olan nafile oruç
tutabilir. Fakat uygun olan biran önce
kazanın eda edilmesidir.
Soru: Hangi
nafile oruç bozulunca kazası vacip olmaz?
Cevap:
Ramazan
Bayramının birinci günü ile, Kurban
Bayramının dört gününde tutulan oruç
bozulduğunda kazası vacip olmaz.
Soru:
Peygamber Efendimiz Ramazan dışında başka
bir ayda baştan sonra kadar oruç tutmuş
mudur?
Cevap:
Hayır, tutmamıştır.
Soru:
Peygamber Efendimiz ramazan dışında hangi
ayda daha fazla oruç tutmuştur?
Cevap:
Peygamber
Efendimiz ramazan dışında şaban ayında daha
fazla oruç tutmuştur.
Soru: Recep
ve Şaban aylarında baştan sona kadar oruç
tutmanın hükmü nedir?
Cevap:
Recep ve
Şaban aylarında baştan sonra kadar oruç
tutmak müstahaptır.
Soru: Kadın
kocasının izni olmadan nafile oruç tutabilir
mi?
Cevap:
Kadının
kocasının izni olmaksızın nafile oruç
tutması mekruhtur. Ancak kocası hasta veya
oruçlu veya ihramlı bulunursa mekruh
değildir. Çünkü bu durumda hanımına yakınlık
gösteremez.
Soru: Ücret
karşılığı çalışan kimse işverenin izni
olmaksazın nafile oruç tutabilir mi?
Cevap:
Oruç tutmasından dolayı işinde bir aksama
olursa izinsiz nafile oruç tutması
mekruhtur. Aksama olmazsa işverenin izin
vermesine bakılmaksızın nafile oruç
tutabilir.
Soru:
Ziyafet, nafile oruç bozmak için bir özür
müdür?
Cevap:
Ziyafet vermek veya ziyafete çağırmak nafile
oruç açmak için bir özür sayılır. Bu yüzden
kaza edebileceğine güvenen kimse vereceği
veya çağrıldığı ziyafet dolayısıyla nafile
olarak tutmakta olduğu orucunu bozabilir.
Çünkü orucuna devam etmesi durumunda bir
müslüman kardeşini gücendirebilir. Bir
görüşe göre oruç ziyafet için zevalden önce
açılabilirse de zevalden sonra artık
açılmaz.
Kaynak:
Serhaber
01.09.2009 |