Tasfiyedeki şirket ortağı ve bir sorun
Tvnet'teki “Çalışanın Sesi” adıyla her Pazar günü saat
14,15-15,00 arasında Sosyal Güvenlik Reformu
uygulamasında gelinen aşamada, çalışma ve sosyal
güvenlik uygulamaları hakkında yaptığım programda,
“Sigortalıların Sorunları”nı konuklarım SGK İstanbul İl
Müdür Yardımcıları Murat GÖKTAŞ ve Mustafa CERİT ile
birlikte, aşağıda başlıkları belirtilen konuları ele
aldık.
GSS yardımlarından kimler nasıl yararlanır?
Bağ-Kur yani 4/b sigortalılarının Özürlü Emekliliği,
Özürlü emekliliği soruları ve bu sorularının
cevaplanması,
Özürlü emekliliği aylığı, malulen emeklilik aylığı ve
sürekli işgöremezlik geliri hakedişinde farklılıklar,
Özürlü çocuğu olan sigortalı annelerin hakları,
Tasfiyedeki şirket ortağının sigortalılığının sona
ermesi sorunu nasıl çözülecek?
Bilindiği üzere bu konuların tümü hakkında gerek
sözkonusu programda gerekse Yeni Şafak'taki yazılarımda
çeşitli açılardan çalışmalarda bulunuyorum. Bugün ilk
beş konuyla pek uğraşmadan “Tasfiyedeki şirketin
ortaklarının sigortalılığının sona ermesi sorunu”
hakkında çalışma yapacağım. Ve bu çalışmamda SGK
İstanbul İl Müdür Yardımcısı Mustafa CERİT'in bir dergi
için hazırladığı makaleden yararlanacağım.
Bilindiği üzere şirket ortaklarının sigortalılığı önemli
bir konudur. Ve bu sigortalılığın tüm safhaları iyi
analiz edilip uygulanmalıdır.
5510 sayılı Yasa'da 4/b sigortalısı sayılanlar, daha
önce 1479, 2108, 2926 sayılı üç ayrı yasada haklarında
düzenleme yapılan bağımsız çalışan sigortalılardır. Bu
kişilerden şirket ortaklığından dolayı 4/b'li (eski
Bağ-Kur'lu) olanlar hakkında 1479 sayılı yasa döneminde,
şirketlerinin iflas, tasfiye ve münfesih olması
durumlarında, bu süreçler devam ettiği sürece, sigortalı
sayılıp bu kişiler adına prim borcu tahakkuk
ettirilmekteydi. İflas, tasfiye ve münfesih olma
durumları şirket ortakları ve işletme sahipleri için
genellikle olumsuz durumlar olup, 1479 sayılı Bağ-Kur
Yasası'nın yürürlükte olduğu 01.10.2008 tarihine kadar
sigortalılar isteseler de sigortalılıklarını sona
erdiremiyorlardı.
Ancak 5510 sayılı SSGSS Yasası'nın 9. maddesinde
sigortalıların sigortalılıklarının sona erdirilmesi
hakkında sigortalılara iradeleri ile seçim imkanı
sağlanmıştır.
Şöyleki; 5510 sayılı Yasa'nın sigortalılığın sona
ermesini düzenleyen 9. maddesinde; 4/1-3 numaralı alt
bendi kapsamına girenlerden, şahıs şirketlerinden
kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve
komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının
vergi mükellefiyetlerinin sona erdiği tarihten,
sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin
komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil
memurluğundan kaydının silindiği tarihten, limited
şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden
sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar
kurulunca karar verildiği tarihten, anonim şirketlerin
yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu
üyeliklerinin sona erdiği tarihten, iflas veya tasfiye
durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın
talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın,
tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile
tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma
düşmesine karar verildiği, ortakların talepte
bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına
karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin
ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret
sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten itibaren
sigortalılıklarının sona ereceği yasal düzenlemeye
bağlanmıştır.
SSİY'nin 14. maddesinde de; İflasın açılmasına mahkemece
karar verilen şirketlerin ortaklarının
sigortalılıklarının sigortalının talebi hâlinde
mahkemenin karar tarihinde, sigortalının talebinin
olmaması hâlinde ise mahkemece iflasın kapatılmasına
karar verildiği tarihte,
Tasfiyenin açılmasına mahkemece karar verilen
şirketlerin ortaklarının sigortalılıklarının
sigortalının talebi hâlinde mahkemenin karar tarihinde,
sigortalının talebinin olmaması hâlinde tasfiye kurulu
kararının ticaret sicil memurluğunca tescil edildiği
tarihte,
Tasfiyesine şirketin ortaklar kurulu tarafından karar
verilen şirketlerin ortaklarının sigortalılıklarının
sigortalının talebi hâlinde tasfiyenin başlanmasına
karar verildiği tarihte, sigortalının talebinin olmaması
hâlinde ise tasfiyenin sonuçlandığına ilişkin tasfiye
kurulu kararının ticaret sicil memurluğunca tescil
edildiği tarihte,
Münfesih duruma düşen şirketlerin ortaklarının
sigortalılıkları sigortalının talebi hâlinde şirketin
münfesih duruma düştüğü tarih itibarıyla, sigortalının
talebinin olmaması hâlinde münfesih duruma düşen
şirketin tasfiyesinin sonuçlandığına dair tasfiye kurulu
kararının ticaret sicil memurluğunca tescil edildiği
tarihte,
Mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına,
ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya
münfesih duruma düşmesine karar verilen şirketlerin
ortaklarından hizmet akdi ile çalışmaya başlayanların
sigortalılıklarının, çalışmaya başladıkları tarihte sona
ereceği,
Yasa paralelinde düzenlenmiştir.
Fakat bu şekilde yapılan yasal düzenlemeden sonra
sigortalılarca 01.10.2008 tarihinden önce iflas, tasfiye
veya münfesih sayılan şirketlerinden dolayı,
sigortalılıklarının 01.10.2008 tarihinden önceki tarih
itibarıyla sonlandırılmasının istenmesi durumunda terk
işlemi 01.10.2008 tarihinden önceye götürülemeyecektir.
Çünkü bu tarihe kadar 1479 sayılı yasanın 25. maddesi
geçerlidir. Bu şekilde geriye doğru terk işlemi
yapılabilmesi ancak yasaya eklenecek geçici bir madde
ile mümkün olabilecektir. Ve yasakoyucu bunu yapmalıdır.
Tahsin Sınav
Y.Şafak/01.06.2009
www.muhasebenet.net
|