Yargıtay: Çekin
karşılıksız çıkması, 'suç' değil 'kabahat' olsun
Yargıtay, "çekin karşılıksız çıkması ile ilgili
sorumluluğun suç olmaktan çıkarılarak, bu durumun,
"idari para cezası" veya "idari tedbiri gerektiren bir
kabahat" ya da her iki unsuru kapsayacak şekilde
düzenlenmesini istedi.
Yargıtay Başkanlığı, ticari yaşamı önemli ölçüde
etkileyecek düzenlemeler içeren Çek Kanunu Tasarısına
ilişkin görüşünü, TBMM Adalet Komisyonuna iletti.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker'in imzasını taşıyan 9
sayfalık yazıda, tasarının genel olarak "olumlu"
bulunduğu belirtildi.
Yargıtayın "öncelikli ve birinci" önerisi, karşılıksız
çek suçlarına ilişkin oldu. Karşılıksız çek suçlarının
gerçek ve tüzel kişilerin ticari ilişkilerinden
kaynaklanan ve edimin yerine getirilmesine yönelik
yaptırımları içerdiği belirtilen yazıda, "Bir ticari
ilişkiden kaynaklı borcun yerine getirilmemesi ve suç
olarak tanımlanması mümkün görülmemektedir. Suç genel
teorisindeki sorumluluk esaslarına aykırı bir şekilde
suç tipi tarif edilmektedir. Karşılıksız çıkan çek
nedeniyle milyonlarca şikayet ve soruşturma sonucu kamu
davası açılmaktadır. Bu durum Cumhuriyet savcılarının ve
mahkemelerin ağır iş yükü altında kalmasına sebebiyet
vermektedir. Bu nedenle çekin karşılıksız çıkması ile
ilgili sorumluluk, suç olmaktan çıkarılarak idari para
cezasını ve/veya idari tedbiri gerektiren bir kabahat
olarak düzenlenmelidir" denildi.
İLERİ TARİHLİ ÇEKLERE DÜZENLEME İSTEĞİ
Tasarıya konulacak geçici bir hükümle, kanunun yürürlüğe
girmesinden sonra düzenlenecek çekler açısından ileri
tarihli çekin yasaklanmasını isteyen Yargıtay, yazısında
şu görüşlere yer verdi:
"Zira, ileri tarihli çek uygulaması çekin işlerliği ve
güvenirliğini ortadan kaldıran bir uygulamadır.
Türkiye;de yanlış yerleşmiş bir teamüldür. Vadeli ödeme
seçeneğini kabul eden kişilerin başvuracağı ödeme aracı
çek olmamalı; bono ile bu amaç sağlanmalıdır. Çekin para
gibi seri ve güvenli bir ödeme aracı haline getirilmesi,
ancak buna her ne koşulda olursa olsun olanak sağlamak
yerine kural olarak ileri düzenleme tarihli çekin
düzenlenmesinin yasaklanması ve bu kanunun korumasından
yararlanılamaması ile mümkündür. Piyasalarda en çok
mağduriyete yol açan da ileri tarihli çeklere cevaz
verilmesidir."
"YANLIŞI, YANLIŞLA DÜZELTMEK OLANAKLI DEĞİLDİR"
Yargıtay, tasarıda yer alan "bu yılın sonuna kadar
üzerine yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek
için muhatap bankaya ibrazının geçersiz olacağına"
ilişkin düzenlemeye de karşı çıktı. Yargıtay yazısında
şunlar kaydedildi:
"Oysa '31 Aralık 2009 tarihinden sonra üzerinde yazılı
düzenleme tarihinden önce bankaya ibraz edilen çeklerin
bankaya ibrazı halinde bunların çek hukukundan
kaynaklanan bir hak bahşetmeyeceği ve bu tür çeklerin
düzenleme tarihinin gerçeği yansıtmadığının üzerine
işaretleneceği, çek vasfını yitireceği; düzenlemesi
getirilerek bunların tedavülünün önlenmesi
sağlanmalıdır. Böylece ileri tarihli çekler kabul
görmeyecek ve zamanla bu sorun ortadan kalkacaktır.
İleri tarihli çek alanlarsa bu müeyyideyi bilerek zamanı
gelmeden ibrazı yoluna gitmeyecek, düzenleme tarihine
göre ibraz süresi içinde ibraz ederek yasanın getirdiği
olanaklardan yararlanacaktır. Bu yaklaşım benimsenmezse,
çek, gerçek anlamını yitiren ve çek garantilerini
taşıyan bono vasıflı bir belgeye dönüşen, hukuki dolanma
yollarının açık hale getirildiği kambiyo hukukunun
mantık ve amacıyla da çelişen kendine özgü bir belge
niteliğine bürünür. Durum bu olunca, hukuken düzenlenen
gerçek anlamdaki çekle ilgili düzenlemelerin bir
caydırıcılığı ve garantörlüğü kalmaz. Unutulmamalıdır ki
yanlışı yanlışla düzeltmek hiçbir koşulda olanaklı
değildir. Tasarı bu haliyle 31 Aralık 2009 tarihinden
sonra ileri tarihli çeklerin tedavülde olmasına ve Çek
Kanunu korumasından yararlanmasına olanak sağlayacaktır,
ki bu kabul edilemez."
TASARI, YARIN ALT KOMİSYON GÜNDEMİNDE
Yargıtayın görüşünü bildirdiği tasarı, yarın AK Parti
Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü başkanlığında
toplanacak olan TBMM Adalet Alt Komisyonunda ele
alınacak.
Alt komisyonun çalışmalarını tamamlamasının ardından,
karşılıksız çek suçundan cezaevlerinde bulunan çok
sayıda kişi ile ailelerinin, "af" düzenlemesiyle bir an
önce yasalaşmasını beklediği tasarı, 11 Haziran Perşembe
günü TBMM Adalet Komisyonunda görüşülecek.
Tasarıda yer alan bazı düzenlemeler şöyle:
-Karşılıksız çek veren kişi hakkında, hamilin şikayeti
üzerine her bir çekle ilgili olarak 1500 güne kadar adli
para cezasına hükmolunacak.
-Hamiline düzenlenecek çekler, açıkça ayırt edilebilecek
biçimde bastırılacak.
-Karşılıksız çek bedelini düzenleme tarihine göre kanuni
ibraz tarihinden itibaren işleyecek faizle tamamen
ödeyen kişi hakkında, "soruşturma aşamasında Cumhuriyet
savcısı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına,
kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından davanın
düşmesine, mahkumiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra
hükmün bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına" karar
verilecek.
-Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağıyla ilgili
bankaya gerçek dışı beyanda bulunan kişi, 1 yıldan 3
yıla kadar hapis cezası verilecek.
-Bankalar, 2009 yılı sonuna kadar müşterilerine yeni çek
defterleri verecek ve eski çek defterlerini imha edecek.
Referans
08.06.2009 |